Avrupa sahnesinde kazanmak hiçbir zaman kolay değildir.
Hele ki rakibiniz kendi evinde agresif, tempolu oynayan ve tribün desteğini arkasına almış bir takımken…
Ama Samsunspor, işte tam da bu zorlu atmosferde sahaya yürek koydu ve alnının akıyla çıktı.
Maçın henüz başında bulduğumuz o klas gol, tüm planları altüst etti.
Rakibin beklemediği bir anda öne geçmek hem oyunun rengini değiştirdi hem de bize psikolojik üstünlüğü getirdi.
Sonrası ise adeta 80 dakikalık bir sınavdı. Rakibin sahada ve tribünde baskısını ve coşkusunu hissettik.
Ama takım bir an olsun geri adım atmadı. Mücadele ruhu, disiplinli savunması ve akıllı oyunuyla skoru korumayı başardı.
Avrupa Ligi’nde oynayabilmek bir kültürdür.
Bu, hem taraftar için hem de takımımız için büyük bir kazanımdır.
Samsunspor bu yıl lige başladığından beri devamlı üstüne koyarak ilerliyor; futbolu her geçen gün kaliteleşiyor, mücadelesi artıyor.
Bundan önceki galibiyetlerimizde bir şehir mutlu olurken, alınan bu galibiyet diğerlerinden farklıydı.
Bütün bir ülkeyi mutlu etti. Samsunspor sadece bu şehrin takımı olmanın ötesine geçmeli.
Ve Avrupa futbolunda düzenli olarak yer almalı. Bu, bizim hedefimiz olmalı.
Çünkü hem finansal olarak hem de kalite olarak Avrupa’da olabilmek ve ligin üst sıralarında yer alabilmek zorundayız.
Hafta sonu daha zor bir maç bizi bekliyor. Evimizde güzel bir atmosfer, yakışır bir futbol ve iyi bir skor bekliyorum. Haydi hayırlısı.