Felat BOZARSLAN- Serdar SUNAR/DİYARBAKIR, () - DOĞU ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde bulunan 15 baro, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'ye destek ziyaretinde bulundu. Şırnak Barosu Başkanı Nuşirevan Elçi, "Ülkede yaşanan bunca hukuksuzluğun, bunca katliamın sorumluları ve failleri soruşturulmazken, sadece fikrini beyan eden bir baro başkanın bu şekilde bir soruşturmaya konu edilmiş olması gerçekten de gülünçtür" dedi.
CNN Türk’te katıldığı 'Tarafsız Bölge7 programında, 'terör örgütü propagandası' yaptığı gerekçesiyle gözaltına alınan Tahir Elçi, tutuklanma talebiyle sevk edildiği Bakırköy Sulh Ceza Hakimliği tarafından adli kontrol tedbiri uygulanarak serbest bırakıldıktan sonra Diyarbakır'a döndü. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelesi'nde bulunan 15 baronun yetkilisi bugün Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi'ye destek ziyaretinde bulundu.
Ziyaret sonrası Doğu ve Güneydoğu Bölge Baroları dönem sözcüsü olan Şırnak Barosu Başkanı Nuşirevan Elçi, açıklama yaptı. Nuşirevan Elçi, "Jet hızıyla soruşturma başlatıldı. Aynı hızlılıkta hukuk adına bir utanç vesikası olacak şekilde yakalama kararı çıkarılmıştır. Başlatılan bu soruşturma ve akabinde Tahir Elçi hakkında verilen yakalama kararı açıkça hukuka aykırıdır. Soruşturma kapsamında Bakırköy 2'nci Sulh Ceza Mahkemesi'nin vermiş olduğu yakalama kararı ve gerekçeleri hukuksal açıdan tam bir fiyaskodur. Mahkeme kararında Diyarbakır Baro Başkanı olan avukat Tahir Elçi'nin 'yurt içinde saklandığı, tüm aramalara rağmen kendisine ulaşılamadığı, kendisine tebligat yapılamayacağı' iddia edilerek hakkında yakalama kararı çıkarılmıştır. Tahir Elçi sadece fikrini beyan ettiği ve bir tespitte bulunduğu için birçok yayın kuruluşunda ve sosyal medyada yazılanlarla tehdit edilmiş, adeta linçe uğratılmak istenmiştir. Bu yayın kuruluşlarının birçoğunun gerçekleri yazmak ve ortaya çıkarmak gibi bir dertlerinin olmadığı, sadece muhalif olanların fikirlerini baskılamak gibi bir görevlerinin olduğunu biliyoruz. Ancak bu linçe meslektaşlarımız olan ilgili savcı ve hakimlerin de dahil olması ve bunun hukuk eliyle yapılması bizi derinden üzmüştür" dedi.
LİNÇE HUKUK ELİYLE DEVAM EDİLMİŞTİR
Bir birey hakkında hangi hal ve şartlarda yakalama kararı çıkartılacağının Ceza Muhakemeleri Kanunu'nda açıkça belirtildiğini belirten Nuşirevan Elçi, "Verilen bu yakalama kararında kanun hiçe sayılmış ve başlatılan lince hukuk eliyle devam edilmiştir. Avukat olan hele hele Baro Başkanı olan meslektaşımız Avukat Tahir Elçi'nin ikametgâhı, işyeri adresi, bulunabileceği yerler bu kadar belli iken 'Yurt içinde saklandığı, tüm aramalara rağmen kendisine ulaşılamadığı, kendisine tebligat yapılamayacağı' şeklinde verilmiş olan kararın kanuna uygun hiçbir tarafı yoktur. Meslektaşımız hakkında başlatılan soruşturma ve bu şekildeki yakalama ve gözaltı bizlere verilmek istenen gözdağıdır bunu biliyor ve görüyoruz. Ancak bilinmelidir ki ne verilen gözdağı ne de bu şekildeki bir linç biz bölge Barolarını ve hukukçularını gerçeği haykırmaktan alıkoyamayacaktır. Ülkede yaşanan bunca hukuksuzluğun, bunca katliamın sorumlularını ve faillerini ortaya çıkarmak görevi olanlar soruşturulmazken sadece fikrini beyan eden bir baro başkanın bu şekildeki bir soruşturmaya konu edilmiş olması gerçekten de gülünçtür" dedi.
