Millet İttifakı
Cumhurbaşkanı
Adayı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu
ve ekibinin
bugün olan biteni
net biçimde
kavrayabilmesi
için
düne bakması gerekir!..
"Dün" derken,
32 yıl öncesine...
Yani, 1991 genel seçimlerine...
"Ne olmuştu" 
bir hatırlatalım 
mı?..
Sosyaldemokrat Halkçı Parti,
PKK'yla bağlantısı ayyuka
çıkan
Halkın Emek Partisi ile
ittifak yapmıştı...
HEP'in, SHP'den talepleri
vardı:
"Kürt kimliği, Anayasa ve yasalar
düzeyinde
kabul edilmeli. Uluslararası anlaşmalara konulan çekinceler geri alınmalı. Kürtler dilini özgürce kullanabilmeli, anadilde eğitim sağlanmalı. Olağanüstü hal kaldırılmalı. Köy koruculuğu kaldırılmalı. Anti-terör yasası kaldırılmalı. Genel af ilan edilmeli. Mera yasağı kalkmalı. Gözaltı süresi 24 saate indirilmeli. Boşaltılan köyler yeniden inşa edilmeli. Faili meçhul cinayetler aydınlatılmalı. Genelkurmay Başkanlığı,
Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanmalı"
...
PKK terörünün yoğunlaştığı 
yıllardı...
Şehitlerimiz vardı...
Masum insanlar
haince öldürülüyordu...
Bombalar patlıyor;
milletin canı yanıyordu...
Bütün ülkede
olduğu gibi,
Türkiye'nin "çimentosu" Karadeniz'de de
tepkiler yükseliyordu...
Buna rağmen
SHP içindeki 
"ittifak"
itirazları cılız kaldı,
HEP'le seçime gidildi...
Sandıklar açıldığında,
SHP tam bir hüsran yaşamıştı...
Sosyaldemokrat Halkçı Parti;
Artvin, Rize, Trabzon, Giresun,
Ordu, Samsun ve Sinop'tan bir
milletvekili dahi çıkaramamıştı...
"Solun kalesi"
gibi olan
illerden
milletvekili çıkaramayan
SHP'nin
oyları,
DYP'ye kaymıştı...
Belki de dünya siyaset tarihinde
bir ilk olmuş,
anamuhalefet partisi,
3. sıraya düşmüştü...
Ve çok geçmeden
SHP içinde HEP ittifakına
karşı duranlar,
1992 yılında
12 Eylül'de
kapatılan CHP'yi,
yeniden 
siyasi hayata kazandırdı...
SHP, ANAP iktidarındaki olumsuzluklara
rağmen neden böyle erimişti?..
Mesele bunlar değildi, elbette...
Söz konusu sorunun yanıtı,
o yıl HEP'le
yapılan
ittifakta
saklıydı... 
Benzer bir
süreci yaşayan
Millet İttifakı'na
bir hatırlatma
yapmak istedim...
Uzatmayalım da
sözü
"Milli şair" Mehmet Akif Ersoy'a bırakalım:
"Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey!
Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi?
"Tarih"i  "tekerrür"  diye tarif ediyorlar;
Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?"
...