Hayatın her alanında
varlığına
tanık olunan
"Sonradan görme" kişilerin
defosu, eninde sonunda
ortaya çıkıyor...
Çünkü, bilgi birikimi
ve tecrübesi
olmayan
"Altyapı" fukarası
bu tiplerin
üzerine
biçilmeye
çalışılan kaftan, "Emanet" gibi duruyor...
Açıkçası sırıtıyor...
Siyasette de
bu böyle, ticarette de...
Uzatmayalım!..
Sözü, İYİ Parti'de
genel başkanlığa
aday olduğunu açıklayan
Müsavat Dervişoğlu'na getirmek istiyorum...
İzmir'de siyaset yaptığına bakmayın,
o Egeli değil,
tam bir Karadenizlidir...
Dervişoğlu,
Ordu'nun Fatsa ilçesinde
Fikri Sönmez'in belediye başkanlığı
yaptığı dönemde,
cesaretle 
ülkücü davayı savunanların
başında gelenlerdendir...
Babası rahmetli Av. Nail Dervişoğlu da
siyasi yelpazenin
sağında duran
"Efsane" isimlerdendi...
Rahmetli Demirel ve 
Türkeş'e yakındı...
Babası Nail Dervişoğlu,
"Demokrasi aşığı" idi
ve bu nedenle de çocuklarının adını
"Adalet, Müsavat ve Hürriyet"
koymuştu...
Müsavat Dervişoğlu; onca
zaman ve değişen
dünya düzenindeki değerler erozyonuna
kendini kaptırıp,
davasından dönenlerden
değildi...
Uzun yıllar,
Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı
yaptı. Ardından da yine 
uzunca bir dönem, MHP İzmir İl Başkanlığı
görevini sürdürdü...
MHP Genel Başkan Adayı
olduğunda 
rahmetli MHP Samsun İl Başkanı
İbrahim Özyer ile
gazeteye ziyaretime gelmişti...
O günden bu yana onu yakından izliyorum...
MHP Genel Başkan adaylığı
döneminde,
"Doğunun başbuğu" Yılma Durak
ile birlikte çıktığı
bir TV programında,
diğer katılanların aksine
Devlet Bahçeli'ye 
saygısını hiç eksik etmemiş,
laf söyletmemişti...
Zaten, fıtratı aksini yapmaya
da müsait değildi...
Hatta, o dönemde MHP Milletvekili
olan
DP Genel Başkan Yardımcısı
Cemal Enginyurt da
aynı programda,
karşı saflarda
yer almasına
rağmen
Dervişoğlu'na saygıyla hitap etti...
Çünkü, çocuklarının
Dervişoğlu'na
"Dayı" dediğini
Enginyurt anlatmıştı...
İYİ Parti kurulduğunda da
MHP'den istifa etmesine rağmen
Bahçeli'ye olan
saygısını hep korudu...
Uzun bir girizgah oldu, biliyorum...
Müsavat Dervişoğlu'nun,
Meral Akşener'in
yeniden
aday olmayacağını açıklamasının ardından
genel başkanlık görevine talip olmasıyla
birlikte,
gelişmeleri yakından takip ediyorum...
Onun partilere
monte edilen
birtakım "Çakma" isimler
gibi biri olmadığını
yaşamından kesitlerle
anlatmaya çalıştım...
Dervişoğlu, 
partisinin
genel başkanlığına seçilirse,
bu özellikleri ve güzellikleriyle
Türk siyasetine de
"Değer" katacaktır, diye düşünüyorum...
Yani, Müsavat Dervişoğlu;
"Sonradan olma" ya da "Sonradan görme" 
birtakım insanlar gibi değil,
rahmetli babası Av. Nail Dervişoğlu'ndan aldığı
dava bayrağını
düşürmeden
taşımayı becerebilenlerden
biri olarak,
genel başkanlığa "Yakışır" diyorum...
Yolu açık olsun!..