İYİ Parti Olağanüstü
Genel Kurulu'ndan 10 gün önce,
bu köşede
"Dervişoğlu o makama yakışır"
diye yazmıştım...
Türk siyasi tarihinde
eşine ender rastlanan
bir olgunluk içinde
geçen genel başkanlık
seçiminde,
ipi göğüsleyen
Müsavat Dervişoğlu;
sonuçların açıklanmasının ardından
Koray Aydın'a "Aile büyüğüm, ağabeyim",
Tolga Akalın'a da "Kardeşim" diye hitap ederek,
içtenlikle bir mesaj verdi...
Ondan beklenen de buydu zaten...
Çünkü, o Devlet Bahçeli'ye karşı genel başkan adayı olduğunda da
saygı ve sevgi çerçevesinde kalmıştı...
Onu yakından tanıyanlar;
Müsavat Dervişoğlu'nun
fıtratında, "Kalleşliğe" değil,
"Kardeşliğe" yer olduğunu
iyi bilirdi...
Böyle birinden de
başka bir davranış beklemek
doğru olmazdı...
Bu girizgahtan sonra
Dervişoğlu'un
genel başkanlığa
seçilmesinin
Samsun'a
etkisi
ne olacak,
ona bakalım...
Önce İYİ Parti 2. sıra milletvekili adayı
daha sonra
Samsun Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan
İmren Nilay Tüfekci'nin
yeniden GİK Üyesi
seçilmesi,
bir işaret aslında...
Hem milletvekilliği
hem de
belediye başkanlığı seçimlerinde
yaşadığı sıkıntılardan sonuç çıkaran
Tüfekci,
Samsun teşkilatının yeniden
yapılanmasında
etkili olacak
gibi görünüyor...
Bu arada,
Ömer Süslü, ismini de hatırlatmalıyım...
Rahmetli İbrahim Özyer, MHP İl Başkanı
iken; Ömer Süslü ile birlikte
genel başkanlık
seçiminde
Devlet Bahçeli'ye karşı
Dervişoğlu'nu
açıkça desteklemişti...
İYİ Parti'nin kuruluşunda da
hem rahmetli Özyer hem de
Süslü, Dervişoğlu'nun isteğiyle
MHP'den ayrılmıştı...
Yani Dervişoğlu, İYİ Parti toplantısı için
Ankara'ya giderken
geçirdikleri 
kazada
hayatını kaybeden
milletvekili adayı İbrahim Özyer ile
tekerlekli sandalyeye mahkum olan
Ömer Süslü'yü hiç unutmadı...
Dervişoğlu,
teşkilatta yaşanan
sorunlara rağmen
Süslü'nün, Samsun'da
verdiği iftar yemeklerine de bizzat katılarak,
vefasını göstermişti...
"Vefa" demiştik,
devam edelim...
Ülkücü camianın
simge isimlerden biri olan
Müsavat Dervişoğlu'nun,
Bahçeli'ye karşı da
hep saygılı ve vefalı
davrandığını
söylemiştik...
Bu anlamda,
ülkenin içinde bulunduğu koşullar,
bir oluşumu gerektirirse,
Dervişoğlu'nun hiçbir fedakarlıktan
kaçınmayacağını da
belirtmeliyim...
Dervişoğlu,
makama değil,
memleket sevdasına
talip olmuş
koca bir yürektir...
16 Nisan'da,
"Dervişoğlu o makama yakışır"
başlıklı köşe yazımı
şöyle bitirmiştim:
"Dervişoğlu, partisinin genel başkanlığına seçilirse, bu özellikleri ve güzellikleriyle
Türk siyasetine de "Değer" katacaktır, diye düşünüyorum"
...
Nitekim, ülkenin zor günlerden geçtiği bir dönemde,
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın; seçim sonrasında onu arayıp,
tebrik etmesini de
bu anlamda
olumlu bir gelişme görüyorum...
CHP'li Özel ile başlayan
ve Dervişoğlu ile gelişen
bu ılımlı havaya, ülkenin
çok ihtiyacı var...
Çünkü, bu millet kavgalardan
yorgun düşmüştür...
Sıkı bir Karadenizli olan
hemşehrimiz
Dervişoğlu'nun genel başkanlığa
seçilmesinin,
ülkemize ve partisine hayırlı olmasını diliyorum...