Samsun Çevre Platformu Sözcüsü Adnan Korkmaz, Canik ilçesinde yaşanan heyelan faciasının yıllardır bilimsel uyarılara rağmen yapılan plansız müdahalelerin, doğaya karşı hoyrat tutumun bir sonucu olduğunu öne sürerek tepkisini dile getirdi.

SAMÇEP üyeleri, 2'si çocuk 3 kişinin hayatını kaybettiği akaryakıt istasyonun önünde toplanan SAMÇEP üyeleri adına konuşan Korkmaz, "Bu yaşanan acı olay, yıllardır bilimsel uyarılara rağmen yapılan plansız müdahalelerin, doğaya karşı hoyrat tutumun ve rant uğruna yaratılan risklerin bir sonucudur" dedi. Olayın meydana geldiği bölgenin yalnızca yerel değil, bölgesel ve ulusal düzeyde stratejik öneme sahip olduğuna dikkat çekti.

KRİTİK ALTYAPILAR TEHLİKE ALTINDA
Batı Karadeniz ve İç Anadolu'dan gelen karayolu trafiğinin doğu Karadeniz'e açıldığı tek şehir geçişinin bu bölgeden sağlandığını belirten Korkmaz, “Samsun’un içme suyu isale hattı ve doğal gaz ana boru hattı da bu kritik bölgeden geçiyor. Ayrıca bölge, yoğun ticari ve lojistik faaliyetlerin kesişme noktasıdır. Ne yazık ki bu hayati altyapılar, bilimsel güvenlik raporları dikkate alınmadan riske atılmıştır. Şimdi yalnızca üç canı değil, binlerce insanın hayatını ve şehrin altyapı güvenliğini tehdit eden bir tabloyla karşı karşıyayız” diye konuştu.
DOĞAL DOKU TAHRİP EDİLİYOR
Geçmişte yaşanan benzeri olaylardan örnek veren ve faciadan sonra dahi olay yerine bir kilometre mesafede benzer parsel oluşturma çalışmalarının devam ettiğini öne süren Korkmaz şunları söyledi: "Afet riski taşıyan alanlarda yapılaşmanın önlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması 6306 sayılı kanun gereğidir. 2012'de hemen yakındaki Lovelet AVM'nin içinde dere geçirilerek yapılan inşaat sonucu büyük bir sel felaketi yaşandı. Aynı çevrede kaya düşmesi nedeniyle bir mobilya mağazası kullanılamaz hale geldi."
Yetkililere çağrıda bulunan Korkmaz, "Derhal bağımsız bilim insanlarından oluşan bir bilirkişi heyeti ile olay yerinin ve çevresinin jeoteknik analizleri yapılmalıdır. Sorumlular hakkında adli ve idari soruşturmalar başlatılmalıdır. Samsun’un tüm riskli bölgeleri bilimsel esaslarla taranmalı ve kamuoyu bilgilendirilmelidir. Canik’te yaşanan bu felaketin üzeri kapatılamaz. Halk için, doğa için, yaşam hakkı için mücadelemiz sürecektir" ifadelerini kullandı.





