Acıbadem Eskişehir Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Kağan Tun, küçük yaşlardan itibaren ağır eşya, yük kaldıranların omurgasını yaşlandırdığını ifade ederek, boyun ve bel fıtıkları hakkında bilgi verdi.
Bel ve boyun fıtığının bacaklarda ve kollarda ağrı ile belirti verdiğini ve uzun bir tedavi sürecinin bulunduğunu anlatan Doç. Dr. Kağan Tun, tedavi sürecinin egzersiz ile başladığını ve ameliyata kadar devam edebildiğini belirtti. Dr. Tun, “Bel ve boyun fıtığı tedavisinde ameliyat ile hastalığın önüne geçmek mümkün. Kilo vermek, ağır kaldırmamak, bel ve boyunu ileri derecede bükmemek, yükseğe uzanmamak ve egzersiz yapmak alınacak önlemlerin başında geliyor” şeklinde konuştu.
HASTANELERE BAŞVURULAR ARTTI
Bel ve boyun fıtığı hastalığının genellikle 30-40 yaşından sonra ortaya çıktığını aktaran Tun, buna karşın 20-25 yaşında hastalarının da olduğunu söyledi. Doç. Dr. Kağan Tun şöyle konuştu:
“Özellikle küçük yaşlardan itibaren ağır eşya, yük kaldıranlar omurgasını yaşlandırıyor. Belde oluşan sorunlar vücudun tüm bölümlerini etkilediği için yaşam kalitesini düşürüyor. Omurganın etrafını saran kas yapısı belden başlayıp sırtın iki yanından yukarıya devam ediyor ve ensede toplanıyor. Belde meydana gelen bir sıkıntı, tüm bu bölgede kasılmalara yol açabiliyor.”
Acıbadem Eskişehir Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Kağan Tun, ’Bel ve boyun fıtığı rahatsızlıklarında istirahat, ilaç tedavisi ve fizik tedaviye rağmen şikâyetler ortadan kalkmadığı takdirde ameliyatın, gerekebileceğini kaydetti. Doç. Dr. Tun, Türkiye’de son zamanlarda bel ve boyun ağrısı şikayetleriyle hastanelere başvuranların sayısının hızla arttığını belirterek, bu artışın ülkede daha önce yetersiz olan fizik tedavi rehabilitasyon hizmetlerinin gelişmesini sağladığını vurguladı.