Savaş kelimesi bize vahşet, dram, ölüm, göç, hüzün ve korkuyu hatırlatıyor. Bunlar işin duygusal tarafı. Her ne kadar savaş konusunda duygusal yanımızı bir kenara bırakmak zor olsa da savaşın bir de ekonomik boyutu olduğu gerçeğini gözardı edemeyiz... Konumuz, geçtiğimiz hafta da üzerinde durduğum gibi savaşın ekonomiye etkisi. Rusya ve Ukrayna cephesinde savaş krizi devam ediyor. Savaşa dahil ülkelerden sonra savaştan en çok etkilenen ülkeler arasında maalesef Türkiye yer alıyor. Çünkü Türkiye iki komşu ülkeyle de derin ekonomik ilişkileri olan bir ülke. Temelde ekonomiyi oluşturan 4 ana başlık vardır. Bunlar kaynak temini, üretim, dağıtım ve tüketim. İşte Türkiye bu 4 temel başlıkta da savaşın içerisinde olan Rusya ve Ukrayna ile neredeyse iç içe. Gerek enerji, gerekse tahıl alımı noktasında iki ülkeyle de ekonomik ilişkilerimiz var. Türkiye için, hem ithalat hem de ihracatta iki önemli ülkeden söz ediyoruz. Rusya-Ukrayna savaşının Türkiye ekonomisinde yaratacağı sıkıntıların öyle birkaç haftayla sınırlı kalacağını düşünmek iyimserlik olur. Zira bu savaş, yalnızca bizi etkilemeyecek. Tüm dünya ekonomileri etkilenecek ve biz de bundan payımızı alacağız. Ancak Türkiye olarak bizim bu iki ülkeyle olan ilişkilerimizin boyutu, yaşayacağımız etkinin de çok fazla olmasına yol açabilir. Türkiye’ye geçen yıl Rusya’dan 4.7 milyon, Ukrayna’dan 2.1 milyon turist geldi. Rus turistlerin payı yüzde 19, Ukraynalı turistlerin payı yüzde 8. Yani turizm sektörü bir darbe yiyecek gibi görünüyor. Akaryakıt ve doğalgaz fiyatlarındaki artış, hemen hemen tüm sektörleri etkileyecek bir durum. Başta hububat olmak üzere tüm gıda maddelerinin fiyatında yükseliş olacağını tahmin etmek hiç de zor değil. Özellikle döviz kurundaki ve enerji fiyatlarındaki artış, enflasyonu yeniden zıplatabilir. Üstelik savaşın ne kadar süreceği belirsiz. Geçtiğimiz hafta buradan "Ayağınızı yorganınıza göre uzatın" demiştim. Bu sözüm bugün de geçerliliğini koruyor. Umarım, hemen yanı başımızdaki bu savaş; bir an önce biter ve insani yanının yanında ekonomik olarak da bu krizi en az zaiyatla atlatırız... Kalın sağlıcakla...