Türk-İş Başkanlar Kurulu 24. Dönem Beşinci Toplantısı sonuç bildirgesi açıklandı.

Türk-İş Başkanlar Kurulu 24. Dönem Beşinci Toplantısı, 1 Eylül Salı günü Aydın Didim’de yapıldı. Ülkenin ve çalışma hayatının gündeminde bulunan konuların değerlendirildiği toplantının ardından sonuç bildirgesi açıklandı. Bildirgede, Covid-19 salgınının alınan ve sıkı uygulanan tedbirlerle yılın ilk yarısında belirli bir seviyede tutulduğu ancak, son haftalarda salgının yayılım hızındaki artışın tedirginliğe yol açtığı belirtilerek, “Çalışanların sağlıklarının korunması ve yaşama şartlarının iyileştirilmesi öncelikli konudur” denildi. Salgın döneminin çalışma hayatının ve işçi-işveren ilişkilerinin geleceği bakımından yol gösterici olacağı kaydedilen bildirgede, “Türk-İş Başkanlar Kurulu, işçi sağlığı ve çalışma hakkı ihlallerinin ortadan kaldırılmasını talep etmekte, aksi girişimlerin takipçisi ve denetleyicisi olmaya devam etmektedir” ifadeleri kullanıldı. Bildirge şöyle devam etti:

“696 sayılı KHK’yla kamuda istihdam edilen işçilerin başta ücret olmak üzere özlük hakları ve çalışma şartlarının iyileştirilmesi mücadelemiz olumlu sonuçlanmış, yapılan yasal düzenlemeler eksiklikler taşımasına rağmen, olumlu bir adım olmuştur. Ancak geçici bir süre için ve istisnai olarak yapılan düzenlemeler sürekli olmamalı, öngörülen sürede sona erdirilmelidir.”

“Kamu şeker fabrikaları (TürkŞeker), üretim prosesi bakımından tam zamanlı, kıdemli ve kalifiye işçi istihdamı gerektirmektedir” diye devam eden bildirgede, “Bu fabrikalardaki işçi açığı geçici işçilerin kadroya geçirilmesi ve yılın tüm aylarında istihdam edilmesiyle karşılanmalıdır. Bu kapsamda tüm geçici işçilerin kadroya alınması, özellikle üretimin yeniden başladığı bugünlerde büyük önem kazanmaktadır” denildi.

Sendikal örgütlenmenin önündeki sorunların kaldırılmasının istendiği bildirgede, Ege ve Akdeniz’de yaşanan gerilim de hatırlatılarak şunlar kaydedildi:

“Türk-İş Başkanlar Kurulu, ülkemizin coğrafi ve stratejik konumu temel alınarak başta deniz yetki alanlarının paylaşımı olan karasuları ve kıta sahanlığı olmak üzere, her alanda hak ve çıkarlarının korunması doğrultusunda yapılan girişimlerin yanındadır. Sorunların müzakereyle barış içinde çözüme kavuşması öncelikli olmalıdır."