Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Destici'yi ziyaret eden Samsun Ziraat Odalarının başkanları, 2019 yılında Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir tarafından 2021 yılında bitirme sözü verilen 28 mahallenin grup yolunun hala tamamlanmadığını ve yaşanan olumsuzlukların sandığa yansımasından endişe ettiklerini söyledi. Başkanlar bu durumun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a bildirilmesini arz etti.

SORUNLAR SİYASİLERE İLETİLDİ

Samsun Ziraat Odası Başkanları TBMM'de Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici'yi, CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç'u, CHP Medya ve Kurumsal İletişimden Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı Tuncay Özkan'ı İYİ Parti Grup Başkanvekili Samsun Milletvekili Erhan Usta'yı ziyaret ederim tarımda yaşanan sorunları ve çiftçilerin taleplerini dile getirdi.

 

ERDOĞAN'A İLETİLMESİNİ İSTEDİLER

Destici'yle uzun bir görüşme gerçekleştiren başkanlar, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir'in verdiği sözleri tutmadığını belirterek, "2019 yılında Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir tarafından 2021 yılında bitirme sözü verilen 28 mahallenin grup yolu hala tamamlanmamıştır. Vermiş olduğu sözlerin birçoğunun Belediye Başkanı Mustafa Demir tarafından yerine getirilmemesinden dolayı 14 Mayıs'ta yapılacak seçimlerde, yereldeki bu başarısızlığın sandığa yansıyacağından endişe etmekteyiz" diyerek sorunun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a iletilmesini arz etti. 

ÇİFTÇİLERİN TALEBİ KONUŞULDU

Başkanlar siyasilere ziyaretlerinde, özellikle son günlerde çeltik üretimi yapan çiftçilere, bir elektrik sayacını taşıyarak farklı tarlalarda sulama yaptığı gerekçesiyle kesilen cezaları dile getirdiler. Ayrıca başkanlar, Tarım Bakanlığı tarafından ÇKS güncellemesinin ziraat odalarının yok sayılarak bir düzenlemeye gidildiğini belirtti. Başkanlar bu durumun sonucunda ziraat odalarının bir çoğunun kapısına kilit vurulacağının anlamına geldiğini söylediler. 

Samsun ziraat odası başkanlarının ortaklaşa  belirlemiş olduğu  ve Ankara'ya götürdükleri dosyanın içeriği ise şu şekilde: 

