Türkiye Genç İşadamları Derneği Başkanı Ali Yücelen (TÜGİAD) görevinden istifa ederek, Milliyetçi Hareket Partisi’nden (MHP) milletvekili aday adayı olduğunu açıkladı.
TÜGİAD Başkanı Ali Yücelen, derneğin Ankara Şubesi’nde yapılan Genişletilmiş Yönetim Kurulu Toplantısı’nda MHP’den aday adayı olduğunu açıkladı. TÜGİAD’ın Genişletilmiş Yönetim Kurulu Toplantısı’na birçok ilden komisyon üyesi ve şube başkanı katıldı.
Yücelen istifa dilekçesini TÜGİAD yönetim kurulana verdiğini belirterek, kendilerinden anlayış ve destek beklediğini ifade etti. MHP’den aday adayı olduğunu açıkladığı sırada salondakilerden büyük alkış alan Yücelen’in adaylığının hangi ilden ve kaçıncı sıradan olduğunun genel merkezin takdirine bırakıldığı öğrenildi.
TÜGİAD’A 3 YENİ TEMSİLCİLİK
Yücelen, TÜGİAD’ın Turgut Özal’ın vizyonundan doğduğunu belirterek, Selanik, Londra ve New York’ta temsilcilikler açtıklarını kaydetti. TÜGİAD üyelerinin 500 bin kişiye istihdam sağladığını vurgulayarak, bu sayede Türkiye ihracatının yaklaşık yüzde 10’unu gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Türkiye’nin, inşaat bağımlılığından kurtulup mutlaka yaratıcı endüstrilere yönelmesi ve yüksek teknolojiye dayalı ürün spekturumunu genişletmesi gerektiğini kaydeden Yücelen, “Merkez Bankası’na faiz indirimi için baskı yapılması, Türkiye’nin en kıymetli kurumlarından birinin itibarını zedeler. Piyasa faizinin piyasa hareketlerinin dışında bir sebeple indirebileceğini düşünmek, ham hayaldir ve spekülatörlerin yolunu açmaktan başka bir işe yaramaz. Şayet bu yapılmak istenirse neticesi, Türkiye’nin daha derin bir dolarizasyona sürüklenmesi olur” dedi.
“GÖREV KAPININ ÖNÜNDE BEKLEME GÖREVİ OLURSA ONU YAPACAĞIM”
TÜGİAD Başkanı Yücelen daha sonra İHA muhabirinin sorularını cevapladı. Yücelen, milletvekili aday adaylığı için neden MHP’yi seçtiğiyle ilgili soruya, “Yıllardır ekonomiyle ilgili değerlendirme yapıyoruz. Yıllardır ekonominin yapısal sorunlarıyla ilgili adımlar atılması gerektiğini düşünüyoruz. Bunu sadece ekonomi yönetiminin yapması gereken değil, tüm hükümetin tüm yönetimlerin hep birlikte atması gereken adımlarla gerçekleşeceğini ifade etmeye dilimiz döndüğünde çalışıyoruz. Bunu başaracak olan yapının Devlet Bahçeli önderliğindeki Milliyetçi Hareket Partisi olduğunu düşündüğümden oradan aday adayı oldum. TÜGİAD’dan istifa sebebimde bundan böyle fiziken ve ruhen orada olacağım. Herhangi bir beklenti ve koltuk kaygısıyla gitmedim. Görev kapının önünde bekleme görevi olursa onu yapacağım. Ne görev verilirse elimden geldiğince yerine getirmeye çalışacağım” yanıtını verdi.
Yücelen, MHP’den bir davetle mi yoksa kendi inisiyatifi neticesinde mi MHP aday olduğuna ilişkin soruyu ise, “Tamamen arkadaşlarımla yaptığım istişare sonucunda Milliyetçi Hareket Partisi’nin arkadaşlarımın beni görmek istedikleri parti olduğunu öğrendim. Zaten gönlümüzün yakınlığının da olduğu bir yerdi. Bugünkü olanlara kendi penceremizden baktığımız zaman bir tavır koymak adına, Anadolu esnafının tavrını ifade etmek adına bu aday adaylığına başvuracağız” şeklinde cevapladı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile herhangi bir görüşmesinin olup olmadığına ilişkin olarak Yücelen, “Bu konuyla ilgili herhangi bir kimseyle görüşmem olmamıştır. İleride de inşallah tabi ki olacaktır. Ekonomiyle ilgili ziyaretlerimiz olduğunda kendileriyle görüşmüştük. Bundan sonra da inşallah uygun görürlerse görüşmeye devam edeceğiz” dedi.
Yücelen, açıklamalarına şöyle devam etti:
“Son dönemde halk dolar, euro, faiz ve kura odaklandı. Bizim asıl sıkıntımız olan geleceğimizi düşünmemiz ve planlamamız konusu maalesef yine atlanıyor. Özellikle ileri teknoloji ve sürekli inovasyon konusunda atmamız gereken adımlarda çok geç kalıyoruz. Bugünkü konular gelir geçer. Bugünlerde yanlış adım atarsanız bedeli çok ağır olur. Bugünlerden örnek vermek gerekirse Merkez Bankası’nın yapmış olduğu bir hamle sizin ekonominizi derinden etkileyebiliyor. Yurtdışı ithalatınızdan tutun yurtiçi tüketiminize kadar tüketiminizi dahi etkiliyor üretimi geçtim. Bizim bu şoklardan etkilenmemiz için çok acil yapısal önlemler alınması gerekiyor. Bu önlemleri belirttik. Piyasada odağa üretimin, reel sektörün alınması gerekiyor. Alınacak olan bütün kararların reel sektör gözetilerek alınması gerekiyor. Tabi ki inşaat bizim önemli sektörlerimizden bir tanesi sağlıklı ekonomilerde sermaye birikiminin inşaatla değil, teknoloji yoğun sektörlerle sağlandığını en azından kabul edip bu konuda adımlar atmak gerekiyor. Bugün kimse faizin inmesinden rahatsız olmaz. Keşke imkan olsa faizi en düşük noktalara çeksekte fabrika yatırımı yapanların iş yeri yatırımı yapanların masrafları düşse, kullandıkları paranın fiyatı da azalsa. Ama bunlar zorlamayla yapılacak olan işler değil. Bunlar piyasa dengesiyle gerçekleştirilecek olan konulardır. Bunlar sizin ekonominizin performansıyla veya geleceğe dair planlarıyla ilgili konulardır. Dolayısıyla bunları böyle düşünerek çözmemiz gerekiyor. “