Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi (Kafkassam) güvenlik ve istihbarat uzmanı Çağatay Balcı, İran ve Irak’ın, enerji işbirliği zemininde geliştirecekleri siyasal ittifakın, Barzani’nin referandum projesinin meşruiyetinin bölgesel ve küresel alanda sorgulanmasına ve ihtiyatla karşılanmasına yol açabileceğini söyledi. Balcı, Barzani’nin bypass edilebileceğine dikkat çekti.

Balcı, geçtiğimiz günlerde İran ve Irak merkezi yönetimi arasında gerçekleştirilen enerji işbirliği görüşmelerinin, bölgenin hali hazırda sahip olduğu yapıyı ve potansiyel gelişmelere temelden etkileme olasılığına sahip olduğuna dikkat çekerek,"Bu görüşmelerde gündeme gelen petrol anlaşması konusu, Kerkük üzerinden İran’a petrol akışı yönündeki projelerin dillendirilmesi bölgedeki dengeleri sarsılmasına yol açabilecek mahiyettedir. Son günlerde bölge gündeminin en önemli konularının başında gelen Barzani’nin referandum söylemleri bu bağlamda düşünüldüğünde bölge geleceğinin inşasında bir belirlenim noktası olarak öne çıkmaktadır" dedi.

İran ve Irak arasında varılabilecek olası bir Kerkük İran petrol hattı anlaşmasının, bölgede, İran rejiminin en önemli müttefiki olan Irak merkezi yönetiminin sahip olduğu meşruiyeti pekiştirici ve Irak topraklarının tümünde tek otorite olarak algılanmasını sağlayacak bir niteliğe sahip olduğuna dikkat çeken Balcı, "Söz konusu anlaşma, İran’ın bölgesel nüfuzunu sınırlandıracak bir gelişme, Irak merkezi yönetiminin ise Irak’ın toprak bütünlüğünü sarsacak bir gelişme olarak Kürdistan referandumunu ölü doğacak bir projeye çevirebilme gücüne sahiptir. İran ve Irak’ın, enerji işbirliği zemininde geliştirecekleri siyasal ittifak, Barzani’nin referandum projesinin meşruiyetinin bölgesel ve küresel alanda sorgulanmasına ve ihtiyatla karşılanmasına yol açabilecektir. Bu durum, Kürt bölgesel yönetiminin İran ve Irak merkezi yönetimi tarafından çevrelenmesi, enerji ve petrol işbirliği açısından Irak merkezi yönetiminin uluslararası muhatap alınması sonucunu ortaya çıkaracaktır. Bu sonucu Barzani’nin bypass edilmesi olarak okumak mümkündür. Bu tabloda kilit ülke olarak Türkiye’nin ön plana çıktığı yadsınamaz bir realitedir. Bu bağlamda Türkiye hem bölge politikaları genelinde hem de söz konusu referandum-Irak-İran üçgeninde belirleyici aktördür. Türkiye’nin izleyeceği politika ve Türkiye’ye yönelik olarak benimsenecek olumlu ya da olumsuz tutum tercihleri bölgeye kayıp veya kazanç olarak geri dönecektir" değerlendirmesini yaptı.