Yazı yazmaya başlandığında, öncelikle önünüzde edebiyatın o büyüleyici ve sınırsız kapısı açılmaktadır. Bireyler kapıyı bir kez tıkladığında , kapıyı araladığında bir daha hiçbir zaman kapatmayı düşünmez. Hislerimizi, düşüncelerimizi ve yaratıcılığımızı yazılarımıza yansıtırız. Yazı yazarken hem kendi dünyamızda hayallere yelken açar, hem de günlük yaşantımızda  dile getiremediğimiz binlerce şeyi yazımızda dile getirebiliriz. İnsanlar yazarken bir yandan hayal gücünü geliştirmeye, bir yandan da kendi gücünü farkına varabilir. Duygularımızı, düşüncelerimizi her zaman yüz yüze aktarabiliriz ama hayallerimizi yazarak ölümsüz kılmamız mümkündür. İnsan bir kere yazmaya başladığı zaman, gerisinin çorap söküğü gibi geldiğini de deneyimleyecektir. Bu duyguyu tadan kişi için artık yazı yazmak bir heyecan ve alışkanlık haline gelerek çoğalır.