Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla yapılan AK Parti Seçim Beyannamesi ve Milletvekili Aday Tanıtım Toplantısı başladı.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın fotoğrafları ve Türk bayraklarının yer aldığı salon içerisinde, AK Parti ve Türkiye Yüzyılı logoları öne çıkıyor. Salonda, "Doğrusu AK Parti", "Türkiye Yüzyılı için doğru adımlarla yola devam", "Türkiye Yüzyılı için hemen şimdi", "Doğru zaman doğru adam", "Lider masa başında değil iş başında belli olur" sloganlarının yazılı olduğu afişler yer aldı.

"14 MAYIS'TA 'YETER SÖZ MİLLETİN' DİYECEĞİZ"

Eşi Emine Erdoğan ile salondakileri selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmada "İlhamını bu topraklara dair hayırlı olan ne varsa ondan alan siz dava ve yol arkadaşlarımla birlikte olmaktan şeref duyuyorum. Allah'ın izniyle yine 14 Mayıs arifesinde 1950'deki inanç ve iradeyle 'Yeter söz de karar da milletindir' demek için bir aradayız. Bizim yeter dememiz Bay Bay Kemal'in yeter demesine benzemez." ifadelerini kullandı.

"DARBECİLER SÜNGÜLERİYLE BU ATEŞİ SÖNDÜRMEYİ BAŞARAMADI"

Erdoğan açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Hayatlarını mücadeleye adamış milletin adamlarının kiminin sonu darağacında bitmiş olsa da, yüreklerde yaktıkları hak, hukuk, özgürlük, kalkınma ateşi hiç sönmedi. Darbeciler, süngüleriyle bu ateşi söndürmeyi başaramadı. Vesayetçilerin millete tepeden bakan kibirleri, bu ateşi söndürmeyi başaramadı. Küresel emperyalistlerin içerideki ve dışarıdaki tetikçilerinin hoyratlıkları, bu ateşi söndürmeyi başaramadı. Siyasi ve sosyal mühendislik hesaplarıyla girişilen sayısız teşebbüs, bu ateşi söndürmeyi başaramadı. Hamdolsun milletimiz, her seferinde iradesine sahip çıktı, istiklaline ve istikbaline sahip çıktı, yönünü aydınlık geleceğine çevirdi.

"TÜRKİYE YÜZYILI İÇİN 'DOĞRU ADIMLAR' DİYEREK HUZURUNDAYIZ"

AK Parti, işte bu kutlu mirasın son 21 yıldaki temsilcisi olarak, milletimizle gönül gönüle, omuz omuza tarihi bir demokrasi ve kalkınma mücadelesi yürütüyor. Kurulduğumuz günden beri girdiğimiz her seçimi, bu çetin mücadelenin yeni adımı, yeni bir safhası olarak esas aldık. 2002 seçimlerine 'Tek başına iş başına' diyerek gittik. 2007 seçimlerine 'Durmak yok, yola devam' diye gittik. 2011 seçimlerinde 'İstikrar sürsün, Türkiye büyüsün' dedik. Milletimiz tercihlerini istikrardan yana kullandı. 2015 seçimlerine 'Sen ben yok, Türkiye var' diyerek gittik. Türkiye'yi yanımızda bulduk. 2018 seçimlerine 'Vakit Türkiye vakti' diyerek gittik. Bugün de Türkiye Yüzyılı için 'Doğru adımlar' diyerek bir kez daha milletimizin huzurundayız. Darbecilere, vesayetçilere, küresel emperyalistlere, siyasi ve sosyal mühendislik projelerine karşı milletimizle birlikte Türkiye Yüzyılının kapısını aralamak için buradayız. AK Parti'nin 14 Mayıs'ta milletimizin huzuruna çıkacak kadrosu olarak, ahdimizi yenilemek için bir aradayız.

