Anadolu insanı yardımseverdir. Deprem gibi felaketlerde yıkıma uğrayan insanların acısını yüreğinde hisseder. Elinde avucunda ne varsa onu felaketzedelerle paylaşmak ister. Bir ekmeğini ikiye böler yarısını ihtiyacı olana uzatır. Harçlığından tasarruf ettiği paraları, kumbarası ile birlikte yardım kuruluşuna veren öğrenciler vardır bizim ülkemizde…

Yardımseverlik sadece bize mi mahsus? Hayır. Yardımseverler, dünyanın her yerinde var. Bu depremde 100’den fazla ülkenin arama ve kurtarma ekibi göçük altından canlı çıkarabilmek için canla başla uğraştı. Onlarca sayıdaki insanımızı göçük altından canlı olarak çıkarmayı da başardılar. İyiler ve iyilikte yarışanlar, her toplumda var. Bu olgu, dün de öyleydi bugün de... Bilenler bilir; Hz. Peygamberimize sormuşlar, “Hangi millet iyidir?” diye. O da “Her milletin iyisi iyidir” demiş…

Dünyada yardımseverlik konusunda yazılı ve görsel basına yansıyan çok sayıda örnek davranış var. Bunlardan birkaç tanesini yazıma konu etmek istedim. Hindistan’da yaşayan, maddi durumu da pek yerinde olmayan Arakanlı mülteci yaşlı bir kadın, Türkiye’deki depremzedelere yardım için sahip olduğu tek altın bileziğini satarak; onun parasıyla kışlık kıyafet, battaniye, kuru gıda ve bebek maması almış. Onları yardım kolileri haline getirerek, Yeni Delhi’deki Türkiye Büyükelçiliği'ne teslim etmiş. Oğlu, annesinin bu davranışına çok şaşırmış. Çünkü, o bileziği çok acil durumlar için sakladığını biliyormuş. Anne neden böyle yaptın diye sorunca; kadın “Oğlum, biz Arakanlıların yaşadığı felakette ilk önce yanımızda olan ve uçaklar dolusu yardım malzemesi gönderen devlet Türkiye idi. Bugün bizler de onların yanında olmalıyız, bu bizim insanlık görevimiz” demiş.  

ABD’de yaşayan ve ismini açıklamak istemeyen bir Pakistanlı, içinde 30 milyon dolar olan çantayı Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği’ne teslim etmiş. Pakistan hükümeti, Türkiye’ye yardım için bir yardım fonu tesis etmiş. O yardım fonuna kabine üyeleri birer maaşını, ülkedeki tüm devlet memurları da birer günlük memur maaşlarını bağışlamış. 

Filistin’de deprem sonrası ilk cuma günü, Cuma Namazı çıkışında Türkiye’ye gönderilmek üzere toplanan yardım paraları 1 milyon dolara yaklaşmış. Tayvan hükümeti 2 milyon dolar nakit yardımda bulunmayı taahhüt ederken, Tayvan halkı da hükümetin bağış için açtığı hesaplara 340 bin dolardan fazla katkı sağlamış. Tayvan devlet yönetimindeki başkan, başkan yardımcısı, başbakan ve yardımcıları birer maaşlarını Türkiye’nin afet yardımına bağışlamayı taahhüt etmiş. 

Azerbaycanlı bir yardımsever, eski bir hacı murat aracının üzerine evindeki battaniye, yatak ve yorgan ne varsa hepsini üst üste koyarak dalgalanan Türk Bayrağı ile yola koyulmuş. Nereye gidiyorsun böyle? diye soranlara da “Türkiye’de evi barkı yıkılan gardaşlarıma gidiyorum” demiş…