ADALET SİSTEMİ BAĞIMSIZ KALMAK ZORUNDADIR
Bir bireyin beyan ettiği düşüncesi çok marjinal de olsa sadece düşüncesini beyan etmiş olmasından dolayı bir ceza soruşturmasına konu ediliyor olmasının doğru olmadığını kaydeden Nuşirevan Elçi, şöyle devam etti:
"Bu beyan fikir ve düşünce hürriyeti bağlamında değerlendirilmelidir. Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin beyanlarında geçen "PKK terör örgütü değildir" fikri ve tespiti marjinal olarak kabul edilebilecek bir fikri beyanı da değildir. Yıllardır pek çok aydın, yazar, siyasetçi, PKK'nin terör örgütü olmadığını beyan etmiştir ve etmektedir. Bunlara ilişkin hiçbir soruşturma ve işlem yapılmazken, aynı konu hakkında fikrini beyan eden bir baro başkanının böyle bir soruşturmaya maruz bırakılması kabul edilemez. Evrensel düşünce hürriyeti sınırları içerisinde kalan hiçbir fikri beyanın soruşturma konusu edilmemesi gerekir. Yaşadığımız günlerin anormal zamanlar olduğu, üst üste gelen seçim atmosferi sebebiyle halkın kutuplaştırıldığı ortadadır. Ancak hukuk sistemi ve hukukçuların döneme göre hareket etmek gibi bir lüksü yoktur. Ülkedeki her kurum karışsa, yanlışlar yapsa ve bozulsa dahi adalet sistemi tarafsız ve bağımsız kalmak zorundadır. Ülkemizin gerçek anlamda bir normalleşmeye ve soğukkanlı düşünceye ihtiyacı olduğu kesindir. Biz bölge insanı, Bölge baroları ve bölge hukukçuları olarak meslektaşımız Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin yanındayız ve tüm bu yaşanan hukuksuzlukların ortadan kaldırılması için mücadele edeceğiz."
'BEYAZ TOROS'LAR
Kürt sorununun güvenlikçi bir bakış açısıyla çözülemeyeceğinın defalarca anlaşıldığını kaydeden Elçi, "Çözüme güvenlikçi bakış ülkeyi her geçen gün daha içinden çıkılmaz bir kaosa sürüklemektedir. En büyük endişemiz bu kaos ortamının Türkiye'deki yurttaşların bir arada yaşama iradesini de ortadan kaldıracak noktaya gelmesidir. Ülkenin karanlık dönemlerinin hatırlatılarak insanların zihninin altüst edilmesi doğru değildir. Bu ülke içinde onca insanın kaybedildiği 'beyaz Toros' dönemini zihninden atması ve bunu hatırlatan uygulamaların sürdüremez olması gerekir. Türkiye bir ileri- beş geri giderek ne Avrupa Birliği hayalini, ne de çağdaş eksiksiz demokratik bir ülke olma hayalini gerçekleştiremez. Bugün ekonomi bozulmuş, işsizlik artmış, yatırımlar azalmış ve karmaşa başlamışsa bunun sebebi herhangi bir partinin tek başına iktidara gelememesi değil, çözüm sürecinin rafa kaldırılması ve ülkenin yeniden silaha ve şiddete teslim edilmesidir. Bu vesileyle ülkenin geleceğinin buzdolabına kaldırılmaması gerektiğini, Kürt sorunun çözümünün diyalog ve müzakereden geçtiğinin bilinmesini isterken, ülke de "beyaz torosların" yarattığı karanlık geçmişin konuşulmadığı aydınlık yarınlar diliyoruz" diye konuştu.
Yapılan basın açıklamasını Şırnak, Adıyaman, Ağrı, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Hakkari, Kars-Ardahan, Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Tunceli ve Van barolarının imzaladı.

FOTOĞRAFLI