Gülsüm Naz, Kayseri’nin Talas İlçesi'nde oturan ve evlerinin salonunda, 24 Mayıs 2007 tarihinde Şırnak'taki Bestler- Dereler Mevkii'nde çıktıkları operasyonda mayın patlama sonucu şehit düşen amcası Bekir Çakır’ın fotoğraf ve askeri kıyafetlerinin yer aldığı camekanlı dolaptaki Fenerbahçe flamasını gösterdi. Özenle katlanarak konulmuş amcasına ait Fenerbahçe formasını giyen Gülsüm Naz, şöyle dedi:
"Fenerbahçe'yi çok seviyorum. O nedenle anne ve babama hep üzerinde Fenerbahçe yazı veya amblemli giysiler aldırıyorum. Amcamı hiç görmedim. 17 Mayıs 2007’de doğdum. Amcam ise, 24 Mayıs 2007’de öldü. Fenerbahçe’de en çok Kuyt’u seviyordum. O başka takıma gidince, haberlerden gördüğüm Robin Van Persie’ninin adını nota yazdım."
Arife günü şehitliğe yaptıkları ziyaret ardından ailesiyle birlikte akrabalarıyla bayramlaşmak için Adana’nın Tufanbeyli İlçesi'ndeki bir yaylaya gittiklerini ve orada cep telefonları kapsama alanında olmadığı için Fenerbahçe Kulübü yöneticilerinin kendisine güçlükle ulaştıklarını söyleyen İlkokul 2'nci sınıf öğrencisi Gülsüm Naz, "Fenerbahçeli yöneticiler bana İstanbul veya Kayseri’de Kayserispor-Fenerbahçe maçı için davetiye önerdi. Onlara İstanbul’u hiç görmediğim için kardeşim Eylül, babam İlker, annem Ayşe ile birlikte, çok merak ettiğim Şükrü Saraçoğlu Stadı'nda bir maçı izlemeyi, Robin Van Persie ile tanışmak istediğimi söyledim. Kabul ettiler. Şimdi sabırsızlıkla İstanbul’a çağıracakları zamanı bekliyorum" diye konuştu. Gülsüm Naz, için, kuru boyalarla Fenerbahçe forması çizmeyi de ihmal etmedi.
BABA İLKER ÇAKIR DA FANATİK FENERBAHÇELİ
Bir kamu kurumunda memur babası İlker Çakır, eşi Ayşe, kızları 8 yaşındaki Gülsüm Naz ve 5 yaşındaki Eylül’ün de kendisi gibi fanatik Fenerbahçe hayranı olduklarını söyledi. Kızı Gülsüm Naz’ın park ve sokakta arkadaşları ile futbol oynadığını ve Fenerbahçe’nin maçlarını heyecanla izlediğini belirten baba İlker Çakır, şunları anlattı:
"Arife günü şehitliğe gittik. Amcasının Fenerbahçe’yi çok sevdiğini bildiği için, en sevdiği futbolcunun resmini yapmak istedi. En sevdiği futbolcu da Oğuz Çetin’di. Ancak, o olmadığı için, Kuyt’ı da çok seviyordu. ‘Baba resmini yapayım’ dedi. Ben de, ‘Kızım Kuyt gitti’ dedim. ‘O zaman, onun yerine yeni gelen bir futbolcu vardı. Televizyonda çıkıyor. Onu yapacağım. Robin’ dedi. Robin’i, hiç görmediğini bu yüzden resmini nasıl yapabileceğini sordu ve bayrak resmi çizip, üstüne de adını yazmak istediğini söyledi. Sabah evde hazırladığını gördüm. Boyaması falan vardı. Acele etmesini istedim. Mezarlığa gittiğimizde bıraktığını görmedim. Evde çizdiğini görmüştüm ama oraya gittiğimizde kendi bırakmış mezarın başına. Kızlarımın ikisi de fanatik Fenerbahçelidir. Sarı- lacivertli kulüpten beni telefonla aradılar. İstanbul’daki bir maça davet etmek istediklerini söylediler. Ben de olabileceğini söyledim ve sonradan iletişim kuracaklarını belirttiler. Kızım İstanbul’u çok merak ediyor. Kısmet olursa gideriz."
GALATASARAYLI BAKAN FENERBAHÇE NOTUYLA DUYGULANMIŞTI
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bakan Yıldız, Arife günü, garnizon şehitliğini ziyareti sırasında Şehit Piyade Uzman Onbaşı Bekir Çakır'ın mezarı başına bırakılmış, kuru boya ile bir çocuk tarafından çizilmiş Fenerbahçe amblemi ve yeni transfer Robin Van Persie'nin adı yazılı notu ilgiyle incelemişti. Notu mezar üzerinden alan Galatasaraylı bakan Yıldız, danışmanı Muharrem Ek ile birlikte incelediği not kağıdını daha sonra yerine bırakırken çevredekilere bu notu kimin bıraktığını sormuş ama yanıt alamamıştı.
FOTOĞRAFLI
