İnsanlar hayatlarını sürdürebilmek için bir dizi davranışlar sergilerler. Bu davranışlar tekrarlandıkça alışkanlıklara dönüşür ve hayatın her evresinde alışkanlıklar bizlere yön verir. Kimi zaman aileden, kimi zaman arkadaşlardan ve şimdilerde de sosyal medya kanalıyla edinilir. 
    Alışkanlıklarımız bazen fayda sağlar, güzellik katar hayatımıza. Ancak bazen de zarar verir, acıyı ve günahı ardı sıra götürerek. Zararlı olan adı üstünde zarar verendir. Yaralar, yıkar, üzer hem kişinin kendisini hem de çevresini. Ne acıdır ki kişi verdiği zararın olumsuz sonuçlarının farkında değildir çoğu zaman. Ya da kabullenmek istemez zira bahanesi hazırdır; “alıştım artık bırakamam” der kurtulur kendince sorumluluktan.
    Zararlı olan alışkanlıklar denilince akla öncelikle sigara, alkol ve madde bağımlılığı gelir. Günümüzde bunlara sosyal medya bağımlılığı da eklenmiştir. Hem zamanı güzel geçirmeye, hem sosyal hayata hem de sağlığa zarar verir bu durum. Rabbimiz de zaten bu sebeplerden yasaklamıştır içki, kumar gibi akli melekeleri örtüp nefsimizle hareket etmeye ve dahası çevremize de zarar vermeye sevk eden davranışları. Emanet olarak verilen canımızı, malımızı, neslimizi, dinimizi ve aklımızı korumamızı emretmiştir ayetlerinde. Nitekim  Maide Suresi 90-91.ayetlerde Rabbimiz; “Ey iman edenler! İçki, kumar, dikili taşlar, fal okları şeytan işi iğrenç şeylerden ibarettir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz. Şüphesiz şeytan içki ve kumar yoluyla aranıza düşmanlık ve kin sokmak, sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık vazgeçtiniz değil mi?” buyurmaktadır. 
    Peygamber Efendimiz (SAV) de bir hadis-i şeriflerinde; “ Çoğu zarar verenin azı da haramdır” buyurmuşlardır.  Zira az ile başlanıp tekrarlanan davranışlar bir süre sonra vazgeçilemeyen halini alıp çoğalacaktır. 
    İnsanların hayatlarına olumsuz etki eden zararlı alışkanlıkların bir de manevi yönü vardır. Kibir, dedikodu, haset, yalan ve kıskançlık gibi alışkanlıklar da hem kişiye, hem dinine, hem de çevresine büyük zararlar verir. Yüce Allah Hucurat Suresi 12. Ayette “ Ey iman edenler! Zannın çoğundan sakının; çünkü bazı zanlar günahtır. Gizlilikleri araştırmayın, birbirinizin gıybetini yapmayın; herhangi biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? Tabii ki bundan tiksindiniz! Allah’a itaatsizlikten de sakının. Allah tövbeleri çokça kabul etmektedir, rahmeti sonsuzdur” buyurarak manevi hayatımıza zarar verecek alışkanlıklardan uzak durmamızı emretmiştir. Yine Sevgili Peygamberimizin şu hadisi de her birimizin hayat düsturu olması gerekir: “Birbirinizden nefret etmeyin, birbirinize haset etmeyin, birbirinize sırt çevirmeyin. Ey Allah’ın kulları, kardeş olun. Bir Müslümanın din kardeşiyle üç günden fazla küs durması helâl olmaz!”
    Ramazan ayı ve oruç zararlı alışkanlıklardan arınmak için fırsat zamanlarıdır. Rabbimiz hem maddi hem de manevi zararlı alışkanlıklardan uzak Kur’an ve Sünnet ışığında bir hayat yaşamayı lütfeylesin. 
                                                                                             Rasimegül USTA APAYDIN
                                                                                                     Manevi Danışman