TOP SENDEYDİ, TOKAT GİBİ! SKOR ONLARDAYDI!
Samsunspor son haftalarda kazanamıyor. Üstüne Avrupa’da Mainz’da “2-0’lık tarifeyi” yemişsin… Moral de yük, bacak da yük. Böyle bir deplasmana çıkıyorsun.
Ve futbolda en tehlikeli şey şu: Yorgunken hata yaparsın, hatayı da rakip affetmez.
İzmir’de olan tam da buydu.
Göztepe topu verdi, planı aldı
İlk yarı istatistik kâğıdına bakan “Samsunspor oynadı” der.
%64 topla oynamışsın, pas yüzdesi yüksek…
Ama sahaya bakan gerçeği görür:
Top sende olabilir, oyun sende olmayabilir.
Göztepe hocası maçı bir cümleyle kurmuş:
“3. bölgeye yüksek top at, döneni al, hızlı çık, vur!”
Ne pas yarışı, ne süs… Sonuç.
Ve 23. dakikada bu plan gol oldu.
Uzun top geldi; Satka–Brovković bir an tereddüt etti.
Juan soldan aldı, ceza alanına taşıdı, Arda Kurtulan dokundu: 1-0.
Göztepe’nin isabetli tek şutu vardı, o da gol oldu.
Samsunspor’un ise topu vardı, ama kaleyi bulan şutu yoktu.
Futbol bazen böyle acı konuşur:
Kaleyi bulmayan şut, istatistiktir. Gol, hüküm cümlesidir.
İkinci yarı niyet değişti ama sonuç değişmedi
Samsunspor ikinci yarıya daha coşkulu başladı.
Emre Kılınç’la denedin, ceza sahası dışından yokladın, ilk kornerini buldun…
Ama bir problem hep aynı kaldı:
Bitiricilik yok, son dokunuş yok, netlik yok.
Ve işte maçın kırıldığı an…
68’de “maç gitti”
Samsunspor beraberliği ararken öne yüklendi.
Tam o sırada futboldaki en pahalı hatayı yaptın:
Dengeyi kaybettin.
Göztepe hızlı çıktı, 3’e 1 yakaladı.
Juan yine doğru pası verdi, Arda yine bitirdi: 2-0.
Bu ikinci gol sadece kontra değil…
Bu gol “Samsunspor’un kadro derinliği” diye konuşulan o gerçeğin de fotoğrafı:
Risk alıyorsun ama arkayı kapatacak tazelik yok, eşleşmeyi bozacak enerji yok.
Sosyal medyada maç sonu en çok dönen cümle şu oldu:
“Bu kadar top bizdeyken nasıl 2-0 yenildik?”
Cevabı çok basit:
Top sende diye maç senin olmaz.
Net vurursan kazanırsın. Hata yaparsan kaybedersin.
Reis’e net soru: Musaba neden bu kadar geç?
Bak hocam…
Musaba gibi hız, derinlik, 1’e 1 getiren oyuncuyu geç atarsan;
O oyuncu oyunu değiştirmeye değil, skor değiştikten sonra “keşke”yi azaltmaya girer.
Futbolda hamle doğru adamı bilmek değildir.
Hamle doğru zamanda o adamı sahaya koymaktır.
Tanju Çolak hükmü
Bu maç Samsunspor’a şunu öğretti:
Kadro dar ise iki kulvarda aynı tempoyu taşıyamazsın.
Topla oynayıp kaleyi bulamıyorsan, o top sana yük olur.
Risk alacaksan arkayı kapatacaksın. Kapatamazsan 2-0 olur.
Göztepe bugün daha az top oynadı ama daha doğru oynadı.
Samsunspor daha çok istedi ama doğru anlarda doğruyu yapamadı.
Ve futbol, her zamanki gibi doğru oynayanı yazdı.