Kafkasya halklarının siyasi ve dini lideri Şeyh Şamil, Ruslara karşı başarılar elde etmişti. Bundan dolayı, Kafkas Kartalı veya Rusların Kâbusu olarak anılmaktaydı. Ruslar, kendilerine itaat etmeyeceklerini düşündükleri Müslümanları ortadan kaldırmak istemişlerdi. Ne var ki; Şeyh Şamil, İslam Birliği, özgürlük ve direniş gibi düşüncelerin gelişmesini sağlamıştı. Şeyh Şamil, Rus İmparatorluğu'na karşı Dağıstan'da başlattığı savaşını Çeçenistan'da sürdürmüştü. Savaş, Çerkesya'nın tamamını kapsamıştı. Davasına Sadık Lider Savaş zamanında, halktan birileri "Artık teslim olalım. Anlaşma yapalım." diye söylenince, Şeyh Şamil, teslim olmaktan bahsedene kırbaç cezası kararı almıştı. Bu durumdan çekinen halk, çareyi Şeyh Şamil'in annesine gitmekte bulmuştu. Annesi oğluna teslim olma teklifinde bulununca, Şeyh Şamil, kararından ödün vermemişti ve cezayı yaşlı bir kadın çekemeyeceğinden dolayı, Şeyh Şamil, kendini kırbaçlattırmıştı. Rusya'nın engellemesiyle, kendilerine dost olan ülkelerden yardımlar kesilince, Şeyh Şamil, ülkesinin gücünün tükenişini görmüştü. 6 Eylül 1859 tarihinde, 70 bin kişilik Rus ordusuna karşı, yanında birkaç yüz kişi kalıncaya dek direnen Şeyh Şamil, savaşı sürdürmesinin imkânsız olduğunu anlamıştı. Bunun üzerine, Çarlık yetkilileriyle müzakereler yapmıştı ve savaşı bırakmıştı. Rus Çarı II. Aleksandr, Şeyh Şamil'i sarayın kapısında, nazik bir şekilde karşılamıştı. Dahası, onun kılıcını almamıştı. Böylelikle, Şeyh Şamil'e olan hayranlığını ifade etmişti. Saygın Tutsak Şeyh Şamil, bir aya yakın zaman sarayda ağırlandıktan sonra, saygın tutsak olarak sürgüne gönderilmişti. Sürgüne gittiği Rus şehirlerinde, sempati toplayarak günlerini geçirmişti. Sürgünde on yıla yakın zaman kaldıktan sonra, Rus Çarı, Şeyh Şamil'in hacca gitmesine izin vermişti. Şeyh Şamil, kendi isteğiyle gönderildiği Kiev'den 31 Mayıs 1869 tarihinde, İstanbul'a gelmişti ve İstanbul'da, aynı gün sadrazam ve şeyhülislamla görüşmüştü. 15 Ağustos 1869 tarihinde ise, Dolmabahçe Sarayı'nda, Padişah Abdülaziz'le görüşmüştü. Padişah, Şeyh Şamil'e ve ailesine maaş bağlatmıştı. Şeyh Şamil, 15 Ocak 1870 tarihinde, Abdülaziz'e veda ziyaretinin ardından 25 Ocak günü İstanbul'dan ayrılmıştı. Hac görevini yaptıktan sonra, 4 Şubat 1871 tarihinde, Medine'de vefat eden Şeyh Şamil, Cennetü'l Baki'ye defnedilmişti. Özgürlük Kahramanı Halkının özgürlük kahramanı Şeyh Şamil, yaşamını esaret altında bulunan Kafkasya topraklarını kurtarmaya adamıştı. Başarılarıyla, destan yazmıştı. Şeyh Şamil'in Anadolu Türklüğü'yle Kafkaslar arasındaki en sağlam köprülerden biri olduğunu belirten Samsun Türk Ocağı Başkanı Prof. Dr. Serkan Şen, şunları vurguladı: "Şeyh Şamil, esir milletlerin esaretten nasıl kurtulacaklarının destansı bir numunesidir. Bir mücadele insanı olarak, Şeyh Şamil'in ortaya koyduğu düşünce ve fiiliyat arasındaki uyum, yeni nesillere örnek teşkil edecek niteliktedir."