Diyanet İşleri Başkanlığımız diğer kamu kuruluşlarımız gibi kanunlar çerçevesinde görev yapmaya çalışan bir kamu kuruluşudur.
Diyanet yerli yersiz çok eleştirilen bir kurum olagelmiştir. Doğal olarak eleştiri yapılabil hiçbir kurum ve kişi sorgulanamaz eleştirilemez değildir. Dolayısıyla da Diyanet kurumda eleştirilebilir. ANCAK MAKSAT ÜZÜM YEMEK DEĞİL BAĞCIYI DÖVMEK İSE BUİNSAFSIZLIK OLUR.
Öncelikle şunu peşinen söyleyelim ki DİYANET BU ÜLKENİN OLMAZSA OLMAZIDIR. Zaman eleştirilerimizi çok dikkatli ve bilinçli yapmak zorundayız. Yasalarımız ne yetki vermiştir kurum olarak Diyanet neyi yapamamıştır bakmamız gerekir. Burada yeri gelmişken şunu da söyleyeyim. Diyanet teşkilatını cami ile mezarlık arsında düşünenlere çok anlatacağımız bir şey yok. 
Bakın yasalarımız ne istiyor. Madde 1 – İslam Dininin inançları, ibadet ve ahlak esasları ile ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmek üzere; Cumhurbaşkanlığına bağlı Diyanet İşleri Başkanlığı kurulmuştur. (3)
Diyanet kurumunun ne amaçla kurulduğu ve görev alanı kanunla belirlenmiştir.
Açılımını yaparsak a( İslam Dinini topluma öğretmek, b) İbadet mekânlarını yönetmek.
İslam dini Allah tarafından vahyi ilahi bir yolla Peygamberimiz aracılığı ile tüm insanlığa tebliğ edilmiş bir dindir. Sön Peygamber bizim de Peygamberimiz HZ. Muhammed Mustafa  (s.a.v.)  tarafından insanlığa açıklaması yapılmış bu günlere nakil yoluyla intikal etmiştir.
Türkiye toplumu Müslümandır ve Müslüman olarak yaşamaya da azimli ve kararlı bir toplumdur. İçimizde başka batıl dinlere mensup az sayıda vatandaşlarımız da vardır. Kendi ibadethanelerinde özgürce ibadetlerini yapabilmektedir.
İnsanlar yaratıldıklarından buyana mutlaka kendilerine bir ilah edinmişlerdir. Hak olsun Batıl olsun mutlaka bir dini inançları olmuştur.
Hak din olan dinin devamı için ecdadımız gerekirse kanını ve canını esirgememiştir. Dinin devamı için öğretilmesi ve insanların aydınlatılması gerekir. BÜ görev de ülkemizde Diyanet İşleri Başkanlığımızın uhdesinde Merkez ve taşra teşkilatlarıyla bu kutsal görevi yürütmek için Başkanından en alt kademesindeki personeline kadar   kadar çaba içindedirler.
İl ve İlçe müftülükleri bu hizmetlerin organize merkezleridir. Bizde bu yazı dizimizde İl Müftülüklerimizin ve ona bağlı olarak ilçe müftülüklerimizin yasalar çerçevesinde yaptıklarını yapmak isteyipte yapamadıklarını dile getireceğiz. Ayrıca ihtiyaç olan konularda ezber bozlmasıgerektiren önerilerimizi sunacağız.