Boşanma davası aşaması ve sonrasında
taraflar arasında
çıkan, hatta
cinayetlere varan
olayların
çözümü için
yapılması gereken
şeyler var...
Samsun'da son 9 gün içinde
boşanma
aşamasındaki
iki kadının
öldürülmesi
olayının
altında
yatan nedenler
araştırıldığında;
ortaya çıkacak sonuçlar,
sosyo-psikolojik olarak
incelenmeye değerdir...
Samsun'daki her iki cinayette
silahı çeken ellerden biri
intihar etmek istediğini iddia ederken
diğeri eşini öldürdükten sonra
canına kıymıştır...
Bir insanın eşini öldürdükten sonra
başına silahı dayayıp
hayatına son vermesi,
kolay bir karar mıdır?..
Bilim insanları,
böyle suçlardan
cezaevlerinde
yatan mahkumlar,
boşanmış
eşlerin
davaları sonuçlandığı
halde
uzaklaştırma kararlarına
rağmen yeniden rahatsız edilmeleri,
nafakaları ödenmeyen kadınlar ya da erkeklerin
yaşadığı mağduriyetler
ele alınarak
bir rapor ortaya koyarsa;
devlet de önlemleri
masaya yatırmak zorundadır!..
Yazık değil mi
insanlara ve onların
anasız babasız kalan çocuklarına?..
Bu arada, üç-beş yıl değil,
bir hafta evli kalıp,
ömür boyu nafaka ödenmesi de
haksızlıktır...
Çünkü, bu genç kadınların birçoğu "nafakası kesilmesin"
diye yeniden
bir yuva kurmak yerine
evde oturmayı tercih etmektedir...
Bazıları da inat için!..
Ayrıca, nafaka alıp başkasıyla
ilişki yaşayanların da
toplum yapısında
ortaya koyduğu sıkıntı
sonucu
meydana gelen olaylar,
gençleri olumsuz etkilemektedir...
Evliliklerin azalmasında,
ekonomik nedenler var ama
bu tür olaylar da
önemli bir etkendir!..
Toplumun
temel taşı olan
aile düzenini
koruyacak önlemler alınmazsa,
bunun sıkıntısı
artarak büyüyecektir...
"Süresiz nafaka" başta olmak üzere
yapılacak yasal düzenlemelerle
işe başlamak; istenmeyen
olayların yaşanmasını önemli ölçüde sona erdirecektir...
Her şey apaçık ortada...
Daha ne bekleniyor ki?..