Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Samsun Sağlık Yüksekokulu (SSYO) Ebelik Bölümü ve Türk Ebeler Derneği, 21-28 Nisan Ebeler Haftası nedeniyle “Daha İyi Yarınlar İçin Ebeler” konulu panel düzenledi.
OMÜ Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen panele SSYO Müdürü Prof.Dr. Nermin Kılıç, Samsun Sağlık Yüksekokulu Ebelik Bölüm Başkanı Yrd.Doç.Dr. Birsen Altay, Türk Ebeler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Gülru Canlı, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Panel öncesi açılış konuşmasını yapan OMÜ Samsun Sağlık Yüksekokulu Ebelik Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Birsen Altay, “Ebelik tarihin en eski mesleklerinden birisidir. Yeni bir canlının dünyaya gelmesine yardımcı olan, doğum ağrısı çeken bir annenin acılarını dindiren, bu olağanüstü olaya tanıklık eden, tüm dünyada aile sağlığını korumak ve yükseltmek için çalışan, anne ve bebek sağlığının hizmetlerinin olmazsa olmazı ebeler yüklendiği bu önemli misyon ile toplum içinde saygın bir yere sahiptirler. Her yıl olduğu gibi bu yılda uluslararası ebeler birliği tarafından hafta boyunca konuşulmak üzere bir tema belirlenmiştir. Bu yılki tema ‘Daha İyi Yarınlar İçin Ebelik’tir. Bu slogan ebelerin sağlık hizmetlerindeki yerini belirliyor” dedi.
Dünyanın her zamankinden daha çok ebelere ihtiyacı olduğunu belirten Türk Ebeler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Gülru Canlı, “Bu anlamda bizde Ebeler Derneği olarak bir imza kampanyası düzenledik. Buradaki amacımız ebelerimizin ebelik amacı dışında çalıştırılmamasıydı. Bu imza kampanyasına desteklerinizi bekliyoruz. Daha sağlıklı nesiller yetiştirmek için her zaman bunu baskılamak zorundayız. Dünyadaki ebelik mesleğinin bir yere gelmesi için, ebelik mesleğini daha üst çıtalara çıkarabilmek için ebelerin ve ebelik mesleğine destek olunması gerekiyor” diye konuştu.
KILIÇ: “İLK GÖRÜŞTE AŞK OLSAYDI, HERKES EBESİNE AŞIK OLURDU”
Ebeliğin 2 canın emanet edildiği kutsal bir meslek olduğunun altını çizen OMÜ Samsun Sağlık Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Nermin Kılıç, “Dünyaya geldiğimizde ilk tanıştığımız insan, bize attığı ilk tokatla bize hayat kazandıran ebelerimizin kıymetini ve önemini hatırlamamız gereken bir haftaya girdik. Güç koşullar altında görev ve sorumluluklarını yerine getirmeye çalışan ebelerimiz sağlık sisteminin vazgeçilmez bir parçalarıdır. İnsan hayatında bebek ve anne sağlığı açısından doğum öncesi, doğum esnası ve sonrasında verdiği sağlık hizmetleri ile sağlıklı nesiller yetiştirilmesi noktasında önemli bir role sahipler. Kadın sağlığının koruyucusu olarak çalışmaktadırlar. Ebeler anne ve bebeğin buluşmasına tanıklık ederek bu süreçte sosyal, psikoloji ve tıbbi destek sağlayan kutsal bir mesleğin mirasçılarıdır. Bu süreçte anneler bir doğururken, ebeler dokuz doğurmaktadırlar. Yaşama sağlıklı başlanması kadın sağlığı konusunda önemli görevler üstlenen ebeler, gelişmiş ülkelerde pek çok yasal, ekonomik ve sosyal haklara sahip olarak çalışırken, sizler ülkemizin çözüm bekleyen ana çocuk sağlığı sorunlarına rağmen, giderek artan sezaryen doğum oranlarına rağmen, mesleki sınırlarının korunmadığı ve yasal düzenlemelerin yetersiz kaldığı çalışma koşullarına rağmen özverili ile çalışmanızı sürdürmektesiniz” şeklinde konuştu.
Türkiye’de ebeliğin 1909 yılına kadar anadan kıza geçen, görgü ve deneyime dayanan bir meslek olarak görüldüğünü ifade eden Kılıç, “Türkiye’de anne ve bebek ölümleri oranındaki yükseklik istihdam edilen ebe sayısının yetersizliğinden kaynaklanmaktadır. Ülkemizde ebelik hizmetinin sağlanması ve sunumuna yönelik politikalarla eğitsel ve yasal düzenlemeler ebeliği güçlendirici nitelikte değildir. Bu alanda birçok sorun yaşanmakta. Bu konudaki belirsizliğin ortadan kalkması ebelik hizmetlerinde kaliteyi arttıracaktır. Böylece ebelik sağlık ekibindeki diğer elemanlarında yaşamış olduğu görev karmaşasından kurtulmuş olacaktır. İlk görüşte aşk diye bir şey olsaydı eğer, herkes ebesine aşık olurdu” ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından müzik dinletisi sunuldu. Ardından 2015 ICM teması ile “Daha İyi Yarınlar İçin Ebelik” konulu panel düzenlendi.