Büyükşehir Belediye
Meclisi'nin CHP Grup Başkanvekili
Atila Tekcan,
vatandaşlara ait değerli arazilere
imar değişiklikleriyle
el konulduğunu
daha sonra da
bu alanların
yapılaşmaya açıldığını öne sürdü...
Doğru; hem de çok doğru...
Bu durum, 
istisnasız
bütün belediyeleri
ilgilendiriyor...
İktidar
ya da
muhalefet
hiç fark etmiyor...
Belediyeler
yasal düzenlemeler
sonucunda elde ettikleri bu hakkı,
sonuna kadar
kullanıyor...
Belediye, isterse bir vatandaşın
denize sıfır tapulu arazisini
alıp, ona dağın başında
yer verebiliyor...
Aynı biçimde belediye 
değerli bir yerini
vatandaşa bırakıp,
dağın başında
gösterilen "kelepir" bir araziyi
alabiliyor...
Çünkü, 
imar planları hazırlanırken ilgili belediye arsa veya arazi sahibinin rızasını alma gereği duymadan onun arsa veya arazisine el koyabilmekte, farklı parselleri birleştirebilmekte...
İmar Kanunu 18. madde uygulamasıyla ilgili olarak;
Yargıtay Hukuk Daireleri'nde 
yüzlerce dava dosyası var...
Sıkıntı yeni değil...
Yani, dün bizim "uyanık belediye" diye attığımız manşet; aslında bütün belediyelerin
uyanıklığa sevk edilişlerini anlatıyor...
Bu dile getirdiğim yöntemlerle
Samsun'da kimlerin zengin edildiğini bilenler biliyor...
Heyelanlı bölgeden arazi alıp, sonra belediyenin o arsayı 
okul alanı göstermesi, 
sahiplerine de değerli 
arazi vermesi...
Hikaye çok!..
Meselenin özü aslında şu...
Bu yasanın çıkış nedeni,
kamu yararını sağlamak içindi...
Ancak, bu kamuya değil,
rantçıya yaradı...
Çalacak şeyleri, önlem almadan
ortada bırakırsanız; çalacak birileri
çıkar elbette...
Hiç dikkat ettiniz mi bilmem!..
Son yılların en büyük zenginleri
arasında sanayicilerden çok;
arsa, imar ve inşaat 
işleriyle
uğraşanların bulunması
tesadüf değil!..