Samsunlu CHP Ankara Milletvekili Prof.Dr. Haluk Koç'u
uzun uzun anlatmama
gerek yok,
onu bilen biliyor zaten!..
Haluk Hoca;
bu şehirde,
küçük siyasi hesapların
peşinde koşup,
gereksiz polemikler
yapmaktan özenle
kaçınan bir siyasetçiydi...
Bu yapısıyla da
siyasi kimliklerine
bakmadan
herkesin sağlık
sorunları başta olmak üzere
ne derdi
varsa çare bulmak için
çaba harcayan biriydi...
Onu, dönemin CHP Lideri
Deniz Baykal'a
karşı
verdiği
genel başkanlık
mücadelesinde, başında bulunduğum medya grubu
olarak desteklemiştim...
Amaç,
uzayan kolun
bizden olmasıydı...
Ne kadar
doğru bir iş yaptığımı
şimdi daha iyi anlıyorum...
Mesele bu değil, elbette...
Mesele, onun geçenlerde TBMM'de
yaptığı son konuşmasındaki
çok haklı ve insani 
seslenişti...
Koç;
ilerleyen yaşlarına rağmen
cezaevlerinde
hasta yatan ve bir başkasının
yardımı olmadan yaşamlarını
sürdüremeyecek durumda
bulunan
mahkum ve tutukluların
içler acısı halini,
bir hekim ve bir baba olarak
dile getirmişti...
Prof.Dr. Haluk Koç,
kürsüden 
"Arkadaşım" diye hitap ettiği
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile 
de konuyu paylaştığını
söyleyerek,
bütün milletvekillerine
seslendi ve
"empati" yapmalarını da istedi...
Ne zamandır, TBMM kürsüsüne çıkmayan
Haluk Hoca, o günkü oturumda,
ağır hasta durumunda olup
cezaevinde yakını bulunan bir milletvekili ya da bakanın
gece yatağında rahat uyumasının
mümkün olmadığını da
o akıcı üslubuyla
anlatmıştı...
Koç, meslektaşlarına da
bir gönderme yaptı...
Bu haldeki 
mahkum ve tutuklulara
"Cezaevinde kalmalarında sakınca yoktur"
raporu verilmesinin de
"utanç verici bir durum"
olduğunu anlattı...
Ve asıl önemlisi
"Belki de bu kürsüde son defa konuşacağım"
diyerek,
sözlerini
duygu yüklü ifadelerle
bitirmesiydi...
Haluk Hoca'nın
bu sözleri,
cezaevlerinde
son günlerini bekleyen
yaşlı ve ağır
hastalar
ile yakınları
için adeta umut olmuştu!..
Ve beklenen 
genelge, nihayetinde çıktı...
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ,
"sürekli hastalık, sakatlık ve kocama
sebebiyle cezaların
hafifletilmesi, kaldırılması işlemlerinin
hükümlünün talebi olmadan da
resen başlatılacağını"

içeren genelgeyi
yayımladı...
Haluk Koç'un
o ifadelerine
kısa sürede
karşılık veren
Adalet Bakanı Bozdağ'ı kutluyorum...
Elbette, bu hassas
konuyu
kırmadan dökmeden
duygu yüklü ve akıcı üslubuyla dile getiren
hemşehrimiz Haluk Koç'u da...
"Keşke, emekli Korgeneral
Vural Avar, cezaevinde ölmeden bu genelge çıksaydı,
diyeceğim"
ama
en azından ölüm-kalım mücadelesi
veren
zor durumdaki hasta ve bakıma muhtaç
mahkumlar ile tutukluklar
bu genelgeyle 
kurtulacak...
Doğrusu buydu ve oldu!..