Samsunumuzun hep sahipsizliğini konuşuruz ama tarih tekerrürden ibaret derler ya bunu diyenler de yanılmıyor hep haklı çıkıyor... Samsunsporumuz bu sezon eksikleriyle beraber güzel bir başarı yakaladı. Bu başarıda en büyük pay BAŞKAN Yıldırım'ın olmuştur. Daha sonra da teknik heyet ve futbolcular geliyor. Burada vefakar taraftarları hiçbir şart ve zeminde takımın bırakmayan her daim arkasında duranları da ayrıca tebrik etmemiz gerekiyor... Samsunsporumuz bu sezon cidden ve alenen haksızlıklara uğradı. Buna hep birlikte şahit olduk. Ama gelin görün ki şu son hadise bardağımızı taşırmış ve yeter artık bu kadarı dedirtmiştir... Takımımızı değil Süper Lig'e çıkarmak Avrupa kupalarına taşımak gibi projeleri olan ve bunu sadece lafla değil aynı zamanda fiiliyatta bilimsel projelerle hedefleyen Yıldırım BAŞKANIMIZIN moral motivasyonuna bir darbe vurulmuştur. Bunu kamuoyum adına kınıyorum. Sebebi ise çok eften püftendir. Bunu bir fıkrayla sunmak istiyorum. Kurt ile kuzu bir derenin yamacında karşılaşırlar. Kurt derenin yukarısında kuzu ise aşağıda su içmektedir. Kurt kuzuya seslenir ey kuzu kardeş SUYUMU BULANDIRIYORSUN. Bahane çok ilginçtir. Kuzu der ki kurda sen yamacın yukarısında ben aşağısındayım nasıl oluyor da suyu bulandırıyorum? Kurt cevap verir AMACIM SENİ YEMEK DE ONUN İÇİN DER... Başkan Yıldırım, projeleri ve hedefleriyle bir yerleri yıldırım çarpması gibi çarpmıştır. Rahmetli 'HASBİ AĞA'dan sonra bir efsane yazmaya az kalmışken başarıya gölge düşürmek ve moral bozmak hayra alamet değildir... Adana Demirspor ve Giresunspor maçlarında pandemiye rağmen seyirci kalabalığı hududu aşmış iken Samsun stadına yöneticiler bile girmekte zorlanmıştır. Samsun Başkanı Yıldırım, çok suçlu görünerek mağdur edilmiş soruşturma açılıştır. Adana ve Giresun için en üst düzey siyasi ağızlardan destek gelmiştir. Hatta Adana Demirspor için daha sezon bitmeden Süper Lig müjdesi verilmiş ve Adana halkının seferberlik ilan etmeleri istenmiştir. Bu ne kadar hukuki ve etik onu siz okuyucularımın takdirine bırakıyorum. Bizim Samsunumuza gelince siyasilerimiz, vekillerimiz sessiz kalmayı tercih etmişlerdir. Halbuki desteğin en lazım olduğu bir süreçte maalesef o boyunlara takılan kırmızı beyaz atkılar unutulmuştur. İktidarın en yetkili siyasileri tarafgir davranırken, Samsun siyasileri birçok konuda olduğu gibi SAHİBİMİZ YOK DEDİRTMİŞTİRLERDİR. Ama olsun adalet ve hukuk herkese her zaman lazımdır. Samsun'un da gerçek sahipleri çıkar bir gün. Allah'tan ümit kesilmez...