Genelkurmay ve
kuvvet komutanlıkları, Jandarma, Emniyet, 
Dışişleri Bakanlığı,
MASAK, MİT...
Hepsinde de istihbarat var!..
2012 yılında
kurumlar arasında
"istihbarat havuzu"
gündeme geldiğinde;
MİT Başkanı
Hakan
Fidan'ı
iftiralara ulaşan boyutlarda
eleştirmeye kalkışanların
niyeti, aslında
başkaydı...
Hakan Fidan'ı,
"İran Ajanı"
bile ilan etmişlerdi...
CİA başta olmak üzere
birçok ülkenin
istihbarat
servisi,
o günlerde
"Milli İstihbarat Koordinasyon Genel Kurulu''na
karşı yerli işbirlikçilerini
kullanıyordu...
Gerçek niyetlerini
net biçimde 
ortaya
koyuyorlardı...
Yani, Genelkurmay Elektronik Sistemleri'nin
MİT'e geçmesini
istemiyorlar;
koordinasyona karşı çıkıyorlardı...
Çünkü, kurumsal kıskançlıklar,
analizlerdeki
hatalar
ve koordinasyonsuzluk
işlerine geliyordu...
MİT, onlara göre
"zayıf" kalmalıydı... 
Bu arada,
20-25 yıl öncesinde
Emniyet ile MİT arasındaki
bilgi paylaşmama
durumu,
bilinen
bir gerçekti...
Gazeteciler gibi,
birbirlerine
adeta haber atlatıyorlardı...
Gelelim şimdi 
asıl mevzuya...
Şu sıralarda,
Hakan Fidan'ın
MİT Başkanlığı'nın yanı sıra;
İçişleri Bakanlığı
görevine getirilmesi
gündemde...
MİT; rahmetli Demirel'in, 12 Mart Muhtırası
sonrası, 
"Mesela Angola’da iki kabile birbiriyle çarpışmış, şu kadar zululu, bu kadar da mululu ölmüş. Onları size her gün sabahleyin verir; fakat Ankara’da sizin altınızı oymuşlar onu vermez" diye yakındığı
bir istihbarat teşkilatı değildi, artık!..
MİT;
yurt dışında
terör örgütlerine karşı
yaptığı başarılı
nokta 
operasyonlarıyla
istihbarat dünyasında
farklı bir konuma 
gelmişti...
Fidan'a; MİT Başkanlığı'nın yanı sıra İçişleri Bakanlığı 
görevi de verilmesi,
hem içeride hem de dışarıda
terör örgütleri, insan ticareti,
uyuşturucu ve silah kaçakçılığıyla
daha etkin ve hızlı
bir mücadele
sağlayacak!..
İstihbaratta
bilgi edinmek
kadar, doğru analizlerle
karşı-casusluk başta olmak üzere
birçok güvenlik
olayını
gerçekleşmeden önlemek
mühimdi...
Bazılarının,
"15 Temmuz darbe girişimi"
konusunda,
MİT'in medyaya
yansıyan
tavrıyla ilgili
soruları
vardır elbette...
Şu kadarını söyleyeyim;
nitelik ve nicelik açısından
dünyanın sayılı 
istihbarat örgütleri arasında
yer alan
MİT'in, güvenlikle ilgili bilmediği
bir şey olabilir mi?..
15 Temmuz darbe girişiminin
başarısızlığında,
MİT'in etkisini
ilerleyen
zamanlarda
birileri çıkar,
tarihe kaydeder!..
Sözün özü,
bence "Fidan hamlesi"
doğru hamledir!..