CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, tatil yapamayan emeklinin tek lüksünün ücretsiz otobüs kartı ile şehir içi turu yapmak olduğunu söylemiş.
E, doğru söze ne denilir. 7.500 lira aylığa mahkum edilen emekli tatili unutalı yıllar oldu. Değil, Akdeniz ve Ege’de gönlünce bir hafta otellerde dinlenmeyi, pahalı ulaşım ücretlerinden dolayı akrabalarını, eşini, dostunu ziyaret etmek için memleketine bile gidemiyor.
Yabancı emekliler, tatil için ülkemize akın ederken, bizimkiler onları izlemekle yetiniyor. Türk lirasındaki aşırı erime dışarıdan gelen emekliye çekici geliyor Ege, Akdeniz ve Karadeniz’deki dinlence. Onların parası liradan çok değerli olunca; hayat pahalılığından etkilenmiyorlar. Doğal olarak Türkiye’yi yeğliyorlar.
Temmuzdaki yüzde 25 zamla büyük hayal kırıklığı yaşayan emekli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “ Emekliye iyileştirme yılbaşında yapılacak” açıklamasıyla bir kez daha yıkıldı. Öyle ya daha 5 ay var ocak ayına. Nasıl dayanacaklar hayat pahalılığı karşısında.
Aylık artışından beklediğini bulamayan dar ve sabit gelirli kitle, umudunu banka promosyonuna bağladı. Bankaların promosyon rekabeti emekliye bir ölçüde soluk aldırıyor. Emekli, “hangisi daha yüksek veriyor” diyerek bankaları geziyor. Sonuçta az da olsa eline bir miktar para geçecek.
Promosyon rekabeti öylesine kızıştı ki 10 bin lira aylığını bankaya taşıyan emekliye nakit 10 bin lira ve üzeri bile ödeniyor. Gözünü kararttı bankalar. Tabii bunu emeklinin kara kaşı kara gözü için yapmıyorlar. SGK tarafından hesaplara yatırılan aylıkları bir gün olsa bile çalıştırarak para kazanıyorlar. Aynı zamanda emekliyi bağlayarak her türlü banka işlemlerini gerçekleştiriyor, oradan da kar ediyorlar.
Özel bankalar yüksek promosyon öderken, kamu bankaları daha cimri emekliye. Özeller aylıklara göre üç yıl için 7-10 bin lira arasında verirken, kamu bankaları 3.500-5.000 lira ödüyor. Aslında gariban emekliye verdikleri promosyon devede kulak bile değil. Zira bankacılık sektörü 2022 yılında devasa kar elde etti.   
 Üç yıl için en çok 10 bin lira veriyorlar. O da aylığı yüksek olana. Aylık tutarı düştükçe promosyon da az oluyor. Kamu bankalarının eli sıkı olmasından ötürü, milyonlarca emekli özel bankalara gitti. Ne yapsın insanlar bu hayat pahalılığında? Kim daha fazla veriyorsa oraya koşuyor. 
Taleplere karşın kamu bankaları promosyon tutarını artırmamakta kararlı görünüyor. Üç yıllık mevcut sözleşmelerin günün koşullarına göre yenilenmemesinden dolayı, emekli hak kaybına uğruyor. Özel bankalar birbirleriyle kıyasıya yarış halinde iken kamu bankalarının yerinde sayması tepki topluyor. Siyasi otorite talimat vermediği sürece promosyonları artırmaları olanaksız.
Geçen yıl kar rekoru kırdılar. Bu paranın bir bölümünü emekliye ve çalışana verseler ne olur? Öyle ya ödenmeyen batık kredileri birilerine bonkörce dağıtmaktan emekli ve çalışana sıra gelmiyor. Hiç olmazsa yıllık enflasyon oranında artırsalar ya. 
Tatil yerine parkta günlerini geçiren, aşırı fiyatlar karşısında ezilen  emekli, yılbaşı zammına dek bankaların promosyonuna umudunu bağladı...