SAMSUNSPOR 1-1 ALANYASPOR
Samsunspor’umuz bu maçı aldı sandı… Ama futbolun raconu başka: Maçı bitirmezsen, maç seni uzatmada yakalar. Bugün tam olarak bunu yaşadık. 1-0 öndeyken fırsatlar da geldi, rakip de yaklaştı… Biz “bitirelim” diyemedik, sonunda uzatmada 1-1 oldu. İki puan gitti, yazık oldu.
İlk yarıda plan taş gibiydi. Sağda Kaptan Zeki Yavru, solda Tomasson kanatları çok iyi kullandı. Genişliği alınca rakip açıldı. Gol de oradan geldi: 15’te Zeki’nin asisti, Musaba’nın ayak içiyle nefis bitirişi… 1-0! Musaba ilk pozisyonda kaçırdı ama sonra telafi etti; büyük oyuncu böyle yapar.
Savunmada Van Drongelen beton gibiydi, maşallah. Orta sahada Makoumbou her geçen gün daha güvenli; topu alıyor, saklıyor, düzgün çıkarıyor. Holse arı gibi çalıştı; hem koştu hem üretti. Ndiaye sırtı dönük oyunda al-veri iyi yaptı; topu tuttu, takımı rahatlattı.
Ama ikinci yarıda iş değişti: Yorgunluk çıktı ortaya, takımın temposu düştü. Koşular kısaldı, geri dönüşler ağırlaştı, ikinci toplara bir adım geç kalındı. Bu ligde tempo düşünce rakip cesaret alır; Alanyaspor da aldı.
MAÇIN KIRILMA ANLARI
55 civarı Alanyaspor geldi, kaleci Okan “geçit yok” dedi; bizi oyunda tuttu.
69’da Alanyalı Ümit, Okan’la bomboş kaldı, dışarı attı. “Oh” dedik, büyük şanstı.
83’te bu kez biz maçı koparacaktık: Musaba net pozisyonu dışarı attı. İşte burada futbolun sözü devreye girer: ATAMAYANA ATARLAR!
Ve attılar… Uzatmalarda bir karambolde şut pasa döndü, savunmada paylaşım bozuldu, Güven vurdu: 1-1. Emeğin vardı, iki puan gitti.
Bir de şunu net söyleyeyim: Değişiklikler oyuna beklenen katkıyı vermedi. Taze kan girsin, oyun sakinlesin, top bizde kalsın dedik… olmadı. Ritmi yükseltecek, topu tutacak etki gelmeyince rakip daha rahat bastı.
MENDES’İN KIRMIZISI: “BU NE DEMEK KARDEŞİM?”
Bir de işin en yakışıksız tarafı: Mendes’in kırmızı kart görmesi… Tamam, sinir var, itiraz var… ama hakemin formasını çekmek ne demek? Bu hem ayıp, hem takımı eksik bırakmak, hem de bütün emeği çöpe atmak demek. Samsunspor disiplinle büyür; böyle hareketler Samsunspor’a yakışmaz.
MAÇ SONU SAYILAR NE DİYOR?
Top sende olabilir ama tehlike rakipte kalmış:
TOPLA OYNAMA: %52 – %48
TOPLAM ŞUT: 7 – 10
KALEYİ BULAN ŞUT: 1 – 4
BAŞARILI PAS: 387 – 362
PAS BAŞARISI: %86 – %86
KÖŞE VURUŞU: 3 – 1
ORTA: 3/16 – 3/13
FAUL: 28 – 12
OFSAYT: 2 – 2
Kaleyi bulan şut 1-4… Bu, “skoru koruyorum” derken aslında “tehlikeyi biriktiriyorum” demektir. Bir de 28 faul… Bu kadar faul yaparsan maçın sonu hep sıkıntı olur; duran top olur, seken top olur, karambol olur… golü yersin.
FEDERASYON UYUYOR MU? (MAÇ SAATİ MESELESİ)
Bir de şu işe bak… Derbiyle bizim maçı aynı saate koymak kimin fikriyse, izleyiciyi ikiye bölmekten başka işe yaramaz. Federasyon bu işi hiç mi görmüyor? Kardeşim, futbol keyif işi; milleti seçime mecbur bırakmanın âlemi yok. Birini 2 saat öne alsana! Biri 18.00’de oynasın, öbürü 20.00’de… Hem tribün, hem ekran başı rahat etsin.
TANJU ÇOLAK’IN NET SÖZÜ
1-0’ı korumak geri yaslanmak değildir; topu saklayıp oyunu akıllı oynayacaksın.
83’te o pozisyonu atacaksın. Atmadın mı, uzatmada bedel ödersin.
Hakeme temas, forma çekme gibi işler bu takıma yakışmaz; disiplin şart.
Samsunspor’un oyunu var. Şimdi sırada şu var: maçı bitirmeyi öğrenmek.
Bugün canımız yandı. Ama ders açık: ATAMAYANA ATARLAR!