Hızır ve Hızır Orucu temalı, Rıza Sofrası Buluşmaları'nın 8'ncisi bu akşam Güneşli'de bir restoranda yapıldı. Geceye, sivil toplum kuruluş temsilcileri, cemevi başkan ve dedeleri, akademisyenler, işadamları ile kanaat önderleri katıldı.
"HUKUK DEVLETİNDEN YAVAŞ YAVAŞ UZAKLAŞMAYA BAŞLADIK"
Anadolu Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Cengiz Hortoğlu konuşmasında, "Bugün İslam dünyasına baktığımızda, bin yıldan beri, aklı terk ettiklerinden beri ve Allah'ın Peygamberi Hz. Muhammet Mustafa'nın bize vermiş olduğu mesajı anlayamamaktan dolayı, büyük bir kaos siyasi çalkantı, kan, acı, yaşanıyor. İbadetin rükün geçişlerinde en güzel nida olan Allah-u Ekber, bir Müslümanın bir başka Müslümanı öldürülmesinin ilanı haline getirilmiş. Ve bu dünyayı cehenneme çevirerek cennete gideceğini zannedenler, cennetin kapılarını asıl yaşatma idealiyle, yeryüzünü cennete çevirenlere açılacağını, göremez olmuşlar. Selefilik ve bugün İran'ın siyasi argüman olarak kullandığı Şiilik, bir çatışma sebebi haline gelmiş. İran, Lübnan'da, Suriye'de, Irak'ta ve en yakın tarihte Yemen'de, etkinlik sağlamaya çalışıyor. Siyasal İslam'ın ne büyük bir bela olduğunu, tarihte ve bugün çok net görmemize rağmen, halen yaşatılmaya çalışılıyor. Özellikle 2011'den sonra Türkiye, geldiği noktadan hızla geriye doğru düşmeye başladı. Demokrasi ve insan hakları, temel hak ve özgürlükler konusunda Türkiye geriye gidiyor. Hukuk devletinden yavaş yavaş uzaklaşmaya başladık. Yargı bağımsızlığı tehlikeye girdi. Ülkede, tek adam anlayışına doğru, otoriter bir yapılanmaya doğru gidişat var. Aleviler ve tüm Türk halkı için büyük bir tehlike oluşuyor" dedi.
Cemevlerinin ibadethane olamayacağına ilişkin eleştirilere cevap veren Hortoğlu, "Bizim cemlerde yaptığımız ibadetlerimiz, Kur'an-idir, İslamidir. İslam'a muarız veya muhalif asla bir durum söz konusu değildir. Biz o Cemlerde o meydanlarda Allah'a aşk ile yaklaşmaya, arınmaya çalışıyoruz. Allah'a yaklaşmak adına yapılan bütün ameller ibadet, onarın yapıldığı yere ibadethane denir. Biz kimsenin tasdikine, oluruna muhtaç değiliz. Kimsenin yaptıklarımızı ibadet sayıp saymamasına muhtaç değiliz. Bizim yaptığımız şey ibadettir, cemevleri ibadethanedir. Bu hakkın, hem İslami, hem insani, hem vicdani, hem de hukuki hakkımız olduğuna inanıyoruz. Ve bunu her fırsatta söylemeye devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
"DEVİRLER DEĞİŞTİ ZALİMLER DEĞİŞMEDİ"
Toplantıyı organize eden Çerağ Alevi Bektaşi Eğitim ve Kültür Derneği Başkanı Avukat Gülnaz Güneş Aykaş, ise, "Alemlerin rabbi, zamana ve mekana hapsedilemez. Bizim meşrebimizce ona niyaz edilen her yer bir ibadethanedir. Soma'da nefesini vererek hakka yürüyen madenciler için, son dualarını yaptıkları madenin dibi ibadethanedir. Denizin fersah fersah altında Allah'a niyaz edersen işte orası tam bir ibadethanedir. Benim Allah'ı niyaz ettiğim yere siz neden ibadethane diyemiyorsunuz? Beni sizi artık tanımlamayın. Sizin yüzünüzden biz 500 yıldır kırmızı bültenle aranıyoruz. Devirler değişti zalimler değişmedi" ifadelerini kullandı.
"ÖZGÜRLÜĞÜ BİZ ALEVİLERE DE ÇOK GÖRMEMEK LAZIM"
Meşreplerine uygun yöntemlerle, hukuk çerçevesinde mücadele vererek er geç tüm haklarını elde edeceklerini belirten Aykaş, "Başörtülü mübaşirler ve memurlar görüyorum. Açıkça söyleyeyim, çok memnun oluyorum. İnsanların inancını özgürce ortaya koyması memnuniyet verici. Özgürlüklerden korkmamak lazım. Farklılıklardan ürkmemek lazım. Bir arada bulunmaktan kaçınmamak lazım. Aynı özgürlüğü biz Alevilere de çok görmemek lazım. Çok şükür Müslümanım. İnancımızı, yaşam şeklimizi kimsenin onayına ve kabulüne sunmak zorunda değiliz." Diye konuştu.
FOTOĞRAFLI
