Dünkü
"Çocuklara dikkat"
başlıklı yazımın
girişi şöyleydi:
"Kadın cinayetleri,
çocuklara yönelik
cinsel istismarlar,
sosyal medya platformlarındaki tuzaklar,
bağımlılıkla annesini babasını öldürenler ile
uyuşturucu batağına saplanarak
yasa dışı yollara itilen gençler...
Vahim bir tablo
var ortada...
Sanki,
"Korku tüneli"ndeyiz..."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, dün
AK Parti
Grup Toplantısı'nda,
"Bazı müessir olaylar milletimizi kendini güvende hissetme ve adaletin tecellisi konusunda tereddüte düşmesine sebebiyet vermiştir" ifadesi,
yasa ve uygulamalarda
bazı değişiklikler
yapılacağının sinyaliydi aslında...
Suç rekortmenlerinden
başka herkesin
rahatsızlık duyduğu
bir ortam,
sürdürülebilir değildi...
Sadece vatandaş mıydı
rahatsız olan?..
Seslerinin açıkça
çıkmadığına 
bakmayın sakın!..
Güvenlik güçleri de
canlarını ortaya koyarak
yakaladıkları
azılı sabıkalıların
"Denetimli serbestlik" ile de olsa
adliye kapılarından
salıverilmeleri karşısında
mutlu değildi...
Bazı şüphelilerin
salıverildikten sonra
kendisini yakalayan
güvenlik güçlerine
yaptıkları
mimik ve el-kol hareketlerinin
yarattığı psikolojik travmadan da habersiz değiliz,
üstelik!..
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın
"Son dönemde art arda gelen polis memurumuzun şehit edilmesinden ve genç kızlarımızın vahşice katledilmesine kadar bir dizi hadise, milletimizin haklı bir tepkisine yol açmıştır. Onlarca suç kaydı olan kriminal tiplerin ortalıkta dolaşması herkes gibi bizi de rahatsız ediyor. Bazı önemli adımlar atma kararı aldık. İnsanlarımızın hayatını güvenle hissedebilmesini sağlamak için ne gerekiyorsa yapacağız. Emniyet teşkilatımız içinde bir zafiyet varsa neşteri vurup gidereceğiz. Adalet sistemimizde yanlışlık varsa tıkanıklık varsa neşteri vurup onu da çözüme kavuşturacağız" sözleri,
toplumun
rahat bir nefes almasını
sağlayacak!..
Bu değişikliğin yapılması
caydırıcı olacak
ve "Suç rekortmenleri"
yaptıklarının yanlarına kar
kalmayacağını anlayacak!..
Elbette, şüpheli "Sabıkalı" da olsa,
yargılamanın
adil biçimde
yapılması gerekir...
Mesele, "Vurun abalıya" dönüşürse,
bu durum adalet
duygusuna
zarar verir!..
Yargının işine karışacak
değilim...
Süreç içinde beklenmedik farklı bir 
sonuç doğarsa,
bunu da
düzeltecek olan yine yargıdır...
Yerel mahkemenin
dışında
Bölge Adliye Mahkemesi,
Yargıtay
ve Anayasa Mahkemesi var...
Erdoğan son sözü 
söyledi;
şimdi sıra icraatta...
Bakalım, Erdoğan'ın 
bu ifadeleri,
"Korku tüneli"ni
aydınlatarak,
toplumda huzurun
gelişmesine katkı verecek mi?..