Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun toplanacağı Aralık ayına kısa süre kala emekçinin gözü yapılacak zam oranında. Milyonlarca emekçi yeni asgari ücreti beklerken, patronlardan şaşırtıcı zam açıklaması geldi.
Bugüne değin “maliyeti artırıyor, işçi çıkarmalarına yol açıyor” savunusu ile asgari ücrete yüksek zam yapılmasına karşı çıkan patronlardan bu kez farklı ses geldi. İktidara yakınlığı ile bilinen Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Burhan Özdemir, asgari ücrete gerçekleşen enflasyon oranında artış yapılarak milli gelirden pay verilmesi gerektiğini açıkladı. Burhan Özdemir, milyonların geçim kaynağı olan asgari ücrete öngörülen enflasyon oranında zam yapılmasının yetersiz olduğunu da bildirdi.
MÜSİAD Başkanı’nın bu önerisi iyi niyetli yaklaşım olarak kabul edilse bile asıl diğer patronların ve hükümetin bunu nasıl karşılayacağı önemli. Zira, 15 kişiden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda patronları Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsil ediyor. TOBB, TÜSİAD ve diğer işveren kuruluşlarının asgari ücrette yüksek artışa karşı oldukları sır değil. Siyasi iradenin asgari ücretteki artışa koşut sağladığı çeşitli teşviklere karşın patronlar, emekçinin cep boşaltan hayat pahalılığı karşısında ancak yetebilecek yüzde 50 gibi gönenç sağlayacak zamma onay vermeyeceği aşikar. Sıkı para politikasını savunan ve uygulayan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in katı tutumu ortada iken asgari ücrete yine öngörülen enflasyon oranında zam yapılması kaçınılmaz gibi. Siyasi irade patronlardan yana tutum takınınca yıllardır düşük artışa mahkum oluyor, açlıkla boğuşuyor milyonlarca gariban emekçi.
2025 yılı için uygulanan asgari ücrete yüzde 30 oranında artış yansıtılmış, yoğun taleplere karşın temmuzda ara zam yapılmamıştı. Oysa 2024 yılı enflasyonu yüzde 44.4 oranında gerçekleşti. Emekçinin geçen yıldan yüzde 14.4 oranında alacağı var. TÜİK verilerine göre asgari ücretteki erime 6 bin 600 TL’den fazla. Yıl sonuna değin bu erimenin artması kaçınılmaz. 22 bin 104 TL tutarındaki net asgari ücret 27 bin 970 TL’ye yükselen açlık sınırının hayli altında kaldı.
Hal böyle iken hükümetin mevcut asgari ücrete yüzde 20-30 arasında zam yapma eğiliminde olduğu medyaya yansıdı. 2026 yılı için öngörülen enflasyon rakamları sürekli revize ediliyor. Eğer savlandığı gibi asgari ücrete bir yıl geçerli olmak üzere en çok yüzde 30 oranında artış yapılırsa emekçilerin açlıkla mücadelesi sürecektir. Bir yılık saptanan asgari ücretin üçüncü aydan itibaren eridiği, satın alma gücünü önemli ölçüde yitirdiği net olarak görüldü. Geçmiş yıllarda asgari ücret ocak ve temmuz olmak üzere yılda iki kez artırıldı. 2022 ve 2023 yıllarında iki kez saptanmasına karşın 2025 yılı ücreti bir yıllık belirlendi. SGK prim gelirlerinin artması için asgari ücret yılda iki kez artırılmalıdır.
Özel sektör çalışanlarını yakından ilgilendiren asgari ücret ortalama ücret haline geldi. Her iki çalışandan biri asgari ücret veya komşu ücrette çalışmaktadır. Bundan ötürü çok yaşamsaldır asgari ücrete yapılacak zam oranı.
Nedense hep memur, işçi, emekli, dul, yetim ve esnaf kemer sıkıyor, onlardan özveri bekleniyor. Tasarruf genelgelerine karşın kamuda savurganlık, şatafat, lüks harcamalar sürüyor. Bazı bürokratlar üç, dört maaşla gününü gün ederken, emekli 16 bin 881 TL tutarındaki aylık, asgari ücretli 22 bin 104 TL’lik ücretle yaşama mücadelesi veriyor. İnsanca yaşamak emeklinin ve emekçinin de hakkıdır. Niye hep bedeli aylık, maaş ve ücretlerine son drece düşük zam yapılan milyonlar ödüyor. Enflasyon bir türlü dizginlenemiyor, çarşı pazar, market fiyatları alev alev cep yakıyor. İnsan onuruna yakışan bir ücret için en az yüzde 50 artış zorunludur.Öngörülen enflasyon oranındaki artışlar yetmiyor, emekçiyi daha yoksullaştırıyor.
Talepleri dikkate alınmadığı için geçen yıl komisyondan çekilen, yapısı emekçiler lehine değiştirilmediği sürece Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantılarına katılmayacağını açıklayan Türk-İş’in aralık ayına kısa süre kala takınacağı tutum merak ediliyor. DİSK ile Hak-İş’in Türk-İş’in çekilme kararını desteklediği dikkate alınırsa komisyon hükümet ve işveren temsilcilerinin katılımı ile toplanıp oy çokluğu ile mi yeni ücreti saptayacak? Emekçisiz toplanacak komisyonun kararı çalışma barışına ne denli katkı sağlar? Kafalarda hep bu soru işaretleri var. Çözüm, işçi tarafının istemi doğrultusunda Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısını yeniden düzenlemektir.