Her yıl Mart ayının 2. Haftasında ‘Dünya Böbrek Günü’ etkinlikleri kapsamında Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Tıp Fakültesi’nde düzenlenen program ile böbreğin önemi anlatılıp diyaliz hastalarının da bir araya gelmesi sağlandı.
Türkiye’de her 7 kişiden birisi kronik böbrek hastası olduğunu ve 10 kronik böbrek hastasından sadece birinin hastalığın farkında olduğunu belirten ADÜ Nefroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yavuz Yeniçerioğlu, “Türkiye’de Farkındalığının ve erken tanısının düşük olması nedeniyle, hastalık sıklıkla son dönem böbrek yetmezliği evresine ilerliyor. Maalesef sadece Aydın’da 800 diyaliz hastamız var. Bu rakam erken tanı bilinci yayılmaz ise her geçen gün artar” dedi.
Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde gerçekleştirilen etkinliğe diyaliz hastaları yoğun ilgi gösterdi. Programa konuşmacı olarak ADÜ Nefroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yavuz Yeniçerioğlu, Prof. Dr. Mehmet Eskin, ADÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Yrd. Doç. Dr. Mücahit Avcil, Yrd. Doç. Dr. Hakan Akdam konuşmacı olarak katıldı.
“BÖBREK RAHATSIZLIKLARI TÜM DÜNYADA ÖNEMLİ BİR SAĞLIK SORUNUDUR”
Katılımcılara “Böbrek Nedir? İşlevi Nedir? Böbrek Hastalıkları Nasıl Anlaşılır?” konulu bir sunum yapan ADÜ Nefroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yavuz Yeniçerioğlu, “Adnan Menderes Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Bilim Dalı olarak tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de böbrek hastalıkları adeta salgın halini almış önemli bir halk sağlığı sorunudur. Böbrek hastalıklarını önlemek; risk faktörlerini kontrol altına almak, böbrek sağlığı ve hastalıkları konusunda toplum bilincini artırmak, erken tanının önemini vurgulamak için bu yıl “Herkes için böbrek sağlığı” teması ile dünya böbrek günü etkinliğinin 10.’sunu düzenledik. Böbrek insan vücudunun en önemli organlarından biridir. Böbrek fonksiyonlarında oluşacak aksaklıklar sağlığı kötü yönde etkileyecek sonuçlar doğmasına neden olabilir. Çok geç olmadan böbreklerimizi tanımalıyız. Giderek artan kronik böbrek hastalığının tıbbi, sosyal ve ekonomik yükünü azaltmanın ve olumsuz sonuçlarını engellemenin en etkin yolu hastalığın tedavisinden çok önlenmesine dayalı, sağlıklı yaşam tarzı değişikliklerinin toplum tarafından benimsenmesi ve uygulanmasıdır” dedi.
“Bedensel, ruhsal, sosyal, çevresel, ailesel ve cinsel olmak üzere çok boyutlu bir olgu ve adeta bir yaşam, kimlik ve varoluş krizi” olarak nitelendirilen böbrek hastalığı ile baş etme ve yaşama şekillerinin de anlatıldığı etkinlikte hastaların soruları da cevaplandırıldı.
Diyaliz hastalarının da konuştuğu etkinliğin sonunda diyaliz hekimleri, diyaliz hemşireleri, diyaliz personeli ile diyaliz hastaları eğlendi.