Çeteler; uyuşturucu satışı, silahlı saldırı, dolandırıcılık ve hırsızlık olaylarında, terör örgütleri de kahpe eylemlerinde 18 yaşını doldurmamış gençleri kullanıyor...
Son iki olayda bunu yine
yaşadık...
Samsun'da 16 yaşındaki bir çocuk 68 bin adet sentetik ecza hapla
ele geçirilirken, aynı günlerde yine 16 yaşındaki bir çocuk, İzmir'de iki polisimizi şehit etti...

Hem canımız yandı hem üzüldük hem de evlatlarımız için daha da endişelendik...
Polis, iki olayla ilgili olarak derin bir soruşturma yapıyor...
Herkes şu soruyu sordu:
"Bu çocukların arkasında kim ya da kimler var?.."

Aslında sorulması gereken bir başka soru daha vardı:
"Yaşı küçük çocuklar neden böylesi suçlara sürükleniyor?.."
Önce Türk Ceza Kanunu ve Çocukları Koruma Kanunu'na bakmak gerekir...
TCK'nın ilgili maddelerinde, çocukların işlediği suçların nevine göre ya indirim ya erteleme ya da idari para cezası uygulaması var...
Ayrıca, 12 yaşından 18 yaşına kadar çocuklara yönelik farklı farklı cezai ehliyet tanımlaması yapılıyor...
Bu arada, Çocuk Koruma Kanunu'nun 21. maddesinde de
"15 yaşını doldurmamış çocuklar hakkında üst sınırı beş yılı aşmayan hapis cezasını gerektiren fiillerden dolayı tutuklama kararı verilemez" deniliyor...

Çete ve terör örgütleri, çocuklara uygulanan bu ceza tanımlarını iyi biliyor...
Bu çocuklar ya uyuşturucu bağımlısı yapılıyor ya lüks yaşam vaadiyle kandırılıyor ya da işlettirilen suçlarla ilgili şantaj tehditleriyle
yasa dışı organizasyonlarda kullanılıyor...
Hele de bu çocuklar, kimsesiz ise...
Devlet de bunun farkında...
Hükümet o yüzden "Aile Yılı" ilan etti ya!..
Aileyi korumak bu mücadelede çok etkili rol oynuyor...
Sadece bu da yetmiyor...
Mutlu ve huzurlu hayat süren aileler için de tehlike var...

Eğitimin 3 sacayağı bulunuyor...
Okul, aile ve çevre...
Önce aileler, çocuklarının kimlerle arkadaşlık kurduğunu takip etmek zorunda...
Ve gördüğü sakıncalı durumları güvenlik güçleriyle paylaşmalıdır...

Her zaman ifade ediyorum...
Sadece devletin mücadelesi yetmez!..
Her çocuk bizimdir...
"Bana dokunmayan yılan bin yaşasın" dersek, o yılan gün gelir, bizi de bulur...
Evlatlarımızı koruyalım!..