Bir ay önce on binlerce can alan, ülkeyi derin acıya boğan depremi yaşamıştık. Şimdi de İYİ Parti lideri Meral Akşener’in siyasette oluşturduğu depremi konuşuyoruz.
Meral Akşener’in sert sözlerle Altılı Masa’yı devirmesi şok etkisi yarattı. Öylesine ağır ithamlarda bulundu ki 1.5  yıl süre yol arkadaşlığı yaptığı masadaki paydaşlarına, herkesin ağzı açık kaldı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun büyük özveriyle kurduğu, altı partiden oluşan masanın bir ayağı Akşener’in garip tutumu ile kırıldı. O masa artık yoluna beşli olarak devam edecek.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı seçimini kazanamayacağı ve tabanı karşı gerekçesiyle masayı deviren Akşener’in İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a “millet sizi bekliyor” diyerek adaylık önermesi, siyasi etiğe aykırıydı. 
Bu çağrıyla bir anlamda CHP’nin iç işlerine el atmak istedi. Ne ki, her iki belediye başkanı Akşener’in oyununa gelmedi. Eğer kabul etselerdi siyaseten biterlerdi. Zira onlar bu göreve CHP’nin adayı olarak seçildi.  
Kemal Kılıçdaroğlu, bir yıla yakın süre aday olmak istediğini üstü kapalı iletilerle veriyor. Meral Akşener’in bu mesajları algılamaması olanaksız. Eğer CHP liderinin seçimi kazanamayacağını düşünüyorsa idi bunu aylar öncesi bizzat söylemeliydi. Kurmaylarının kamuoyuna yaptığı açıklamalar yerine direkt Kılıçdaroğlu’na iletmeliydi.
Ama bunu yapmayarak son anda masayı yıktı ve büyük hayal kırıklığı yarattı. Oysa daha önce masayı devirmeyeceğini ve sonuna dek orada olacağını açıklamıştı. Ne oldu o sözlere? 
Aslında Kemal Kılıçdaroğlu’nun da adaylık düşüncesini Altılı Masa’ya çok önceden getirmesi gerekirdi. Gerçekleştirilen 12 toplantıda görüşmeler ve olası iktidarda uygulanacak programların yanı sıra, adaylık düğümü de çözülmeliydi. Seçime iki ay kala CHP liderinin adaylığının masaya gelmesi çok geçti. Ve Meral Akşener, siyaseti sarsan açıklamalarla masadan çekildi.
Her zaman söylerim “Vefa”nın bir semt adı değil, insani bir tutum ve yapılan iyiliği unutmamak olduğunu. 2018 seçimi öncesi Kemal Kılıçdaroğlu’nun gönderdiği vekillerle grup kurdurarak İYİ Parti’nin seçime katılmasına omuz verdiği Türkiye’nin belleklerinde. 
Gerçi Akşener her platformda, “ 2019 yerel seçimlerinde oylarımızla İstanbul, Ankara, Adana ve diğer büyükşehirlerde CHP’li adayların seçilmesine sağlayarak borcumuzu ödedik” görüşünü dile getiriyor. Tamam oylarıyla katkı sağladılar seçimin kazanılmasında.
Ancak en az HDP ve sol partiler ile Millet İttifakı’nı oluşturan diğer partilerin tabanı da o belediye başkanlarının koltuğa oturmasında önemli rol oynadı oylarıyla.
Sonuçta, Meral Akşener siyasette oluşturduğu güveni ve sempatiyi bir anda yok etti. Yazık etti kendisine ve partisine. Güven çok zor kazanılan, çok tez yitirilen bir nitelik. Bu aşamadan sonra ya kendisi aday olacak ya da sürpriz bir ismi aday gösterecek...