60 puan ile liderlik koltuğunda oturan Yılport Samsunspor, son 6 maçını kazandı. Bolu’da 5-1 gibi farklı galibiyet ile yenilmezlik serisini 19 maça çıkardı Kırmızı Beyazlılar. Böylece son 11 maçın 10’unu kazandılar...
Pendikspor ise tüm planlarını galibiyet üzerine kurarak Samsun'a geldi. İstanbul ekibi, 50 puan ile 5. sırada yer alırken, lideri yenerek zirveye tutunmak istiyordu...
Maça golle başladık. Yusuf Emre'nin ceza alanı içine yüksek topuna Mücahit, çok iyi yükseldi. Top direkten döndü. Gollerin, %70’i duran ve dönen toplardan olur diye köşemde hep yazdım. Yine dönen topa 2. dakika dolmadan Tanque, kafasını uzattı ve skoru 1-0 yaptı...
Bu golden hemen sonra takımın görünmez yıldızı, kahramanı dediğim Alim, çok kritik alanda son adamken; topu Kappe’le kaptırdı. Ardından eliyle çekince Suat Arslanboğa, kırmızı kartı gösterdi. Alim gibi tecrübeli bir oyuncuya maçın bu kadar başında bu kadar büyük sorumsuzluk, hiç yakışmadı!
Çok erken gol ve kırmızı kart gördük. Bir iyi bir kötü ile başladık maça...
Bu maçlarda bir kişi eksik kalmak çok büyük handikap, Pendikspor bu avantajı kullanarak ataklarını artırdı...
31. dakikada yine sahneye Tanque çıktı. Orta alanda topu kapan Cihan’ın sol ayağı ile akıl dolu pasına defans arkasına sarkan Tanque, kaleciyi de geçerek topu ağlarla buluşturdu. Hem takımın hem de kendisinin 2. golünü attı. Tanque skoru 2-0 yaptı.
Her şey gayet iyi gidiyordu. İyi defans yapıp artık ilk yarı soyunma odasına 2 farkla giderken Fofana ceza alanı içinde Pendiksporlu oyuncuyu düşürünce hakem Suat Arslanboğa VAR'dan gelen karar ile penaltıyı gösterdi. 45. dakikada Regattin, penaltıyı gole çevirince skor 2-1 oldu. Soyunma odasına hem de on kişiyle 2 faklı galibiyetle girmek varken çok gereksiz oldu Fofana’nın yaptığı bu penaltı...
İkinci yarıya etkili ve baskılı başlayan taraf konuk ekip Pendikspor'du.
55. dakikada Pendiksporlu Kappel, kendi getirip ver-kaç yaptığı topu filelerle buluşturdu. Skoru 2-2 yaptı. Gol o kadar bariz şekilde geliyorum dedi ki bizim takımdan kimse ne topa ne de adama dokunmadı...
Fofana’nın yerine Tomane, Tanque’nin yerine Laura’yı aldı oyuna Hüseyin hoca yorulan ön bölgeyi toparlamak ve Pendikspor ataklarını durdurmak adına doğru hamlelerdi bunlar...
On kişiyle 85 dakika oynamak ve oyunu tutmak çok zordu. Zaman zaman kontra ve duran topla pozisyonda bulduk. Tomane’nin şutunu kaleci Burak son bir hamleyle önledi.
82. dakikada Laura’ya yapılan faulü Zeki Yavru kullandı. Zeki öyle müthiş bir vuruş yaptı ki kaleci Burak, topu ancak ağlara gönderdi. Zeki'nin bu golü o kadar değerliydi ki her halükarda vazgeçmeyen, son düdük çalmadan oyunu bırakmayan gerçek takım olmuş oyuncuların alın teriydi bu gol. Skoru 3-2 yaptı Zeki...
Takım ve seyirci öyle bir bütünleşmiş ki, 90. dakikada Yusuf Abdioğlu’nun dönen toptan attığı golle skor 4-2 oldu. Bu golde tribünler Yusuf’la adeta golü birlikte attı...
Alınan bu galibiyet, bir şehrin, bir takımın başarı öyküsüdür... Öğrenilmiş çaresizlikleri yerle bir eden, gelene 4 gidene 5 atan çocukların zaferidir...