Adnan Şenses'in 1962 yılında verdiği röportajdan...
Adnan Şenses, film üstüne film çeviriyor

Hem sinema, hem de ses sanatkarı olan Adnan Şenses, film ve sahne çalışmalarından dolayı boş zamanının kalmamasından bir hayli şikayetçi.

İlk bakışta dikkati çeken tarafı gözlerinin rengi: Esmer olduğu halde yeşil gözlü. Çok ender bulunur bir şey bu... Sonra konuştukça, ondaki Avrupalı havaya, sürate, çabukluğa hayran kalıyorsunuz. 28 yaşında. 1.80 boyunda, ince, hassas bir genç adam...
Otomobilini o kadar süratle kullanıyor ki "Aman James Dean'i hatırla da gaza bu kadar basma!" diye bağırıyor arkadaşları... Gerçekten samimi, içten davranıyor. Gizlisi, saklısı yok.. İnsanlara muhabbeti bol ve kuvvetli. Hesap kitap yapmadan çabucak seviyor onları... Şişli'de iyi döşenmiş lüks bir apartmanda oturuyor.

- "Şimdiye kadar, hakkımda söylenen ve yazılanlar, beni sinema seyircilerine hep yanlış tanıttı. Beni para ve şöhret için evlendi sandılar. Halbuki ben Suzan'ı (Suzan Yakar) daha 1947 yılında Yenikapı'da 1.000 kişilik meşhur 'Çakır Gazinosu'nda okurken hayran hayran dinlerdim. Erkek, belli bir yaşa geldikten sonra artık karşısındaki kadının yaşı değil, düşünüşü, görüşü ile ilgileniyor. Geçen yıl Suzan'la evlendik. Çeşitli tefsirler, rivayetler, dedikodular çıktı. Bir ses ve sinema artisti hakkında konuşulması iyi bir şey... Ama doğrular yazılıp söylense daha iyi değil mi?"
Duvardaki kafeste sarı renkli kanarya uzun uzun ötmeye başlayınca hemen sustu; dinlemeye başladı. Sonra ayağa kalkıp piyanosunun başına geçti, "Size en son bestemi çalayım" dedi. Hem çalıyor, hem okuyordu:
- "Gözlerime bakarsın / Canıma can katarsın"...

Karşıdaki ışıklı akvaryumda kırmızı balıklar dolaşıyor, piyanonun sesine arada bir kanarya da katılıyor. Mikrofonsuz, doğrudan doğruya Adnan Şenses'i ilk defa dinliyoruz. Karşı apartmanların pencerelerinden genç kızlar uzanıyor. "Bir bakışta vuruldum kara gözlü dilbere" şarkısı da göklere yükseliyor.

Musiki faslı yarım saat kadar sürdü. Soğuk vişne şerbetini içerken (sigara kullanmıyor) hayatını anlattı: Adnan Şenses



- "12 Mayıs 1934'te Mudanya'da doğdum. Emekli piyade albayı Muhsin Ertuğran'ın oğluyum. Asıl adım Adnan Ertuğran. İki kız, iki erkek kardeşim var. Karagümrük Ortaokulu'ndan sonra babam beni mobilyacı yapmak istedi. Bir dükkan açmıştı. Fakat ben bir gün dükkanı kapayıp kaçtım. Daha ilkokula giderken Beyazıt'taki musiki aletleri satan mağazaların vitrinleri önünde dakikalarca durup seyreder, içeriden gelen sesleri dinlerdim. Kapalıçarşı'daki Agop Efendi, Beyazıt'taki İskender Kutmani, Zeynel Abidin gibi dükkanların kapılarından ayrılmadığımı görenler, "Gel küçük, burada otur da dinle" diyerek bana aralarında yer verirlerdi. İlk defa halkın karşısına Beyazıt'ta Marmara Sineması sırasındaki 'Aydede Bahçesi'nde çıktım. O bahçede musiki sefaları yapılırdı. Kadri Şençalar'dan ders almıştım. Kendime güveniyordum. "Gelse o şuh meclise, naz-ı tegafül eylese" şarkısını söyledim. O kadar çok beğenildim ki halk bir saat beni sahneden indirmedi."

- "Ondan sonra bir müzisyen arkadaş beni Tikofiş Konser Bürosu'na götürdü. Bir ay sonra Gemlik'te ilk profesyonel konserimi verdim. 5 lira gündelik almıştım. Bursa'daki konserimde de aynı parayı verdiler. Gazino sahibi beni angaje etmek isteyince, 'Ona 50 lira gündelik veriyoruz" diyerek beni kaçırdılar. (Bursa'daki gazino sahibi Adnan Şenses'in kaçırılacağını anlayınca sakladı. Sakladığı yerden de başka yere götürüp bulunmamasını sağladı. Kendisi Adnan Şenses'i sahneye çıkarmak istiyordu) Arkasından turneler geldi. Sabite Tur ile iki aylık turneden sonra Kristal, Bebek Gazinosu, Küçük Çiftlik, Tepebaşı gibi gazinolarda çalıştım. Rejisör Memduh Ün, beni bu gazinoda şarkı söylerken gördü ve 'Mahallenin Sevgilisi' filminde Muhterem Nur'la oynatmak üzere angaje etmek istedi. Angajmanlarım vardı, kabul edemedim. 1960 yılında Fatma Girik ile 'Fakir Şarkıcı' filmini çevirmiştim. Orada ilk bestemi okudum: 'Yollarına baka baka yoruldum, o çapkın gözlerine vuruldum'. İkinci filmimi Evrim Fer'le çevirdim: 'Avare Şoför'... Geçen yıl Muhterem Nur'la 'Gönlüm Yaralı', gene Evrim Fer'le 'Ümitsiz Bekleyiş', Gülderen Ece ile 'Minnoş' filmlerini yaptım. Bu yaz Serpil Gül ile 'Şoförün Aşkı'nı çevirdim." Adnan Şenses-Suzan Yakar nikah fotoğrafı 



