Başbakan Numan Kurtulmuş, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi SEKA Film Platosu'nda TRT için çekilen dizinin setini ziyaret etti. Payitaht Abdülhamid dizisinin oyuncuları ve yapım ekibi ile görüşerek, dizi hakkında bilgiler aldı. Açıklamada bulunan Kurtulmuş, "Arkadaşlar çok güzel bir hazırlık yapmışlar. Çok değerli bir proje burada hayat bulacak. Seyircinin de gerekli desteği vereceğini ve ortaya çıkan Payitaht Abdülhamid dizisinin Türkiye'de rekorlar kıracağını temenni ediyorum. Türk tarihinin yakın dönemi çok önemli bir dönem. Büyük zaferlerin, büyük yenilgilerin olduğu bir dönem. Büyük kahramanlıkların büyük ihanetlerin olduğu bir dönem. Altüst oluşların yeniden varoluşların yaşandığı denilebilir ki binlerce yıllık Türk tarihi içersin de özellikle Anadolu toprakları içersindeki en zor en karmaşık tarihi bilgi bakımından da çok zengin bir dönem. O döneme ışık tutması açısından Sultan Abdülhamid'in hayatıyla ilgili dizi. O dönemi sanki bütün bu söylediğiniz karmaşa ve tezatları şahsında toplamış kişi de Sultan Abdülhamid Han Hazretleridir. Sultan Abdülhamid Han'ın objektif bir şekilde Türkiye kamuoyuna yansıtılması böylesine gündeme getirilmiş olması bizim yakın tarihi anlama çabalarımızın bir parçası olarak görülmesi gerekir. Ben TRT'ye teşekkür ediyorum böyle bir dizi yapılmasına ön ayak olduğu için ve yönetmen, yapımcı ve oyuncu arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Hazırlığın ve mükemmel profesyonel olduğunu gördüm. Buradaki binalar ve kostümlerin her biri o döneme uygun bir şekilde yapılmış ve seyircinin de gerekli karşılıkta bulunacağını düşünüyorum. Diriliş Ertuğrul ile yarıştıklarını söyledim arkadaşlara ve hatta Payitaht Abdülhamid dizisinin onu geçmesi gerektiğini söyledim" dedi.  

Gazetecilerin İsrail  parlamentosundaki, ezanın hoparlörlerden okunmasının  yasaklanmasına ilişkin yasa tasarısıyla sorusu üzerine açıklama yapan Kurtulmuş, şunları söyledi:

"İsrail Parlamentosu'nda komisyondan geçti. Zannediyorum bugün İsrail Parlamentosu'nda Genel Kurul'da görüşülmeye başlanacak. Şimdiye kadar gelen kısmıyla kabul edilebilir bir teklif değildir. Kudüs bütün büyük dinlerin merkezi. Kudüs'te biz yaklaşık 404 sene hüküm sürmüş bir milletin çocuklarıyız. O 400 sene boyunca Allahu Ekber sesleri ile kilisenin çan sesleri ağlama duvarının dibinde dualar okuyan Yahudilerin oradaki dua sesleri birbirine karıştı. 4 asır boyunca hiç kimse bir diğerine 'Sen niye şöyle ibadet ediyorsun, niye bu şekilde davranıyorsun' diye sormadı. Hiç bir şekilde kınamadı ve hiçbir şekilde de bir diğerinin inancını kısıtlama yoluna gitmedi. Bu Kudüs'ün tarihine yapılmış bir hakarettir eğer genel kuruldan geçerse. Aynı zamanda din özgürlüğüne karşı bir karardır. Bu aynı zamanda siyasi olarak da fevkalade vahim bir karar olur. Biliyorsunuz dünya barışının kilidi Ortadoğu'dur. Anahtarı ise Filistin barışıdır. Bu karar asla Filistin barışına hizmet etmeyecek bir karar olur. Son derece yanlış bir karar olur. Ümit ediyoruz ki İsrail Parlamentosu bu aymazlığa son verir ve böyle bir karar İsrail Parlamentosu'ndan geçmez. Kaldı ki şunu da çok açık ifade etmek isterim. Ne olursa olsun ezan sesini kısmaya kimsenin gücü yetmez. Biliyorsunuz ezan yasağı ortaya çıktığı anda Filistinliler Kudüslüler damlarına çıkarak evlerinin pencerelerinden çıkarak 'Siz birkaç tane minareden ezan sesini yasaklamaya kalksanız biz bütün camlardan bütün damlardan bütün çatılardan ezan okuruz' diyerek Filistinliler ezan okumayı sürdürdüler.  Bundan sonra da sürdürürler. Böyle bir karar alınmayacağını ümit ederim. Bu karar alınsa da Filistinli Müslümanlar bakımından dünya Müslümanları bakımından yok hükmünde bir karardır. Bu karar uygulanmaz ve Filistinli Müslümanlar orada ezan okumaya devam ederler."