•    ÇKS yaptıran çiftçilerimizin o yıla ait aktif pasif durumunu gözetilerek  yani o yılın Ziraat Odalarındaki güncellemelerini yaptırmayan çiftçilerin ÇKS işlemlerinin Tarım Bakanlığı tarafından kabul edilmemesi gerekir. Anayasa mahkemesine Ziraat odalarının lehine vermiş olduğu karara uyulması gerekmektedir.
•    2b arazilerinin rayiç bedelleri belirlenirken Ziraat Odalarının komisyona dahil edilerek komisyonun rayiç bedelleri masa başına değil bizzat ilgili köy ve mahallelere giderek yerinde tespit edilmesi gerekmektedir. Orman köylülerinin büyük şehirlere göç etmemesi için 2B arazilerin ücretsiz olarak verilmesi Örneğin A köyünün çeşitli fiziki özelliklere sahip olmasına rağmen yerinde tespit yapılmayıp masa üzerinde yapıldığı için a köyünün tümünün aynı kategoride kabul edilip tek fiyat uygulaması birçok mağduriyete sebebiyet vermektedir
•    2B arazilerinin tespiti orman kadastrosu tarafından yapıldıktan sonra Tapu Kadastro Müdürlüğünün tapu tahsislerini kendi parselleriyle yapmaya çalıştığından dolayı 2B’si kesinleşmiş olduğu halde tapu güncellemesi yapılmadığından , çiftçilerimiz hak etmiş olduğu tarımsal desteklerden kendilerinin hiçbir sorumluluğu olmadığı halde faydalanamamaktadırlar tapu kadastro çalışmalarının yapıldığı dönemde olduğu gibi 2B arazilerinin de özel harita şirketlerine ihale edilerek bir an önce çiftçilerimizin hak kayıplarının önüne geçilmesi 
•    Tarımsal sulama yapan çiftçilerimize elektrik kurumu tarafından kesilen cezalar çiftçilerimize haksız olarak kesilmiştir bu cezalar zaten zor şartlarda üretim yapan emekçilerimizin tamamen tarımdan uzaklaşmasına sebep olacaktır Örneğin a çiftçisinin 3-5 parsel tarlası vardır Her parsele ayrı ayrı abone istenmektedir ve her birine de ayrı ayrı ceza kesilmiştir.Ayrıca üretime 5-10 yıldır ara vermiş hiçbir elektrik tüketimi olmayan aboneye de kaçak elektrik tutanağı tutulmuştur özelleştirilmeden önce her çiftçimiz bir abonelikle tüm tarlalarını üretim yapabiliyordu ancak özelleştirmeden sonra her parsele ayrı ayrı abonelik istenmektedir sonuç olarak Usulsüz ve haksız olarak kaçak tutanağı tutulan abonelerin cezalarının iptal edilmesi ve bir abonelikle kendine ait olan tüm parsellerde sulama yapabilmelidir Aksi takdirde çiftçimizin üretim yapmayacaktır. Çeltik üreticilerin elektrik faturalarının her ay değil hasat sonu toplu ödenmesi örneğin 100 dönümlük çeltik üreticisi her ay 25.000 tl elektrik ödemesi yapıyor bunu hasat sonu faize konulmadan toplu ödeme yapması çiftçimizin bir nebze rahatlatacaktır.
•    1936 da çıkan çeltik kanunu yeniden düzenlenmesi gerekmektedir çünkü çeltik ekimi %50 daralmıştır.
•    2023 yılında mazot gübre desteği Ziraat Bankası başak karta yüklenmiştir.Bu sistem sıkıntılara sebep olmuştur, çiftçilerin pazarlık gücü kalmamıştır kartlar dan % komisyon alınmaktadır çiftçilerimiz daha çok mağdur olmaktadır
•    Çeltik tohumu fiyatı serbest piyasada son derece pahalıdır devletimizin Çeltik tohumlarını süspanse uygulamalıdır Ayrıca Devletimiz tarafından hububat ürünlerine verilen destek birim fiyatı artırılması gerekmektedir
•    Tütün üreticilerin de diğer tarımsal ürünler gibi tarım ürününü sayılarak desteklemelerden faydalanması gerekmektedir
•    Ayçiçek tohumu serbest piyasada çok pahalı hale gelmiştir bakanlığımız tarafından ayçiçeği üreticimiz destek vermesi tohum fiyatlarına süspanse uygulanmalıdır Hatta dönüme göre hibe ayçiçek tohumu sağlanmalıdır
•    Buğdayda verilen 1000 lira prim desteği 2023 yılı boyunca devam etmelidir
•    7 yıldır fındık destekleme fiyatı 170 olarak çiftçimize verilmektedir bütün girdi fiyatlarının 7 yıldır %900-1000 artmasına rağmen alan bazlı destekleme 170 TL olarak devam etmektedir bir an önce günümüz şartlarına uygun hale getirilerek alan bazlı desteğin çiftçilerimize verilmesi gerekmektedir
•    Defne ağacı orman  ürünü sayılmaktadır Defne yaprağı üreten çiftçilerimiz bu duruma büyük zorluklar çekmektedir çok fazla evrak işi ile uğraşmak zorunda kalmaktadır Defne ağacının orman ürünü olmaktan çıkarılarak tarım ürünü vasfına geçirilmesi gerekmektedir
•    Fiilen çiftçiler tarafından ekilip dikilen, her hangi bir engelden dolayı ÇKS‘ye kaydedilemeyen arazilerin ÇKS yönetmeliği değiştirilerek kayıt altına alınması ve orman kiralanmasında tek yıllık kiralamaların önünün açılarak ÇKS‘ye kaydının sağlanmasını,
•    Ülkemizin tarım arazilerinin % 75 ni kapsayan ve stratejik öneme sahip buğday,arpa,yulaf,mısır,çeltik,çavdar, tiriticale, ayçiçeği ve soya gibi ürünlerin desteğinin arttırılarak bu ürünlerde dışa bağımlılığın azaltılması ile ülke gıda güvenliği sağlanmalıdır.
•    TARSİM sigortası kapsamında yer alan ilçe bazlı kuraklık verim sigortası kuru tarım alanlarında üretimi yapılan buğday ,arpa ,çavdar,yulaf, tiriticale, nohut,kırmızı mercimek,yeşil mercimek ilçe genelinde gerçekleşen kuraklık, don , sıcak rüzgar ve sıcak hava dalgası, aşırı nem ,aşırı yağış sigorta kapsamındayken bölgemizin en önemli geçim kaynağı olan fındık ürününde de bu kapsama alınması hususu
•    Sulanabilen arazi miktarının azlığı ve mevcut su kaynakların etkin kullanılamaması sebebiyle özellikle tahılda ve yağlı tohumlu bitkilerde ithalata bağımlı kalınmaktadır. Suyun etkin kullanılması için Sayın Cumhurbaşkanımızın da talimat buyurduğu üzere su kaybının ve toprak kaybının önlenmesi için açık sulama kanallarının kapalı sulama kanallarına dönüştürülmesi gerekmektedir.
•    Çiftçi bağkuru ve esnaf bağkuru prim ödemelerini düzgün yapan kişilere düzenli ödeme yaptıkları için prim ödemelerinde indirim yapılmaktadır. Fakat Ek-5 Tarım Sigortası Prim ödemelerinde bir indirim yapılmamaktadır.Ek-5 Tarım Sigortası pirimi ödeyen kişiler bu konuda mağduriyet yaşamaktadırlar.
•    Bağkur primlerinin yaşlıların %50 ‘sini gençlerin ise tamamının devlet tarafından karşılandığında köyde yaşamın daha çok olacağı 
•    Tarım alanlarının  kesinlikle imara açılmasının engellenmesi , hatta imara açılan tarım arazilerinin tekrar tarıma verilmesi
•    Çiftçilerimizin gübre ihtiyacının %50 si devlet tarafından sübvanse edilmesi
•    Fındıkta gübrenin başladığı bu aylarda özellikle 26 (can) dediğimiz azotlu gübre Tarım Kredi Kooperatiflerinde hiç bulunmamakla birlikte özel sektörde de 26 azotlu gübre temininde zorluklar yaşanmaktadır. Bayilerimiz paralarını yatırmış olduğu halde gübreleri gelememekte veya geç gelmektedir. Gübre fiyatları fabrikalarının bir günlük kampanyaları sonucu düşmüş fakat bu düşşüş çiftçimize yansımamıştır.
•    Devletimizin ziraat bankası üzerinden verdiği küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık kredilerinde teminat ve ipotek şartları alınmış olan hayvanlar olarak kabul edilmesi ve çiftçinin özvarlığı olan toprağın tarlasını ipotek olarak yeterli görülmesinin kabul edilmesi
•    Serbest piyasa fındık fiyatları çiftçilerimizin istediği gibi artarken TMO’nun piyasaya müdahalesi sonucu fiyatlar aşağı düşmüştür. Serbest piyasa da 65 TL ‘ye kadar çıkmış olan fındık fiyatları şuanda 54 TL bandındadır.