Adnan Şenses bugün bir konserinden ortalama 1000 lira alıyor. Boş zamanlarında hususi otomobiliyle gezintiler yapıyor. Denize, spora meraklı... Kulüplerden Fenerbahçe'yi tutuyor. Artistlerden Leyla Sayar, Ayhan Işık. Belgin Doruk, Eşref Kolçak'ı, yazarlardan Cronin, Steinbeck, rejisörlerden Luchino Visconti, yabancı sinema artistlerinden Alain Delon ve Maria Schell'i beğeniyor. Adnan Şenses, etrafta "Sadece Yakar Film firmasıyla çalışır" sözünün yayılmasına çok üzülüyor:
- "Birçok film firması bu rivayeti gerçek sanıyor. Halbuki ben şimdiye kadar Şafak film şirketiyle 'Minnoş'u çevirdim. Bundan sonra, kendi tipime uygun rollerde, prodüktörlerin beni tecrübe etmelerini arzu ediyorum. Münir Nurettin Selçuk ve Zeki Müren'den sonra yerli filmlerde başarı kazanan alaturka ses sanatkarı sıfatıyla bunu hakkım sanıyorum; değil mi?" diyor....
(Ses Dergisi - 25 Ağustos 1962)
Adnan Şenses Kimdir ?
Adnan Şenses 21 Ağustos 1935'te Bursa'da dünyaya geldi. Annesinin ismi Emine, Babasının ismi Muhsin'dir. Adnan Şenses Türk sanat müziği şarkıcısı, müzisyen bestekar söz yazarı ve eski sinema oyuncusudur.
İlkokula Ankara İsmet İnönü ilkokulu'nda başlayan Adnan Şenses, tahsilinin devamını İstanbul'a taşındıkları Karagümrük İlk ve Ortaokulu'nda tamamladı. Ailesinin isteği üzerine marangozlukla ilgilenen Adnan Şenses, 1956 yılında çevresinin sesine verdiği ilgi doğrultusunda müzik hayatına atıldı. Adnan Şenses, ilk musiki derslerini Suzan Yakar Rutkay'dan aldı.
İlk önce Ankara Radyosu'nda çalışan Adnan Şenses, 16 yıl burada hizmet etti. Ardından, ünlü müzik mekanlarında çalıştı, 47 film çevirdi ve birçok albüm yayımladı. 2013 yılında Sezen Aksu'nun hediye ettiği "Bekleyemedin Mi" ve "Kaybolan Yıllar" isimli şarkılarının da bulunduğu "Adnan Şenses Bir Efsanedir" albümünü yayınladı. Albümde Sezen Aksu dışında Selami Şahin ve Selçuk Tekay gibi isimlerin de şarkıları bulunuyor.
Adnan Şenses, tam altı kere evlendi.
Evlilikleri :
1. evliliği : 24 yaşında ilk evliliğini yaptı. En büyük aşkı ise birinci evliliğinde yaşamış, deliler gibi sevmiş. Kendisinden 28 yaş büyük, 52 yaşında Yeşilçam'da film yapımcısı “Suzan Yakar Rutkay” ile 1959 yılında evlenmiş. 1963'te boşandı.
2. evliliği : 1964'te Meral Tunalı ile evlendi. Dört yıl süren bu evlilikten Arzum adında bir kızı oldu.
3. evliliği : Ayten Kahraman ile evlendi.
4. evliliği : Dördüncü evliliğini londra'da, Christine adlı bir ingiliz kızıyla yaptı.
5. evliliği : 1984'te Hayal Devran ile evlendi. 6 ay sonra tek celsede boşandı.
6.evliliği : son evliliğini, “doyasıya aşk yaşadığım son evlilikti” dediği Lale Hanımla 1990'da yapmıştır.

Albümleri :
1991 İlk Defa Ağladım
1993 Gözümün Bebeği
1994 Dokunmayın Bana
2003 Sen İstemesende
2005 Adnan Şenses Klasikleri Vol.1
2005 Adnan Şenses Klasikleri Vol.2

Oynadığı Filmlerinden bazıları :
1960 - Fakir Şarkıcı
1961 - Ümitsiz Bekleyiş
1961 - Gönlüm Yaralı
1961 - Minnoş
1962 - Şoförün Aşkı
1963 - Şoförün Kısmeti
1963 - Avare Şoför
1964 - On Korkusuz Adam
1964 - Anlatamam Utanırım
1964 - Şu Kızların Elinden
1965 - Melek Yüzlü Caniler
1965 - Dağ Çiçeği
1965 - Şıngırdak Melahat
1966 - Çılgın Gençlik (I)
1966 - Boğaziçi Şarkısı
1966 - Seni Bekleyeceğim
1970 - Çileli Bülbüller
1971 - Senede Bir Gün
1972 - O Ağacın Altında
1972 - Cesurlar
1973 - Elbet Bir Gün Buluşacağız
1974 - Eski Kurtlar
1975 - Ah Nerede Vah Nerede
1977 - Beyaz Kuş
1977 - Yansın Bu Dünya
1978 - Avare
1981 - Ağla Gözlerim
1984 - Gönlüm Ve Ben
1985 - Dönme Sevgilim
1985 - Çalınan Hayat
1986 - Sonsuz Aşk
1986 - Karım Beni Aldatırsa