Yaşar Bedri, bir motorcunun yol notlarını Sataşma Ağan Yorgun başlığıyla kaleme aldı.
Sataşma Ağan Yorgun kitabı, güzel ve akıcı bir üslupla insan hayatının en güzel yolculuklarından birini ele almış. Kitabı okuyanlar kendi serüvenine dair bir şeyler karalama ihtiyacı hissediyor.
Yaşar Bedri, Lore Kitap’tan çıkan eseri için şöyle diyor: “İyisi ile olsun kötüsü ile olsun önümüzde hep seçimler olduğunu anlatan yazar, “biz seçtiklerimizle öreriz hayat ipliğimizi. Bazen bir motor üstünde çıkarız hayatın renklerini keşfetmeye bazen bir gemide, fark etmez aslında aslolan yolculuktur. Yaşanılan hayat hikâyelerinde zaman ve mekân önemini yitiren sıradan unsurlar haline gelir. Çünkü herkes için zamanında mekânında rengi farklıdır. Bazen yol üzerinde bize söylenmiş bir söz, bazen küçük bir bakış gibi haller ile hayatın cebine koyarız yaşadıklarımızı. Zulamızda onlarca yaşanmışlık var ve her yaşanmışlık özeldir. Çünkü bir tek size münhasırdır, sizi siz yapan örgünün ipliğini dokuyan el sizden başkası değildir. Allah dokumaya niyetlendiğiniz kumaşa göre seçtiğiniz iplikten o kumaşı meydana getirmen için izin verir, yardım eder.”
Yazar, kaleme aldığı yaşadıklarını ve kitabının ismini nasıl koyduğunu şöyle anlatıyor:
“…Toprağın ve başağın yandığı bu ıssız vadide insanlar ne kadar da mutluydu. Şikayet etmeden hayatlarına anlam yükleyerek yaşayabiliyordular. simsiyah duman atarak yokuşu tırmanmaya çalışan kamyonu viraj başlangıcında bir süre takip ettim. Kırmızı akmış boya ile stepne korkuluğunda: “sataşma! ağan yorgun!..” yazıyordu. Çamurluğa asılan paspasta “gönlünde yer yoksa ayakta giderim,” yazısı egzoz dumanından kararmıştı. Kamyonu ince bir toz bulutu bırakarak geçtim. Bu iki bıçkın söz uzun süre tebessüm ettirdi bana…”