Epeydir;
özellikle İstanbul'dan
arayan
sabit telefon numaralarına
bakmıyorum...
Çünkü, kimi Sağlık Bakanlığı'nın adını
ağzında yuvarlatarak;
"afrodizyak"
satmaya kalkışıyor,
kimi de "Hakkınızda icra takibi var"  veya "Soruşturma dosyası açıldı"
gibi ifadelerle,
tuzak kurmaya
çalışıyor...
Eskiden;
kendisini polis-jandarma veya Cumhuriyet Savcısı olarak
tanıtıp,
para koparmak isteyenler
vardı...
İçişleri Bakanlığı'nın
sık sık yaptığı uyarılarla
bu tip dolandırıcılık,
yok denecek kadar azaldı...
Özellikle İstanbul'dan
sabit telefonlarla yapılan aramalara
bakmıyorum, demiştim...
Ancak, bu defa cep telefonuma
"Sn. Necdet Uzun, soruşturma dosyanızın son adli sevk günüdür. Bilgi almak için
arayınız"
yazılı bir SMS geldi...
Mesaj cep telefonundan atılmıştı...
Yazının sonundaki
telefon numarasını aramam
isteniyordu...
Şaşırmıştım...
Hemen bir avukat arkadaşımı arayıp,
durumu anlattım...
"Sakın cevap verme" dedi...
Sonra atılan mesajı ona yolladım...
"Dolandırıcı bunlar" diye de yazdım...
Ne var ki, dalgınlıkla mesajı avukat arkadaşıma atacağıma
onlara göndermiştim...
Arkadaşımı bir daha aradığımda, "Abi, hemen sil bu mesajı, hakaret davası açabilirler"
dedi...
"Bunlar dolandırıcı değil mi?" diye itiraz edecek oldum,
yeniden silmemi isteyince; o anda aklıma da deli sorular takıldı...
Mesajı atan ne polis ne de jandarmaydı...
Hukuk bürosu hiç değildi...
Mesajda öyle bir ibare de yoktu...
Bu adamlar, kim oluyordu da böyle bir mesaj atabiliyordu...
Kaç kişi bu tuzağa düştü bilemiyorum...
Ne garip şeydir ki,
bu dolandırıcıların ağına takılanların
çoğunun da ya profesör ya doktor
ya mühendis ya da
öğretmen olduğu
görülmüştü...
Hatta böylesine
tuzaklara
düşenler arasında
ünlü isimler bile vardı...
İşin başka tuhaf bir yanı da
bu dolandırıcılar arasında
yabancı uyruklu kişilerin olmasıydı...
Polis ve jandarmanın teknik
imkanları,
eskisinden çok daha iyi
ve dolandırıcılar
derhal yakalanıyor...
Hapse de atılıyorlar...
Ancak, bu suçları
işleyenlere
verilen
cezalar,
o kadar da caydırıcı
değil!..
Bu cezaların
yeniden
düzenlenmesi
gerekir, diye düşünüyorum...
Çünkü, bu haliyle huylu huyundan
bir türlü vazgeçmiyor...