Eski AK Parti Milletvekili gazeteci-yazar Mehmet Metiner'in, "AK Parti, kırmızı çizgiler ve Reisçilik" başlıklı yazısında, "Reis, geçmişte üç kırmızı çizginin altını çizerdi: Dinsel milliyetçilik, etnik milliyetçilik ve bölgesel milliyetçilik. Her üç milliyetçiliğe de hayır diyen kuşatıcı birlikçi dil, kırmızı çizgiler olarak sunulurdu." ifadesinden sonra, bizlere adeta Samsun Büyükşehir Belediyesi'ndeki bürokrat atamalarını hatırlatan yakınmaları dile getiren şu notu düştü: "Biz oy veriyoruz ama şu bölgenin adamları makamlara kuruluyor, biçimindeki propagandalar boşa çıkartılmazsa, korkarım ki bundan AK Parti zarar görür"... Metiner'in bu tespitine katılmamak mümkün değil!.. Başından beri Samsunlunun eleştirisi de bu yöndeydi... İstanbul'dan, Kocaeli'den, Balıkesir'den, Malatya'dan ve Kayseri'den Samsun'u bilmeyen üst düzey bürokratlarla bu şehri yönetmeye kalkışan Mustafa Demir'in yanlış politikaları da Metiner'in ifade ettiği gibi AK Parti'ye zarar verecektir!.. Sorun; bu bürokratların nüfus cüzdanlarında belirtilen doğdukları yerler değil; şehre yabancı olmalarıdır!.. Cedit'ten Saathane'ye gelirken yolunu kaybedecek bu bürokratlar, sosyal dokusunu bilmedikleri Samsunlu ile nasıl bağ kuracaklar?.. "Bağ" demişken, Samsunlular için harcanırken elleri titreyenlerin, Diyarbakır'ın Hani ve Çermik ilçelerine toplamda 7 milyon liralık yatırım yapmasını "bağ" olarak görenler, oyları da onlardan ister!.. Büyükşehir Belediyesi'nde akıllara ziyan uygulamalar her gün medyada... Sosyal medya yıkılıyor, Demir'in adamları da habire eleştiri siliyor... Anlam veremedim ama tüm bunlar acaba kasıtlı olarak mı yapılıyor?.. Mesela, 18 ay Büyükşehir Belediyesi Mali Hizmetler Daire Başkanlığı yapan ve belediyedeki kasası ile evinden kimine göre 20 milyon kimine göre daha fazla para ve ziynet eşyası çıkan Bahattin K.'yı gözlerden uzak tutmak için bir taktiksel operasyon mu?.. Ama bugünden sonra o da yok artık!.. Çünkü, hatırlattım!..