Maçın hemen başında bulduğumuz mükemmel gol, hem takımın özgüvenini yükseltti hem de tribünleri ateşledi.
İlk dakikalardan itibaren oyunun kontrolü bizdeydi.
Dinamo Kiev yalnızca bir pozisyon bulabildi ama onu da değerlendiremedi.
Kayseri deplasmanı, ardından gelen Kiev ve Rize karşılaşmaları… Bir haftaya üç maç sığdırdığımız bu periyot, sezonun en kritik haftalarından biriydi.
İlk iki sınavı başarıyla ve 3 puanla geçtik.
Bu üç maçlık seri, hem Konferans Ligi’nde hem de Süper Lig’de üst sıralarda yerimizi sağlamlaştırmak için çok önemliydi.
İki engeli aştık, sıra üçüncüsünde. Bu haftayı kayıpsız kapatmak, sadece puan tablosu açısından değil, takımın moral ve ivmesi açısından da çok şey ifade edecek.
Konferans Ligi’nde önümüzdeki ilk maç, kâğıt üzerinde kısmen daha kolay ve 3 puana daha yakın olduğumuz bir karşılaşma olacak.
9 puanla yolumuza devam etmek hem moralleri hem de hedefleri yukarı taşıyacak.
Teknik ekibi, yönetimi, bütün futbolcuları, taraftarları, Samsunumuzu ve Türkiye’yi tebrik ediyorum.
Bir kez daha gururlandık.
Bu şehrin takımı artık bütün ülkenin takımı olma yolunda ilerliyor.
Avrupa’da göğsümüzü kabartmaya devam ediyor, devam edecek.
Ligin ilk hafta maçında söylediğim gibi:
Her gün üstüne koya koya ilerleyeceğiz.
Bravo çocuklar!