Kıymetli okuyucularım; Alman teknik direktör Reis, futbolun toplumun tüm kesimlerini bir araya getiren birleştirici bir dil olduğunu söyledi. Samsunspor’un farklı kültürlerden gelen oyuncularını bir arada tutmanın kolay olmadığını belirten Reis, “Futbolun dili birleştirici dildir. Samsunspor’un teknik direktörü olmaktan çok mutluyum.” dedi.

Futbol, kimi zaman bir oyun, kimi zaman bir tutku; ama aslında birleştirici bir güçtür. Reis’in sözleri, futbolun ruhunu ve Samsun’un karakterini anlatıyor. Çünkü Samsunspor sıradan bir kulüp değil — Atatürk’ün şehri Samsun’un onurlu simgesidir. Kurtuluşun meşalesinin yakıldığı bu şehirde, halkın yarısından fazlası Samsunspor’a gönül vermiş durumda. Bu sevgi sadece futbola değil, ata mirasına duyulan saygıya dayanıyor.

Reis’in Türk kültürüne, Samsun’a, hatta Türk mutfağına olan ilgisi de dikkat çekici. “Türk yemeklerini çok beğeniyorum, her ülkenin kendi mutfağı var ama Türk yemekleri muhteşem,” diyen Reis, bu şehre yabancı değil — artık bu ailenin bir parçası.

Kulüp Başkanı da tıpkı Reis gibi istikrarlı ve açık bir duruş sergiliyor. Ödemelerini zamanında yapan, şeffaf bir yönetim anlayışı ortaya koyan Başkan, futbolun sadece saha içinde değil, güvenle, huzurla ve adaletle yürütülmesi gerektiğini biliyor.

“Malikhane iyi olmuş, içinde huzur yoksa neye yarar?”

Takımın başarısı da aynı bu anlayışla gelir: huzurla, birlikle, güvenle…

Bu noktada Samsun’un kadim halkına, yerel yöneticilere ve sivil toplum kuruluşlarına da önemli bir görev düşüyor. Stadın zemini yalnızca teknik bir mesele değil; bir şehrin sahiplenme bilincinin göstergesidir. Bu konuda Samsun halkı ve yöneticilerinin el birliğiyle adım atması gerekiyor.

Atatürk’ün şu sözü hep hatırımızda:
“Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim.”

Samsunspor’un vefalı taraftarı da bu anlayışın temsilcisi. Eleştirirken bile sevgiyle, inançla, yapıcı bir tavırla takımının yanında oldu.

Önümüzdeki Avrupa müsabakalarında da aynı ruhla, aynı heyecanla Atatürk armalı takımı desteklemeye devam edeceğiz. Bu sadece bir maç değil — bir duruş, bir kimlik, bir tarihtir.

Nice başarılara, nice gururlara…
Atamızın izinde, onurlu bir geleceğe doğru.

Hoşça kalın.
Kazım İlhan
Sosyolog ve Aile Danışmanı