Herkes 
yılgın ve bitkin
vaziyette...
Aminaye tabirle
adeta
"Zombi" gibi...
Nasıl olmaz ki?..
Bir yanda
depremin
yarattığı
yıkım ve ruhsal
sarsıntı;
diğer
yanda ekonomik
sıkıntı
içinde
ev geçindirme telaşı...
Bu durumdayken
bile
elinde avucunda
ne varsa,
depremzedelerle
paylaşacak kadar
büyük gönüllü 
bir millet
var ortada...
İnsanlar neler 
yapıyor, bir bilseniz!..
Zenginlerin verdiğinden
çok,
kendi ihtiyaç sahibi iken
el uzatan
fakir fukara
etkiliyor insanı...
Kah Cumhuriyet Maydanı'ndaki yardım kabul merkezinde
kah çevremde kah
izlediklerimde
neler gördüm neler!..
Yüreğinde merhamet taşıyan
herkes gibi duygulandım elbette...
Soğuk havaya rağmen
sırtındaki paltoyu
çıkarıp yardım sandığına
koyan delikanlı,
276 kiloluk
bombayı 
omzuna
yükleyen Seyit Onbaşı gibi
iki koli suyu
yardım TIR'ına
gururla
yetiştiren
iki kız öğrenci,
bankamatik önünde
elindeki
20 lirayı
açılan yardım hesabına
yatırabilmek için
bir başkasından 
ricada bulunan
yaşlı teyze,
yardım paketine
ısıtıcı sobayı koymayı
unutan eşine kızan
genç adam...
Bu güzelliklere
tanık olanların
duygulanmaması
mümkün mü?..
"Türkiye tek yürek"
yardım kampanyasında
harçlıklarını
biriktirdikleri
kumbarasını getiren
minik yavrular,
emekli maaşının
bir bölümünü
bağışlayanlar,
köy kahvesinde
yardım örgütlenmesi
yapan vatandaşlar,
anında haberleşerek
aralarında para toplayan
bekçiler, polisler ve askerler...
Başka yerleri bilemem ama
Samsun'daki belediyeler,
kamu kuruluşları, STK'lar,
iş insanları, esnaf ve vatandaşların
ortaya koyduğu dayanışma
tablosu içinde
7'den 70'e
herkes, adeta yardım olup
yağdı ve yağmaya da devam ediyor...
Samsun'da 5 bin kişinin
koruyucu aile olmak için
başvurması da boşuna değil!..
Bu arada,
kurumlar, iş insanları ve vatandaşların
yardım göndermek için
TIR bulamaması ne demek?..
Samsunlu hız kesmeden
yardıma devam ediyor...
TIR sıkıntısı içinde olanlardan
biri de medya grubumuz!..
"Ses siz olun"
şarkı yarışmasını
deprem nedeniyle iptal ettikten sonra
birinciye verilecek
sıfır otomobilin bedeli karşılığında
deprem bölgesine
odun, kömür, soba, gıda ve temizlik maddesi ile
su gönderecektik,
Samsun'da TIR bulunamadığı için
yakacağı
İskenderun'dan tedarik ettik...
O da TIR sırasında bekliyor...
Gıda Borsası'ndaki
malzemeler ile
sobaları bir an önce 
göndermek istedik!..
Gıda ve temizlik maddelerini
valilik kanalıyla
Samsun'daki depremzedelere
verelim, dedik!..
Vali Doç. Dr. Zülkif Dağlı,
sorunu çözeceğini söyledi...
Gıda da bulunur, giyecek de...
Tarih boyunca,
bin türlü sıkıntıya
göğüs germiş
milletimiz;
bu zor günleri de aşacaktır!..
Asıl mesele,
acılar içinde
adeta 
ruhen enkaz altında kalan
bu milletin
moralini düzeltecek
hamlelerin yapılmasıdır...
Yoksa bu travma içinde
insanca yaşamak, "yaşamak" 
olmayacaktır!..