Mersin Barosu, dün HDP’nin Diyarbakır mitinginde meydana gelen patlamalar üzerine vatandaşları, provoke edecek davranış ve olaylara karşı duyarlı olmaya ve sağduyulu yaklaşımdan ayrılmamaya, siyasetçileri de topluma barış, kardeşlik mesajı vermeye ve seçimlerin adil, güvenli olacağını taahhüt etmeye çağırdı.
Mersin Barosu’ndan Diyarbakır’da meydana gelen patlamalara ilişkin yazılı bir açıklama yapıldı. 25. Dönem TBMM Genel Seçimlerine sadece bir gün kaldığı belirtilen açıklamada, seçim kampanyasının başladığı günden bu yana siyasi tansiyonun hep yüksek olduğu vurgulandı. Kampanya sürecindeki gerginliğin devam etmesiyle seçim bürolarına, araçlara ve adaylara saldırılar gerçekleştirildiğine işaret edilen açıklamada, “Tüm bunlara Diyarbakır’daki HDP mitingindeki patlamalar sonucunda çok sayıda insanımızın yaralanması eklendi. Unutulmamalıdır ki, siyasi partiler ve seçimler demokrasimizin vazgeçilmez unsurlarıdır. Her seçim, yeni bir başlangıçtır, tazelenmedir. Ülkemiz gibi örgütlü topluma dönüşememiş yerlerde, yurttaşın en temel haklarından biri de oy hakkıdır. Yurttaş, oy hakkı ile kendi kaderini, yarınını belirlemektedir. Yurttaşın iradesine ipotek koyacak, baskılayacak girişim ve açıklamalardan uzak durulmalıdır” denildi.
VATANDAŞLARA VE SİYASETÇİLERE ÇAĞRI
Kutuplaşan siyasetten kimseye bir fayda gelmeyeceğinin altı çizilen açıklamada, hem vatandaşlara hem siyasilere çağrıda bulunularak, şunlar kaydedildi: “Yurttaşlarımızın provoke edecek davranış ve olaylara karşı duyarlı olmalarını, sağduyulu yaklaşımdan ayrılmamalarını diliyoruz. Terör ve şiddetten beslenen anlayışlar dünyanın hiçbir yerinde başarıya ulaşamamıştır. Seçimlerin olgunluk içersinde geçmesini diliyoruz. Kan ve gözyaşıyla bozulan ülke huzuru, toplumsal barışıdır. Ülkemiz 7 Haziran seçimleri nedeniyle kritik bir süreçten geçmektedir. Sorumlu davranması gereken siyasetçilerin kullandıkları dil ve üslup maalesef ülkeyi ve sokaktaki yurttaşları birbirine karşı öfkeye ve şiddete yöneltmektedir. Unutmayalım ki, hepimiz birbirimize muhtacız ve birbirimize kardeşlik hukuku ile bağlıyız. Hepimiz kader birliği etmişiz. Görünen o dur ki, seçim günü yaklaştıkça provokasyonlar ve şiddet olayları artmakta ve maalesef can kayıplarına sebep olmaktadır. Bu şiddet olayları ve seçimlere duyulan güvensizlik daha büyük şiddet olaylarına ve can kayıplarına sebep olmadan siyasetçileri tüm topluma barış, kardeşlik mesajı vermeye ve seçimlerin adil, güvenli olacağını taahhüt etmeye davet ediyoruz. Unutmayalım ki, hiçbirimizin gideceği bir başka ülke yok, yanı başımızda Suriye örneği varken lütfen sağduyu.
“SANDIK VE SEÇİM GÜVENLİĞİ SAĞLANSIN. YURTTAŞLARIN CAN GÜVENLİĞİ İÇİN GEREKLİ TEDBİRLER ALINSIN”
“Türkiye Barolar Birliği (TBB) ve baro başkanları olarak, birlikteliği temelinden sarsacak girişimlere karşı daha dikkatli olmak zorundayız” denilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Sandık hukukuna, seçim güvenliğine gölge düşmeksizin, adil bir ortamda seçimlerin yapılmasını diliyor, kamuoyu ile rahatsızlığımızı paylaşıyoruz. Sandığa gidilen sürecin sonuna bu kadar yaklaşmış iken, Diyarbakır’da miting meydanında patlayan bombalar onlarca yurttaşımızın yaralanmasına yol açmış iken, esasen bu bombalar doğrudan demokrasimize atılmıştır. Bizler 79 Baro ve Türkiye Barolar Birliği adına hükümete ve tüm siyasetçilere açıkça çağrıda bulunuyoruz. Demokrasinin gereği olan seçimlerin sağlıklı bir şekilde sonuçlandırılabilmesi ve sandıklardan çıkacak sonuçlardan bir tek yurttaşımızın dahi şüphe duymaması için sandık ve seçim güvenliğini sağlayınız. Seçmenlerin, siyasilerin ve tüm yurttaşlarımızın can ve mal güvenliği için gerekli tedbirleri derhal alınız. Savunmayı temsil eden, adalet, hukuk devleti ve demokrasiyi ideal edinmiş 86 bin avukatı temsilen, yetkilileri bir tek yurttaşımızın ve demokrasimizin burnu bile kanamadan, adil bir seçimin gerçekleştirilmesi için gerekli barış, güven ve huzur ortamını acilen sağlamaya, tüm kurumları, siyasi partilerimizi ve yurttaşlarımızı sağduyulu davranmaya davet ediyoruz.”