Özgür Özel’in genel başkanlık koltuğuna oturmasıyla CHP’de yeni dönem başladı.
Parti Meclisi’ndeki üstünlüğü ile A takımını; yol arkadaşlarından oluşturan Özgür Özel’in öncelikli hedefi, kuşkusuz 31 Mart 2024’te yapılacak yerel seçimler. Özgür Özel’in belediye başkan adaylarını saptarken kurultayda desteğini aldığı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun önerilerinden yararlanacağı sır değil. Özellikle İstanbul ilçe adaylarının belirlenmesinde İmamoğlu’nun etkili olacağı aşikar. İstanbul dışında 10 büyükşehirde adayların mevcut başkanlardan olup olmayacağı yanıtı merak edilen soru.
Bu süreçte İYİ Parti ile kopma noktasına gelen ittifak görüşmelerine ağırlık verilmesi beklentiler dahilinde. Her ne denli Meral Akşener, ittifaka soğuk baksa da önümüzdeki günlerde sürpriz gelişmeler yaşanabilir. Hele İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye başkanlıkları söz konusu ise. Özgür Özel’den çok Ekrem İmamoğlu’nun  Akşener ile yürüteceği politikalar belirleyici olacaktır olası ittifakta... 
Beş aydan kısa sürenin kaldığı yerel seçimlere dek, Özel’in partide unutulan kurucu değerlere, sosyal demokrat ilkelere yeniden yoğunluk vermesi bekleniyor. Zira laik sosyal hukuk devletini, Atatürk’ün hayata geçirdiği devrimleri ödünsüz savunmak, emeğin gücü ile işbirliği yapmak  CHP’nin temel ilkesi olmalı. Kemal Kılıçdaroğlu döneminde sağcı siyasetçiler ve danışmanların getirilip üçüncü kata yerleştirilmesi, tabanda epey eleştiri almıştı. CHP’nin çiçeği burnunda genel başkanı da bu durumdan oldukça hoşnutsuzdu. 
 CHP asıl tabanına, yani Atatürkçü seçmene, emekçiye, emekliye, çiftçiye, esnafa, hayat pahalılığı altında burnundan soluyan milyonlarca dar ve sabit gelirli, yoksul kitleye yüzünü dönmeli. 
İşçi sendikaları, emekli dernekleri ve sendikaları, sivil toplum örgütleri ile eşgüdüm içinde programlar hazırlayıp ekonomik güçten yoksun insanları odağına almalı. Türk-İş, DİSK,  KESK, TTB, TEB, TMMOB, TESK, Birleşik Kamu-İş, Türkiye Kamu-Sen, BASK, TÜED, Tüm Emekli Sen gibi hükümetin uygulamalarından rahatsız olan işçi ve memur konfederasyonları ve kitle kuruluşlarıyla yol birliği yapılabilir. Yeter ki, o kuruluşlara yeterli güven verilebilsin, hazırlanacak plan ve programlar emek ağırlıklı olsun, onların önerileri dikkate alınsın. Tabii bunlar kağıt üzerinde kalmamak koşuluyla...
CHP iktidar olabilmek için yıllardır ıskaladığı kamucu politikalara, emeğe, emekçiye, emekliye, çiftçiye, esnafa ağırlık vermek zorunda.  CHP’nin dili emek, emekçi ve emekli olmalı. Yaşamın en ağır yükünü  sırtında taşıyan dar ve sabit gelirliye sahip çıkmak; sosyal demokrat partilerin, dolayısıyla CHP’nin temel görevidir. 
Özgür Özel ve yol arkadaşları ölümünün 17. yıldönümünde saygı ile andığımız, her platformda emeğin mücadelesini veren, emekçiyi önceleyen rahmetli genel başkanları Bülent Ecevit’in güttüğü politikaları yeniden gündemine taşımak zorunda. CHP ve Ecevit’in  1973 ve 1977’deki  seçim zaferinden çıkarımlarda bulunulmalı...