Samsun Fakirleri Koruma Derneği Başkanı Adem Vural'ın,
mesajını gördüğümde
şaşırmıştım...
Canik ilçesinin
İlkadım
Bulvarı'nda
karşıdan karşıya geçen
iki arkadaşını kaybettiğini
yazmıştı...
Onun
telefonuna dönüş yaptığımda,
camideydi...
Ölen iki arkadaşı da
cami cemaatindendi
ve son görevini yapmak üzere
oradaydı...
"Defalarca uyardık, sesimizi duyan olmadı"
diye söze başlayan
Adem Vural,
ışıklı uyarıcı işaret ve levhanın bulunmaması
nedeniyle
karşıdan karşıya geçen
insanların 
hızla gelen araçlar yüzünden
zor anlar yaşadığını 
anlatırken,
ağlamamak için kendini zor tutuyordu...
Vural'ın iddiasına
göre, süreç içinde
en az 30 kişi karşıdan 
karşıya geçerken can vermişti...
Kaymakamlık, okullar ve hastanenin
olduğu bu bölgede,
yeni yapılan
konutlarla nüfus artmıştı...
Haliyle yaya ve
araç trafiği de öyle...
Ben de tanık oldum...
Bu bölgede
karşıdan karşıya geçmek
için
çok dikkatli olmak gerekir...
Bırakın yayaları, sürücüler için de
durum böyle...
Şimdi yine mevzuyu, "Akıllı şehir trafik güvenliği"ne
getireceğim...
Çünkü, bundan "kaçış" yok!..
Masa başında
planlama yapılınca,
"yapay zeka" uygulamaları da
böylece "error"
veriyor, demek ki...
O bölgeye sinyalizasyon
sistemi konulursa,
başka bir yerden
arıza mı çıkacak?..
Anlamış değilim!..
Yoksa, bir el pençe divan
yalvarmadığı kalan insanların
bu derdine neden çare bulunamaz ki?..
"Yok öyle değil" diyorsanız,
ben sorumu
şöyle sürdürüyorum:
"Sorunu çözmek için
daha kaç insanın
hayatını kaybetmesi gerekiyor?"
...