"KALBİ BİZİMLE ATAN HER KARDEŞİMİZ BU MİLLETİN BİR PARÇASIDIR"

Evet, Türkiye Yüzyılının yürüyüşünü yarın değil hemen şimdi başlatmak için bugün burada beraberiz. Bu yürüyüşün gücünü; milli mücadeleyi başarıya ulaştırıp son devletimizi kuran ve yaşatan şehitlerimizin, gazilerimizin, ebediyete irtihal etmiş büyüklerimizin manevi mirasından alıyoruz. Bu yürüyüşün gücünü; son 21 yılda ülkemize kazandırdığımız eserler ve hizmetlerden alıyoruz. Bu yürüyüşün gücünü; geçmişte yaşadıkları zulümlerin, haksızlıkların, baskıların yol açtığı hak ve özgürlük hasretlerini dindirdiğimiz herkesten alıyoruz. Bu yürüyüşün gücünü; Türküyle Kürdüyle, Sünnisiyle Alevisiyle, Romanıyla Gayrimüslimiyle, istisnasız bu ülkenin tüm vatandaşlarını, analarının ak sütü gibi helal olan hak ve özgürlükleriyle buluşturmaktan alıyoruz. Türkiye Yüzyılı, sadece bizim değil, İslam Âleminden Türk Dünyasına, Balkanlardan Kafkaslara, Asya'dan Afrika'ya tüm dostlarımızın, tüm insanlığın ortak vizyonudur. Çünkü Türkiye sadece 780 bin kilometrekareden ibaret bir ülkenin, Türk Milleti sadece 85 milyon nüfustan ibaret bir toplumun adı değildir. Kalbi bizimle atan her kardeşimiz bu ülkenin ve bu milletin bir parçasıdır. Rabbim gazamızı mübarek eylesin. Rabbim yolumuzu açık eylesin. Rabbim zaferimizi kutlu eylesin.

"TÜRKİYE, İSLAM DÜNYASINDAKİ KARDEŞLERİ İLE BU YOLDA BERABER YÜRÜDÜ"

Şu Ramazan ayında İslam dünyasından bir ülke 200 ton hurma gönderiyor. Nereye, deprem bölgesine. Niçin, oradaki depremzede kardeşlerimiz orucunu hurma ile açsın diye. Bir diğer 100 ton, bir diğeri de 100 ton. Bu bir anlayışın, yaklaşımın ifadesidir. Biz depremzede kardeşlerimizi bu Ramazan'da yalnız bırakamayız demek. Ayni ve nakdi olarak her şeyleri ile yanımızda yer aldılar. Türkiye, bu kardeşleri ile bu yolda beraber yürüdü. Yaşadığımız her saldırı, bilhassa da 6 Şubat depremleri birliğimizi daha da sıklaştırmamızı, kardeşliğimizi daha da artırmamız gerektiğini gösteriyor.

"BU COĞRAFYA TÜM DÜNYANIN GÖZÜNÜ DİKTİĞİ YERDİR"

Biz Türkiye olarak önce, altyapımızla, üretimimizle, güvenliğimizle, diplomasimizle, her şeyimizle kendi ayaklarımızın üzerinde duracağız. Ancak bunu sağladıktan sonra bize uzanan elleri tutabilir, bize el uzatanların yardımlarını kabul edebiliriz. Çünkü kanımızla, canımızla, alın terimizle kendimize vatan yaptığımız bu kadim coğrafya, binlerce yıldır olduğu gibi bugün de, tüm dünyanın gözünü diktiği yerdir. Bu coğrafyada huzurla yaşamanın, devlet kurmanın, gelecek inşa etmenin bedeli, güçlü olmak ve güçlü kalmaktır. Binlerce yıldır üzerine nice başarılar inşa ettiğimiz milli hasletlerimizin ve devlet geleneğimizin gereği olan duruş da budur.

