Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, geleneksel ve tamamlayıcı tıp kapsamında 15 uygulamanın mevzuatla düzenlendiğini belirterek, “Ülke genelinde devlet hastaneleri, özel hastaneler ve tıp merkezleri olmak üzere halen 439 ünite halkımıza geleneksel tıp uygulamaları hizmeti sunuyor. Bugüne kadar bin 600 hekim ve diş hekimine GETAT Sertifikası verdik" dedi.
Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp (GETAT) Kongresi ve Fuarı bilgilendirme toplantısında konuşan Bakan Demircan, geleneksel ve tamamlayıcı tıp alanındaki gelişmelerin son zamanlarda medyada sıkça yer aldığını aktararak, "Hastalıklarla mücadelede bir taraftan gün geçtikçe yeni tedavi teknikleri gelişiyor, diğer taraftan insanlığın tarihsel birikimi olan geleneksel tıp yöntemlerinin kullanımı gittikçe yaygınlaşıyor. Son yıllarda bütün dünyada geleneksel tıbba bir yöneliş var. Geleneksel tıp insanlık tarihi kadar eskidir. Fakat sözlerimin başında belirtmek isterim ki, modern tıbbın alternatifi değildir. Bu coğrafya oldukça zengin bir mirasa ve birikime sahiptir. İnsanlığın hard diskidir adeta. Türkiye olarak bu zengin mirası ve imkanları, hem insanımızın hem insanlığın yararı için kanıta dayalı ve güvenilir zemine taşımak istiyoruz. Bu değerli alanı istismardan, sağlığı riske eden merdiven altı uygulamalardan, geleneksel tıbbı modern tıbbın alternatifi gibi gören yaklaşımlardan arındırmayı önemli bir sorumluluk olarak görüyoruz. Bu yüzden yaptığımız mevzuat düzenlemeleriyle geleneksel tıp uygulamalarını sağlık sistemimize kanıta dayalı şekilde entegre ettik. Uygulama ve uygulayıcı boyutuyla standartlar oluşturduk. Yaptığımız düzenleme ile artık halkımıza geleneksel tıp hizmetleri denetlenebilir sağlık kurumlarında sertifikalı uzmanlar tarafından sunulmaktadır. Türkiye entegrasyon ve standardizasyon açısından bugün itibariyle örnek bir ilerleme kaydetmiş durumdadır" şeklinde konuştu.
"15 uygulama mevzuatla düzenlendi"
Türkiye genelinde üniversite ve eğitim araştırma hastanelerinde 37 GETAT Uygulama Merkezi, 18 GETAT Eğitim Merkezi bulunduğunu ifade eden Bakan Demircan, "Üniversite ve eğitim araştırma hastanelerimiz, uygulamanın yanı sıra eğitim ve araştırma-geliştirme faaliyetleri de yürütüyor. Ülke genelinde devlet hastaneleri, özel hastaneler ve tıp merkezleri olmak üzere halen 439 ünite halkımıza geleneksel tıp uygulamaları hizmeti sunuyor. Bugüne kadar bin 600 hekim ve diş hekimine GETAT Sertifikası verdik" diye konuştu.
15 geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamasının mevzuatla düzenlendiğini ifade eden Demircan, bu kapsamda yer alan uygulamaları, "Akupunktur, fitoterapi, hipnoz, homeopati, kupa, larva, hirudoterapi, apiterapi, mezoterapi, kayropraktik, müzikterapi, osteopati, ozon, proloterapi ve refleksoloji" olarak sıraladı. Demircan, "Mevzuat anlamında sağladığımız bu entegrasyonun kültürel anlamda da hızla ilerlediğini görüyoruz. Halkımızın yoğun biçimde bu uygulamalardan yararlanmak için sağlık kurumlarımıza yöneldiğini görüyoruz. Türkiye olarak sağlığın bütün alanlarında olduğu gibi geleneksel tıp alanında da potansiyelimizi ve sahip olduğumuz imkanları en iyi şekilde değerlendirmek arzusundayız. Asırlar öncesinden bugüne miras kalan medeniyet birikimlerimiz, günümüz geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamaları için de önemli bir kaynak oluşturmaktadır. İnşallah Türkiye, kadim medeniyet coğrafyamızın geleneksel tıp uygulamalarını insanlığın hizmetine taşıyacak bir köprü ülke olacaktır" dedi.
19-22 Nisan tarihleri arasında İstanbul’da uluslararası bir fuar ve kongreye ev sahipliği yapılacağını ve Cumhurbaşkanlığı himayelerinde Uluslararası Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Kongresi ve Fuarı’nın gerçekleştirileceğini anımsatan Demircan, "Türkiye’nin bu alandaki potansiyelinin, mevzuat, eğitim ve bilimsel çalışmalarının küresel ölçekte görünürlüğüne ve markalaşmasına önemli katkı sağlayacağına inanıyoruz. Kongre sloganımız ’Medeniyetlerin Beşiğinde; Anadolu Tıbbı.’ Anadolu tıbbını bütün dünyaya tanıtma fırsatı bulacağız. Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Fuar ve Kongresi Türkiye’de ilk kez gerçekleştiriliyor. Kongreye bu alanda çalışan dünya genelinden bilim insanları katılıyor. Bildiri ve poster sunumları, vaka tartışmaları, atölye çalışmaları ile kongrenin çok kıymetli bir bilimsel birikim sağlayacağına inanıyorum" ifadelerini kullandı.
