Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu eski üyesi ve Asbaşkanı Av. Remzi Kazmaz, “Umarım şike davaları bazı kulüplere ve bazı idarecilere iyi bir ders olmuştur” dedi.
TFF Futbol Disiplin Kurulu eski Asbaşkanı Remzi Kazmaz, yeniden görülmeye başlanan şike davası ve ülke gündeminde önemli yer alan davalar hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Kazmaz, uzun zamandan beri Türkiye’nin gündemini meşgul eden şike davasında sona gelindiğini belirterek, “Özelikle 85 sanık hakkında verilen mahkumiyet kararından sonra Yargıtay 5. Dairesi tarafından bu cezanın bir kısmının onanması, bir kısmının düşmesi sonucu Aziz Yıldırım ve 6 arkadaşı hakkında cezalarının onanması üzerine tarafların avukatları tarafından Anayasa Mahkemesi’ne ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’na yapılan bu başvurularda bir kaos yaşanıyor. Kamuoyunun gerçekten bıkkınlık getiren bu şike davasının sonucunu pek de merak ettiği söylenemez. Hal böyleyken Türkiye’deki hukuk devletinin ileride tartışabileceği en önemli davalarından biri olan şike davasının bugün yapılan son duruşmalarından önemli anekdotlar Aziz Yıldırım’ın bu konuyla ilgili beraatını istemesi, Trabzonspor’un da reddi hakim istemesi. Ama asıl hafızalarda kalması gereken olay şike davasının özel yetkili mahkemeler tarafından soruşturma aşamasının gerçekten hukuka aykırı delillerle, donelerle, yöntemlerle, usullerle beraber soruşturma aşaması bittikten sonraki geçilen kovuşturma aşamasında da yargılama sürecinde yine bir o kadar hukuka usule aykırılıklarla yapıldı ki insanların hafızasında adaletsizlik kaldı bu davada, hukuksuzluk kaldı bu davada” diye konuştu.
“TAPELERLE KURULAN BİR DAVANIN İSKELETİNDEN ELDE EDECEĞİNİZ SONUÇ HUKUKİ OLMAZ”
Ergenekon ve Balyoz davalarında da benzer süreçler yaşandığını söyleyen Remzi Kazmaz, açıklamasına şöyle devam etti:
“Türkiye’nin hukuka susamış olduğu bu dönemlerde şike davasında verilecek olan kararın olumlu veya olumsuz kamu vicdanında ne kadar etkili olacağı tartışılır ama 6 sanık hakkında verilen bu anayasa mahkemesi cezası ile ilgili Aziz Yıldırım’ın, İlhan Ekşioğlu’nun, Olgun Peker’in yani örgüt suçlamasıyla yargılanan bu şahısların hakkında verilen bu cezaların menşeine indiğin zaman bir hukukçu olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki soruşturma aşamasında tapelerle kurulan bir davanın iskeletinden elde edeceğiniz sonuç pek de hukuki olmaz, pek de adaletli olmaz. Bu özel yetkili mahkemeler tarafından verilen bir karar olduğu için sonuç pek de hukuki olmaz, adaletli olmaz. Öncelikle özel mahkemeler tarafından inşa edilen bu davanın iskeletinin Yargıtay tarafından bir kısmı onansa da sonuç olarak Türkiye’deki şike olayında çıkan sonucun kamuoyu vicdanında yer etmeyeceği aşikardır. Türkiye’de şike olmadı mı? Tabii ki var. Şike yargılamasından bahsediyoruz şikeden değil. Bu şike yargılamasında bu şike davasıyla, bu hukuki yöntemle, bu usulle kesinlikle haklı, kesinlikle adaletli bir şekilde ortaya çıkmasına yardımcı olamazsınız. Şike olmasına rağmen öyle bir dava süreci yürüdü ki verilecek olan kararın kamuoyu vicdanında asla ve asla şike davası cezalandırdı anlamını taşımayacaktır.”
“KULÜPLERE VE İDARECİLERE İYİ BİR DERS OLMUŞTUR”
Türkiye Futbol Federasyonu’nu da eleştiren Kazmaz, “Bakın bu konu ile ilgili Türkiye Futbol Federasyonu bir taraftan şikenin sahaya yansımadığından karikatürize eder gibi bir karar verebiliyorken bu işin patronları UEFA tarafından ise şike ile ilgili cezalandırmaya gidebiliyor. Kişilerin ayrı, kulüplerin ayrı cezalandırma olayını ise yine şike davasıyla oluşturulan bir hukukla beraber elde edildi. Şimdi sormak gerekir yargıtay her ne kadar bu cezayı onadıysa bugün 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlayan bu onama kararına karşı yapılan bu itirazlar, yapılan savunmalar sonuç itibarı ile 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin vereceği karar olumlu da olsa, beraatte verse veya tam aksi bir karar çıksa sanıklar cezalandırılsa burada kazanan hiçbir zaman Türkiye’nin hukuk devleti olmayacaktır, adaleti olmayacaktır çünkü adaleti sarstınız, sarsıldı. Bu nedenle bunun bir daha kurulması asla oluşmaz. Umarım şike davaları bazı kulüplere ve bazı idarecilere iyi bir ders olmuştur. Temiz kramponlar adına başlattığımız bu kampanyanın sonucu mutlaka gelir” şeklinde konuştu.
“TÜRK HUKUK SİSTEMİ ALT EDİLEMEYECEK”
Davada karar ne olursa olsun sonucun hiç kimseye faydası olmayacağını savunan Kazmaz, sözlerini şu şekilde tamamladı:
"Bu davalar hiçbir zaman için hukuk dünyasının inşasına asla yol gösterici, adalet ve hukuk dağıtıcı olmayacaktır. Umarım kol kırılır yen içinde kalır. Bir tarafta vereceğiniz karar Aziz Yıldırım ve arkadaşlarına, diğer tarafta vereceğiniz karar Trabzonspor’a hiçbir zaman için Türkiye’ye yararlı olmayacaktır. Benim düşüncem böyledir. Şike davasının sonuna geldik, tıpkı Balyoz davasının, tıpkı Ergenekon davasının sonuna geldiğimiz gibi. Geriye dönüp baktığımız zaman birileri, gizli bir el Türkiye’de hukukun DNA’sıyla, adaletin kromozomlarıyla oynadı, oynamaya devam ediyor. Ama hiç kimsenin gücü ve kuvveti Türk hukuk sistemini alt etmeye asla yetmeyecektir."