"DEPREMLERİN İZLERİNİ DE 'KERİM DEVLET' ANLAYIŞI İLE SİLECEĞİZ"

Türkiye Cumhuriyeti devletinin her bir ferdinin, bu ülkenin refahından ve demokrasisinden aynı düzeyde yararlanma hakkı olan birinci sınıf vatandaşları olduğunu söylerken, bu özgüvene dayanıyoruz. Yaşadığımız her sınama gibi, deprem afetleri karşısında da aynı yaklaşımla hareket ediyoruz. Ülkemizin bir köşesindeki insanların evleri başlarına yıkılmışken, diğer hiçbir yerdeki insanımız hayatını hiçbir şey olmamış gibi sürdüremez. Deprem haberinin alındığı andan itibaren istisnasız her şehrimiz, her ilçemiz, her hanemiz, her insanımız mağdurların imdadına koşmak için seferber oldu. Milletimizin gösterdiği bu samimi gayret, binlerce yıldır bizi diri tutan hasletlerimizin dimdik ayakta olduğunun işaretidir. Devletimiz de, şartların zorluğunu kısa sürede aşarak, tüm gücü, kurumları, personeli ve imkânlarıyla deprem bölgesinde vaziyet aldı. Bu tablo, devletin milleti için var olduğu gerçeğini, her bir insanımızın yüreğine tekrar işledi.

Dünyada etkileri henüz tamamen ortadan kalkmamış olan Kovid-19 salgını, insanlığın hiç umulmadık şekilde ortaya çıkabilecek ne büyük tehditlerle karşı karşıya kalabileceğini hepimize hatırlatmıştı. Bu küresel sağlık ve yönetim krizinin, yıkıcı sonuçlara yol açabilecek tehditlerinin üstesinden, sergilediğimiz dayanışmayla gelmiştik. Aynı şekilde, son felakete göre nispeten daha sınırlı alanlarda yaşadığımız deprem, yangın, sel gibi afetlerin yaralarını da, milletimizle birlikte hızla sarmıştık. Allah'ın izniyle, 6 Şubat depremlerinin izlerini de, 'kerim devlet' anlayışıyla yürüttüğümüz çalışmalar sayesinde, kısa sürede sileceğiz.

"AK PARTİ KLASİKLERİN ÖTESİNDE VİCDAN SAHİBİ BİR HAREKETTİR"

Partimiz; kuruluşu, teşkilatlanması, üye sayısı, iktidar süresi, icraatı, uluslararası saygınlığı gibi unsurlarla, dünyanın en büyük sivil teşekkülleri arasında yer alıyor. Küresel dengelerin yeniden oluştuğu şu kritik dönemde, ülkenin direksiyonunda AK Parti'nin birikimine ve etki gücüne sahip bir kadronun olması çok kıymetlidir. Dünya sürekli yeni meydan okumalarla kendine yön ararken, Türkiye, AK Parti'nin kurumsal tecrübesi ve bizim siyasi liderliğimiz sayesinde, herkesten bir adım öne geçme şansını yakalamıştır. Geçmişimizle geleceğimiz arasında kurduğumuz sağlam köprüler vasıtasıyla, ülkemizi insanlığın bu muhataralı sürecinden en güçlü şekilde çıkarmanın gayreti içindeyiz. AK Parti'nin ilk günden beri verdiği mücadelenin ve kazandığı başarıların sırrını çözmek için, önce partimizin bazı özelliklerini anlamak gerekir. Her şeyden önce AK Parti, klasik manada bir siyasi parti olmanın ötesinde, dava sahibi, hayal sahibi, vizyon sahibi, vicdan sahibi bir harekettir.

"ASIL DEVRİMİ ZİHİNLERDE YAPTIK"

Partimiz, bu vasfıyla, milletimizin son iki asırdır süren arayışında en önemli toplanma yeri, en önemli adresi olmuştur.12 milyon üyeye sahip bir başka parti yok. Biz asıl devrimi zihinlerde yaptık. Geçmişte bu coğrafyada 'Teşebbüs edilemez' denilen ne varsa hepsinin de gerçekleşebileceğini gösterdik."

SAMSUN HABER İLE İLGİLİ İÇERİKLERE GÖZ ATIN