TARIM DANIŞMANLARININ ÖZLÜK HAKLARI 

Türkiye genelinde Türk Tarımına hizmet etmek için Ziraat Odalarında, Birliklerde ve serbest olarak çalışmakta olan Tarım Danışmanları 10-12 yıldır Ziraat Odalarında , Birliklerde ve Serbest Çalışan Tarım Danışmanı sayısı 1200 civarındadır. Bunlarında 400 civarı  emekli olmuş Tarım Danışmanlığı hizmeti yapmaktadır. Geriye 800 kişi sözleşmeli Tarım Danışmanı kalmaktadır. 

Cumhurbaşkanımız tarafından 2023 yılı için resmi olarak asgari ücret miktarı net 8.500 tl olarak açıklanmıştır. 8.500 tl olan net asgari ücretin brüt miktarı 10.008 tl ve işverene maliyeti ise 11.750 tl olarak karşımıza çıkmaktadır. 

Tarım Bakanlığımız tarafından açıklanan 2023 yılı Tarımsal Yayım ve Danışmanlık Desteği Miktarı  ise bir Tarım Danışmanı için 72.000 tl olarak açıklanmıştır. Bu destek miktarı aylık bazda brüt olarak 6.000 tl ye denk gelmektedir.

Gelişen bu süreçte Tarım Danışmanı çalıştıran Odalar ve Birlikler asgari ücretin altında bir danışman çalıştıramayacağı göz önüne alındığında ;

11.750 TL'lik bir maliyetin ortaya çıktığı durumda 6.000 TL'sinin devlet tarafından karşılanıp 5.750 TL'lik kısmını Odalar ve Birliklerin kendi bütçelerinden tamamlama zorunluluğu ortaya çıkmaktadır.

Sadece çiftçi aidatları ile ayakta durmaya çalışan Odalar ve Birliklerin bunun yanı sıra Tarım Danışmanlarının araç ve yakıt giderlerini, kırtasiye giderlerini, dosya ücreti giderlerini, yol ve yemek giderlerini, danışmanlar için tutulan büronun kira, elektrik ve su giderlerini ve benzeri giderleri karşılayarak büyük bir mali külfetin altına girmişlerdir. Bu maliyetleri de göz önüne alırsak Tarım Danışmanlarını çalıştırmak için imkanlarının olmadıklarından dolayı 31.12.2022 tarihinde bir kısım danışmanların sözleşmelerine son verilmiştir.

Sizlerden istirhamımız 10-12 yılını tarıma gönül vererek çalışan Tarım Danışmanlarının yok olmasına izin vermemeniz. Tarım Danışmanlarının durumunu tekrar gözden geçirip ve Tarım Bakanlığımızın bünyesinde ilerleyebilmemizi sağlamanızı saygılarımızla arz ediyoruz.

Haber Kaynak: Merve İLHAN

SAMSUN HABER İLE İLGİLİ İÇERİKLERE GÖZ ATIN.