Edebiyatçı-yazar Nurettin Taşkesen’in kaleme aldığı, ‘Yüzyıllık Hasret Kudüs 1917’ isimli romanın tanıtım toplantısı gerçekleştirildi. Öte yandan yeni neşredilen ve olayın kahramanı Vehbi Bey’in esir kampında yaşadıklarını anlattığı ‘Esaret Yıllarım Asteğmen Vehbi Bey’in Sibirya’dan kaçışı’ adlı kitap da okuyucuların beğenisine sunuldu.

Edebiyatçı-yazar Nurettin Taşkesen’in yeni eseri ‘Yüzyıllık Hasret Kudüs 1917’ kitabının tanıtım programı Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) Genel Merkezi’nde gerçekleştirildi.

Taşkesen, Filistin’de yaşayan Yahudilerin NİLİ adlı gizli bir Casusluk Örgütü kurarak, Osmanlı Ordusunun bütün askeri ve stratejik bilgilerini İngilizlere vermesi sonucunda kısa zamanda Birüssebi, Gazze ve Kudüs’ün kaybedildiğini ve bu konuları kitabında detaylı olarak anlatıldığını kaydetti. Okuyucunun hem istifade edebilmesi, hem de tarihî olayların rahatça anlaşılabilmesi için kitabını belge roman tarzında ele aldığını belirten Taşkesen, “Ordumuzun kadrolu din görevlileri olan alay müftülerinden birini kahraman olarak seçtim” dedi. Tören çıkışı yazar Nurettin Taşkesen, ‘Yüzyıllık Hasret Kudüs 1917’ adlı kitabını okuyucularına imzalayıp, hatıra fotoğrafı çektirdi.

“Esaret Yıllarım Asteğmen Vehbi Bey’in Sibirya’dan kaçışı”

Birinci Dünya Harbi’nde yedek Subay olarak orduya katılan ve Kafkasya Cephesinde Ruslara esir düşerek Sibirya’nın Krasnovarsk şehrinde bulunan esir kampına gönderilen Vehbi Özkan’ın esir kampında yaşadıklarını ve kamptan kaçış macerasını anlattığı ‘Esaret Yıllarım Asteğmen Vehbi Bey’in Sibirya’dan kaçışı’ adlı kitap da neşredilerek dikkatleri üzerine çeken yapıtlardan. BKY (Babıali Kültür Yayıncılığı) tarafından basımı gerçekleştirilen kitabın arka kapağında ise şu ifadeler yer alıyor;

“İskilip doğumlu Vehbi Bey, 1914’te lise son sınıfta okurken, Harbiye’ye alınıp hızlı bir eğitimden geçirilerek yedek subay olarak orduya katıldı. Sarıkamış’ta Ruslara esir düşerek Sibirya’nın Krasnovarsk şehrinde bulunan esir kampına gönderildi. Sekiz ay sonra Avusturyalı bir subay ile birlikte büyük maceralarla kaçtı ve binbir zorlukla Anadolu’ya geri dönüp orduya katılarak savaşmaya devam etti. Vehbi Bey’in esaret sonrası yazdığı anıları, Zonguldak Gazetesi’nin sorumlu müdürü olduğu sırada, 1927 yılında, İstanbul Büyük Gazete’de 21 bölüm hâlinde yayınlandı. Türk milletinin hemen her ailesinin bir kurban verdiği Birinci Dünya Harbi’nde, özellikle Kafkas Cephesi’nde büyük acı yaşanmıştı. Şehadet mertebesine erenlerin yanı sıra düşmanın eline esir düşen çok sayıda Türk genci Sibirya’daki kamplara gönderildiler. İşte onlardan biri olan Vehbi Bey’in esir kampında yaşadıkları ve kamptan kaçış macerası, kendi anlatımıyla bu kitapta yer alıyor”.