DSİ 13. Bölge Müdürü Turkay Özgür, 27 ve 28 Mart 2015 tarihlerinde Antalya’nın Elmalı ilçesinde yoğun yağış sonucu meydana gelen olumsuzluklarla ilgili olarak yaptığı açıklamada, bölgede olumsuz durumları asgari düzeye indirmek için her türlü tedbiri aldıklarını belirtti.
DSİ 13. Bölge Müdürü Turkay Özgür, Elmalı’da 27-28 Mart 2015 tarihinde meydana gelen yağışın son 50 yılın en şiddetli yağışı olduğunu ve meteorolojik verilere göre metrekareye 116 kilogram yağış düştüğünü söyledi. Özgür, "Bölgede yapmış olduğumuz makineli temizlik çalışmaları ve Eskihisar Yılmazlı Tersip bendimiz sayesinde yukarı havzadan gelen rusubat engellenmiş ve olası daha büyük facianın önüne geçilmiştir. Elmalı ilçemizde yaşanan bu olumsuz durumları bertaraf etmek için planlama, projelendirme ve uygulama çalışmalarımız devam etmektedir" diye konuştu.
1996 YILINDAN BU YANA ÇEŞİTLİ ÇALIŞMALAR YAPILIYOR
Elmalı Türkmentepe Barajı ile ilgili olarak Bölge Müdürlüğü tarafından 1966 yılından bu yana çeşitli çalışmalar yapıldığını, 1984 yılında Türkmentepe Barajı Mühendislik Jeolojisi Ön İnceleme Raporu revize edilerek yeniden rapor hazırlandığını ifade eden Özgür şunları kaydetti:
"1989 yılında da barajın mühendislik jeolojisi ön incelemesi bir kez daha ele alınmış olup, geçirimlilik sorununa çözüm olarak düşünülen enjeksiyon perdesi maliyeti ile beraber bir rapor haline getirilmiştir. 1991 yılında açılan 2 adet (toplam 170 metre) temel sondaj kuyusu verileri ve gözlemsel bilgiler birleştirilerek ek bir rapor hazırlanmıştır. Bu çalışmalara göre, Türkmentepe Barajı aksında alüvyon kalınlığı 40 metre ve 60 metrelerdedir. Alüvyonda gronülometrik dağılım olarak blok-çakıl gibi iri eleman oranı fazla ve elemanlar daha çok kireçtaşı kökenlidir. Baraj ekseni sağ yamaçta, talvegde alüvyon altında, göl yamaçlarında ve tabanında kireç taşı yer almaktadır. Kireç taşları çok kırıklı, eklemli, karstik ve geçirimlidir, Eksen üzerinde yerinde bırakılacak alan alüvyonda geçirimsizliği sağlamak için bulamaç hendeği (slurry-trench) kireç taşlarında da 150 metre derinliği olan enjeksiyon perdesi düşünülmüştür. Ayrıca son yıllarda geçirimlilik sorunları olan bazı depolamalarda geomembran kaplama çözüm olarak önerilmektedir."
ELMALI TÜRKMENTEPE SELKAPANI PROJE YAPIMI’ TEKLİF EDİLECEK
Ancak bu uygulamanın çok özel ve sınırlı alanların ötesine henüz geçemediğini sözlerine ekleyen DSİ 13. Bölge Müdürü Turkay Özgür, "Değişik tarihlerde yapılan birbirinin devamı ve tamamlayıcısı niteliğindeki çalışmalara göre; talvegde yer alan alüvyon kalınlığı 40-60 metre olduğu ve yerinden kaldırılamayacağı,baraj ekseninde yapılacak enjeksiyon perdesinin askıda kalacağı, göl alanının tamamen kireç taşlarından oluştuğu, karstik kireç taşlarının menba-mansab yönünde ve yan vadilerle ilişki sağlayacağı, çok geniş ve dik yamaçları olan sorunlu alanlar için, uygulanır lığı olmayan bir kaplama türü olan geomembran kaplamanın da teknik ve ekonomik olmadığı görüşleri ile uygun görülmemiştir. Sonuç olarak; Elmalı ilçesinde özellikle kot olarak kapalı havza olan Elmalı ovasının en düşük kotunda yer alan Karagöl mevkinde taşkınlara neden olan suyun kontrol altına alınmasını teminen 2014 yılında jeolojik olarak Barajın su tutamayacağı sebebiyle sadece taşkın amaçlı olarak ‘Elmalı Türkmentepe Selkapanı’ adı altında planlama çalışmalarına başlanılmış olup, 2015 yılı uygulama planına ‘Elmalı Türkmentepe Selkapanı Proje Yapımı’ teklif edilecek olup, proje ihalesi 2015 yılı içerisinde yapılacaktır. Proje yapımından sonra 2016 yılı sonuna doğru yapım işinin ihale edilmesi hedeflenmektedir" dedi.
50 YILIN EN ŞİDDETLİ YAĞIŞI
Elmalı’ya 27-28 Mart 2015 tarihinde meydana gelen yağışın son 50 yılın en şiddetli yağışı olduğunu ve meteorolojik verilere göre metrekareye 116 kilogram yağış düştüğünü de sözlerine ekleyen Özgür, “Bölgede yapmış olduğumuz makineli temizlik çalışmaları ve Eskihisar Yılmazlı Tersip bendimiz sayesinde yukarı havzadan gelen rusubat engellenmiş ve olası daha büyük facianın önüne geçilmiştir. Bölgede drenaj ve tahliye kanallarında sürekli idari imkanlar ve iş makinelerimizle periyodik olarak 7/24 saat esasına göre hizmet verilmekte olup, zaman mefhumu gözetmeden özverili bir şekilde çalışmaktadır. Taşkın sahası olarak belirtilen Karagöl alanı kapalı havza olup ovanın kot olarak en düşük yeridir. Boşalım kapasitesi üzerinde gelen sular ise maalesef düşük kot nedeniyle Karagöl’de birikmektedir. Bu alanda taban suyu yüksek olup her yağışta bu alanlarda taşkın riski vuku bulmaktadır. Bölge Müdürlüğümüzce Elmalı ilçemizde taşkına neden olacak tüm derelerde çalışma yapılmış olup bu konuda değişik alanlardaki suyun değerlendirilmesi amacı ile Gölet ve Taşkın-Rusubat kontrolüne yönelik çalışmalarımızda devam etmektedir’’ ifadelerini kullandı.